tag:blogger.com,1999:blog-49733154207178302802024-03-14T12:35:00.740-07:00Yedim İçtim Okudumgillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.comBlogger91125tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-8918052232761725982020-07-07T06:37:00.001-07:002020-07-07T06:37:20.514-07:00BİZE AYRILAN SÜRE \ 4.BÖLÜM - İmkansız Aşklar<br /><div>Bize Ayrılan Süre'nin 4. bölümünde sinema ve edebiyat dünyasının 'İmkansız Aşklar'ına göz attık. Meraklılarına duyurulur. </div><div><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen="" class="BLOG_video_class" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/uxe_p_0bHOo" width="320" youtube-src-id="uxe_p_0bHOo"></iframe></div><div><br /></div>gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-1763593622630364882020-07-02T01:38:00.000-07:002020-07-02T01:43:55.573-07:00VASATİ 40 ÇÖP<div style="text-align: justify;">
Varlık'ın 2020 Temmuz sayısında Yükselen Bir Değer olarak "Vasat" kavramı işlendi. Dosya konusu hakkında pek çok nitelikli yazı vardı. Bunlardan biri de İrem Kargıoğlu'nunki. 'Edebiyat Ortamımıza Gecikmeli Bir Veryansın' başlığıyla kaleme aldığı yazıyı ilgiyle okudum. </div>
<div style="text-align: justify;">
Kargıoğlu güncel Türkçe yazını bundan on yıl kadar önce yakından izlemeye başladığını anlatırken geçen zamanda vasatın nasıl geçer akçe olduğunu, vasat yazar kadar vasat okur'un da bu durumdaki payını, süreli yayınlardaki eş, dost, akrabacılığın ulaştığı boyutları kendi perspektifinden aktarmış. Öyle ki ilk zamanlarda heyecanla sayfalarını karıştırdığı 'ilk' kitapları artık okumadığını bunda güvenilir sayılabilecek yayınevlerinin birbiri ardına bastığı vasat kitapların, bu kitaplara dair dergilerde çıkan tam sayfa reklamların, yazarlarla yapılan baştan savma söyleşilerin payı olduğunu söylemiş. Kargıoğlu, yazının sonlarına doğru kendisini ikileme düşüren - belli ki vasat bulduğu ve güvenilir yayınevleri tarafından reklamları yapılan - yazarların adlarını da belirterek vasatın yüceltilişine veryansın etmiş. Sözü geçen yazarların bazılarına yer verilen bazı eleştiri yazılarını (bloglar üzerinde) kendisine referans belirlemiş.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY5FPNxKZvXnfg7ghcLvgd_HCcL-F8GXQWv9FNFGyt-ndwxkjz7WQq2BnMnO8At2ftcKcLRKzU3IHVA49jaeoTz7Cb1CX9p5fKEac8c557lNB-dUy7UiV1Rs4aWFiI3dGSk759E8uBW5M/s1020/varl%25C4%25B1k.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="660" data-original-width="1020" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhY5FPNxKZvXnfg7ghcLvgd_HCcL-F8GXQWv9FNFGyt-ndwxkjz7WQq2BnMnO8At2ftcKcLRKzU3IHVA49jaeoTz7Cb1CX9p5fKEac8c557lNB-dUy7UiV1Rs4aWFiI3dGSk759E8uBW5M/s320/varl%25C4%25B1k.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Yazıda hak verdiğim pek çok nokta var. Adları verilen yazarların nitelikli eserler üretip üretmediği noktasındaysa temkinli yaklaşmak istiyorum. Ne de olsa yazarın ve yazdıklarının niteliğini belirleyebilecek hassas bir teraziye sahip değiliz. Bir yandan düşünüyorum da yazdıkları yaşadığı yıllarda gereken ilgiyi görmemiş Ahmet Hamdi Tanpınar, yazdıklarını yayımlatma konusunda büyük sıkıntılar yaşamış Oğuz Atay gibi örneklerle dolu Türk edebiyatı. Düşünüyorum da elimizde nitelik belirleyebilecek tek turnusol 'zaman'dır.</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
Pek tabii yazarımız yayın dünyasına açılan pencereden içeriye - bizim olamadığımız yerden- rahatlıkla bakabilecek bir noktada duruyor olmalı ki 'arkadaşçılık'ın ya da nitelik gözetmeksizin yapılabilen yayıncılığın rahatsız edici görüntüsünü okura resmedebiliyor. Ancak bir yandan biliyorum ki Türkçe yazın elitistlikten de az çekmedi. Köşe başları tutulmuş dergiler yıllarca arzu ettiği anlayışı 'nitelikli' diye az yutturmadı. Demem o ki nitelikli sanatseverin küstürülüp 'vasat okur' un önemli bir pazar haline gelişinde sözüm ona nitelikçi, elistist yayın organlarının payı yok sayılamaz. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bugün vasat yayınların allanıp, pullanıp önümüze getiriliyor oluşu beni hiç şaşırtmıyor. Bir tarihi gerçeklik olarak görüyorum bu olanı. Bir yazarın isterse karalamalarını hiçbir bedel ödemeden okurlara bloglar, dijital fanzinler hatta basılı kitaplar vasıtasıyla kolaylıkla ulaştırabildiği bir çağ yaşıyoruz ki belki parasıyla belki eş, dost, akraba kontenjanından yazar olma heveslilerinin güvenilir (!) yayın evleri aracılığıyla yüz binlere ulaşması oldukça anlaşılabilir geliyor bana. Biliyorum ki 'Aman parasını vereyim de o yayınevinin logosuyla basılsın kitabım' diyen yüzlerce 'nitelikli'(!) yazar adayı bekliyor kapıda. Bu duygularından dolayı insanları suçlamanın bir manası yok! Bataklığı kurutmak için paçaları sıvamalı. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Belki nitelikli edebiyat ürünleri adına bir şansımız daha vardır kim bilir ? Dijital dönüşümün gümbür gümbür geldiğini hissettiğimiz ortamlarda nitelikli edebi ürünleri klasik yöntemlerle aramak safdillik olacaktır. Okur kalitesinde 'basılı yayına ulaşan ile dijital yayına ulaşan'ın belirleyici olmadığını kabul edip kenara koyarak rahatlıkla diyebiliriz ki bloglar, kişisel sosyal medya araçları vb. sayesinde yayınevlerinin tahakkümüne maruz kalmadan nitelikli ürünleri okuyucuyla buluşturmak artık mümkün. Hatta basılı yayından çok daha fazla okuyucuyla buluşturmak mümkün demek daha doğru olur. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Ha ama nitelikli ürünü aramak, vasata mecbur kalmamak konusunda samimiysek yaptığımız edebiyattan gelir elde etme konusunu rafa kaldırıp vicdanımızla 'Ben ne istiyorum ?' hesaplaşmasını yapmamız gerekiyor.<br />
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe width="320" height="266" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/5AB-q7iu_CI/0.jpg" src="https://www.youtube.com/embed/5AB-q7iu_CI?feature=player_embedded" frameborder="0" allowfullscreen></iframe></div>
</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-34102230981454313582020-06-16T12:35:00.000-07:002020-06-16T12:35:52.121-07:00BİZE AYRILAN SÜRE \ BÖLÜM-3 BAŞKA FUTBOLCULAR<div>Dile kolay Bize Ayrılan Süre'yi aştık ve 3.Bölüm'e ulaştık. Başka Futbolculara ilişkin güzel bir sohbet oldu. Sevgili dostum Alkım ile daha nice programlar görmek dileğiyle... Meraklıları bekleriz.</div><div><br /></div><div><br /></div><div><br /></div><div><br /></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen="" class="BLOG_video_class" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/FcEypBxSwl4" width="320" youtube-src-id="FcEypBxSwl4"></iframe></div>gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-80482400988343731622020-06-04T13:31:00.001-07:002020-06-04T13:31:17.809-07:00BİZE AYRILAN SÜRE \ BÖLÜM 2 - GÜZELLİKSevgili dostum Alkım Ateş ile güzellik kavramını enine boyuna tartıştık. Bekleriz:<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen="" class="BLOG_video_class" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/dcWafISRLeU" width="320" youtube-src-id="dcWafISRLeU"></iframe></div>gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-40293398246820216692020-05-27T14:14:00.000-07:002020-05-30T14:19:33.235-07:00BİZE AYRILAN SÜRE \ BÖLÜM 1 - DİSTOPİK FİLMLER<span class="css-901oao css-16my406 r-1qd0xha r-ad9z0x r-bcqeeo r-qvutc0" style="background-color: white; border: 0px solid black; box-sizing: border-box; color: #14171a; display: inline; font-family: Times, Times New Roman, serif; font-stretch: inherit; line-height: 1.3125; margin: 0px; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; padding: 0px; white-space: pre-wrap;">Değerli dostum </span><a class="css-4rbku5 css-18t94o4 css-901oao css-16my406 r-1n1174f r-1loqt21 r-1qd0xha r-ad9z0x r-bcqeeo r-qvutc0" data-focusable="true" dir="ltr" href="https://twitter.com/alkim_ates" role="link" style="border: 0px solid black; box-sizing: border-box; color: #1b95e0; cursor: pointer; display: inline; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-stretch: inherit; font-style: inherit; font-variant: inherit; font-weight: inherit; line-height: 1.3125; list-style: none; margin: 0px; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; padding: 0px; text-align: inherit; white-space: inherit;">@alkim_ates</a> <span style="background-color: white; color: #14171a; font-family: Times, "Times New Roman", serif; white-space: pre-wrap;">ile "Bize Ayrılan Süre" adını verdiğimiz bir youtube programı yapmaya karar verdik. Bize Ayrılan Süre kadar dilediğimiz konu başlıklarında konuşup internet aleminin sonsuzluğuna bir içerik daha yollayacağız. Amaç güzel anılar biriktirmekten öte değil.</span><br />
<div>
<span class="css-901oao css-16my406 r-1qd0xha r-ad9z0x r-bcqeeo r-qvutc0" style="background-color: white; border: 0px solid black; box-sizing: border-box; color: #14171a; display: inline; font-family: Times, Times New Roman, serif; font-stretch: inherit; line-height: 1.3125; margin: 0px; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; padding: 0px; white-space: pre-wrap;"><br /></span></div>
<div>
<span class="css-901oao css-16my406 r-1qd0xha r-ad9z0x r-bcqeeo r-qvutc0" style="background-color: white; border: 0px solid black; box-sizing: border-box; color: #14171a; display: inline; font-family: Times, Times New Roman, serif; font-stretch: inherit; line-height: 1.3125; margin: 0px; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; padding: 0px; white-space: pre-wrap;"> İlk programın günahı olmaz derler. Bu ilk programda Distopik Fimler'i konuştuk. Türünün en iyisi denebilecek filmlere dair detaylar ve ilgi çekebilecek film önerileri...Sinemada distopyayı önemseyenleri ve bugünlerde ne izlesem diye düşünenleri bekleriz...</span></div>
<div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/zC5NAKyccKE/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/zC5NAKyccKE?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<a href="https://youtu.be/zC5NAKyccKE">Bize Ayrılan Süre \ Bölüm 1</a></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-1823330841069076402020-04-20T02:48:00.002-07:002020-04-20T02:48:37.407-07:00ÇEVRİMİÇİ EDEBİYATI: BÖLÜM 3 - YÜZÜKLERİN EFENDİSİ VE MİTLER<div style="text-align: justify;">
Hobbit neden yazılmıştı ? Orta Dünya, Tolkien'in salt hayal dünyasının ürünü mü ? Ekskalibur ve Sting, Odin ve Gandalf. Goblinler, orklar, cüceler ve troller... Bunlara ilişkin kısa bir araştırmanın sonuçlarını 10 dakikalık bir videoda birleştirdim. Fantastik edebiyatın kutsal kitabı sayılabilecek Yüzüklerin Efendisi serisine ilgi duyanlar buyursunlar:</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe width="320" height="266" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/3wtre08qWS4/0.jpg" src="https://www.youtube.com/embed/3wtre08qWS4?feature=player_embedded" frameborder="0" allowfullscreen></iframe></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-77380419775206313312020-04-14T06:55:00.001-07:002020-04-20T03:01:31.747-07:00ÇEVRİMİÇİ EDEBİYAT: BÖLÜM 2 - SALGINLAR VE TÜRK EDEBİYATI<br />
Çevrimiçi Edebiyat'ın yeni bölümünde salgınların Türk edebiyatına etkilerine değindim. Keyifli seyirler.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe width="320" height="266" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/ackcmGAttGk/0.jpg" src="https://www.youtube.com/embed/ackcmGAttGk?feature=player_embedded" frameborder="0" allowfullscreen></iframe></div>
<br />
<br />gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-32863843794546891262020-04-04T13:57:00.001-07:002020-04-14T06:56:05.290-07:00ÇEVRİMİÇİ EDEBİYAT: BÖLÜM I - ABBAS <div style="text-align: justify;">
Blog sayfalarına bir şeyler karaladığımdan beri on bir koca yıl geçmiş. Bu karalama işini pek de disiplinli bir şekilde yapabildiğimi söyleyemem ama arada sırada da olsa tarihe minicik bir çentik atmak keyifli oluyor. Değişen zaman çentik atma işini farklı yollarla da yapabileceğimizi gösteriyor. Yedim İçtim Okudum'un artık bir youtube kanalı var ve bendeniz yine maymun iştahlılığımdan ödün vermeden bu kanala naçizane içerikler üreteceğim. İçeriklerde edebiyat ve sanat öncelikli tabii ki. İlerleyen süreçte zamanında bu platformda beraber yazdığım dostlarımla sohbetler gerçekleştirmek de var. Öncelikle "Çevrimiçi Edebiyat" adlı köşede üreteceğim içeriklerle başlıyorum.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
İlk bölümde bilindik bir şairden bilindik bir şiirin hikâyesine yer verdim. Edebiyatımızın en lirik şiirlerinden birine yani: Abbas'a... Cahit Sıtkı Tarancı'nın Ziya'ya Mektupları'ndan ve Bedirhan Gökçe'nin zamanında gerçekleştirdiği bir radyo programındaki anlatımından çokça yararlandım. Ulaşabildiği gönüllere sıcaklık getirmesi dileğiyle. Yolu açık olsun!</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/_-skr7tiKcs/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/_-skr7tiKcs?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-88513116698712824052020-03-20T00:57:00.001-07:002020-03-20T01:01:31.070-07:00BİR SALGININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ<br />
<div style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: justify;">
<img alt="kızılgerdan ile ilgili görsel sonucu" height="227" src="https://kuslar.gen.tr/images/kizilgerdan.gif" width="320" /></div>
<span style="text-align: justify;">Bütün dünyanın evlere kapandığı bugünlerde insan arkasına yaslanıp düşünmek için daha fazla zaman buluyor. </span><br />
<div style="text-align: justify;">
<br />
Dün market alışverişi yapmak için caddeye indiğimde yağmur bulutları ve mevsimine göre soğuk sayılabilecek bir hava karşıladı beni. Tek tük geçen araçlar dışında bomboş kalmış sokaklar eğlencenin dibine vurulmuş bir yılbaşı gecesinin ardından doğan bezgin günü anımsatıyordu. Sokak boyunca yürüdüm. Belki de yıllar sonra ağaçlardan gelen kuş seslerini ne kadar net duyabildiğimi fark ettim. Evlerine çekilen insanların boşluğunu, kuyrukkaldıranlar, kızılgerdanlar, serçeler, kargalar dolduruyordu. İnsanoğlu kabuğuna sığınırken doğa yaşamaya devam ediyordu. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bizler büyük buhran anları dışında doğa karşısındaki acziyetimizin pek farkına varmıyoruz. Atalarımız tarım toplumları haline gelip bir arada yaşama kültürüne sahip olduğundan beri büyük salgınlarla boğuşmuşlar. Bu salgınlar yüzyıllar boyunca milyonlarca aile için büyük dramlar yaratmış. Bu dramlar tarih kitaplarının ancak kıyısında köşesinde kendilerine yer bulabiliyor. Doğruyu söylemek gerekirse ben de tarihin gördüğü en büyük salgınlardan birini yani milyonlarca insanın ölmesine neden olan 'İspanyol Gribi'ni yaşadığımız bu korkunç süreçte tanıdım. Oysa bu büyük insanlık felaketi günümüzden yalnızca yüz yıl önce yaşanmıştı. Birinci diye sınıflandırdığımız o zalim savaşın hemen ardından. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Otuz sekiz yıllık şu kısa hayatımda bizzat tanık olduğum felaketleri düşündüm sonra. Bizzat derken yalnızca ekran karşısında yaşadıklarım tabii. Bir nükleer patlamaya, onlarca savaşa, depremlere, salgınlara, devasa terör saldırılarına, darbe girişimlerine ekranın diğer yanından baktım. Bugünse pek çoğumuz gibi felaketin kirli nefesini ensemde duyumsuyorum. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
İnsanlık tarihi içinde nasıl konumlandırılabileceğini bilemediğim COVİD-19 salgını, benim ya da sevdiklerimin kapısına dayanınca hissettiğim endişenin bugünlerde bu yazıyı okuyan ya da okumayan herkesin ortak duygusu olduğu ortada. Bu kez yalnızca ekran karşısında yaşananları izleyip insanlık adına kaygılanmıyoruz. Bizlere duyurulan istatistikler içinde yer alma ihtimali günbegün varlığını sürdürdüğü için insana özgü bir kaygı duyuyoruz. Bunu yaşanan depremin ardından insanların çaresizliğine üzülüp kurduğumuz empati ile karıştırmamalı. Bu, aniden gelen bir felaketin yaşattığı travmanın daha ötesinde bir gerilime neden oluyor. Devam eden süreç korkuya korku katıyor. Belirsizlik ve bekleyiş...</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Çoğu zaman zehir kendi panzehirini de yaratır. Aslına bakılırsa bu salgında da öyle. İnsanları içinden çıkılmaz bir korkuya iten belirsizlik ve bekleyiş bir nevi panzehir de kabul edilebilir. İzole olup beklemek, evden çıkmamak... Salgını temiz bireylere taşıyan zincirin bir parçası olmamak... Bazen harekete geçmekten daha iyi işler vardır. Bugün yapabileceğimiz hayati iş aslında bu: Evlerimizde kalıp beklemek.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Sağlıkla...</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-17914382301042607142020-03-18T12:48:00.001-07:002020-03-18T12:48:16.061-07:00OKUDUM: AMOK KOŞUCUSU \ STEFAN ZWEIG<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://i.idefix.com/cache/500x400-0/originals/0001731571001-1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="amok koşucusu ile ilgili görsel sonucu" border="0" height="320" src="https://i.idefix.com/cache/500x400-0/originals/0001731571001-1.jpg" width="212" /></a></div>
<div style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;">
.</div>
<br />
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Dünya kötü günler geçiriyor, tıpkı Zweig'ın öykülerini kaleme aldığı günlerdeki gibi.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
1881'de gözlerini dünyaya açmış bir yazar olarak dünyanın iki büyük savaşına şahit olmak, o savaş ortamının zalimane havasını solumak şanssızlığını yaşamış bir yazarın öykülerini okumak beni derinden etkiledi diyebilirim. Eve kapandığımız şu günlerde insan okuduğu kitapların temalarını seçerken daha dikkatli olmalı sanırım</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Kitaba adını veren Amok Koşucu'su diğer öykülere göre daha hacimli. Biraz da bu yüzden bu seçkiye adını vermiş. Amok, Uzakdoğu folklorünün bir unsuru imiş. Amok yani bir tür cinnet halini tarif eden bu durum, Uzakdoğu'da insanlara yardım etme idealini gerçekleştirmiş bir hekimin yaşadıkları üzerinden irdeleniyor. Zweig'ın hayatına yakından baktığınızda onun hem öykünün sonunu neden böyle kurguladığını anlıyorsunuz hem de Uzakdoğu'da bir süre yaşamış bir yazar olarak o bölgenin yaşayış biçimine ve coğrafyasına ne kadar hakim olduğunu görüyorsunuz. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Neden böyle söylediğim ortada. Kitap boyunca sizi yedi öyküyle karşılıyor Zweig. Öykülerin tamamı yazarın hayatını sonlandırma biçimine anlam vermemizi sağlayacak nitelikte. Bilen bilir, ikinci eşiyle Brezilya'ya yerleşen yazarın hem dünyanın haline hem de kendi yaşamına oldukça karamsar bir pencereden bakan Zweig 1942'de kendisi gibi eşine de dönüşü olmayan bir bilet satın alıyor.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Yaşıtlarının büyük bölümünün tercih ettiği gibi olay öykücülüğünü tercih eden Zweig'ın öykülerdeki gerilim ve merak unsurunu zirvede tutması kitabı kısa sürede bitirmemi sağladı. Yedi hikayenin yedisini de merak içinde ve keyif alarak tamamladım. Öykülerinde kendisinden üç yaş küçük de olsa aynı anlayışla öyküler kaleme alan Ömer Seyfettin'in üslubunu hissettim. Devir ruhu edebi metinler için çok önemli bir unsur belli ki. Farklı coğrafyalarda yetişseler de harika öykülere imza atmış bu iki devirdaş, benzer prensipleri gözeterek okurun karşısına çıkmışlar. Özellikle seçkide yer alan 'Madalya' öyküsünü okuyup Forsa, Başını Vermeyen Şehit, Bomba gibi öykülere aşina olan okurlar, öykünün altında Ömer Seyfettin'in imzasını görseydi eminim ki şaşırmazlardı. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
İyi ki okumuşum dediğim öykü kitaplarından biri oldu Amok Koşucusu. Öncesinde Satranç, Acımak, Dünün Dünyası gibi eserlerini okuduğum Zweig'ın külliyatının en nadide parçalarından biri için sizlere de zaman ayırmanızı tavsiye edeceğim. Keyifli okumalar.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-78202255954249710672020-02-21T02:39:00.003-08:002020-03-14T04:17:21.034-07:00OKUDUM: RAZİYE \ M.CEVDET ANDAY<div style="text-align: justify;">
<a href="about:invalid#zClosurez" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a>Melih Cevdet Anday'ı pek çok kişi gibi şair kimliğiyle tanımış, özümsemiş ve sevmiş biriyim. Sanıyorum kendisi de şair kimliğiyle anılmak isterdi. Üniversite yıllarında düşünce yazılarını okuma fırsatı bulmuştum. Mitolojiye olan ilgimde de Anday şiirlerinin önemli bir rolü vardır. Öğretmenliğimin ilk yıllarında öğrencilerime Anday'ın romanlarını sadece isim ve konu bakımından tanıtabilmiştim. Romancı kimliği benim için şair kimliğinin gölgesinde kalmıştı. Yağmurlu Sokak, şair-romancılar adına fikrimi büsbütün değiştirmiştir. Arif Damar ile beraber yazdıkları bu roman beni çok etkilemiş, bir şairin dili kullanmadaki estetik kaygının romanı nasıl lezzetli hale getirdiğini anlamıştım.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7BTjI7D3UNyJIXg5D0FTnS8RY0WFkHM2-Po_ZmjrDglDm93nnztCKLrVAfUL1-mytM4LzjCRcoNsw9vdq3XgWRTFSDhLuQ99Rvr_GzAe34wnvI_mvAvRlf13SavIeVUpYu8y2gVb3BVQ/s1600/805226.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7BTjI7D3UNyJIXg5D0FTnS8RY0WFkHM2-Po_ZmjrDglDm93nnztCKLrVAfUL1-mytM4LzjCRcoNsw9vdq3XgWRTFSDhLuQ99Rvr_GzAe34wnvI_mvAvRlf13SavIeVUpYu8y2gVb3BVQ/s320/805226.jpg" width="320" /></a></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Geçtiğimiz yaz Fuar'daki söyleşisi sırasında çok sevdiğim öykücü Mahir Ünsal Eriş, en sevdiği romanlar arasında Melih Cevdet'in Raziye'sini anınca bende bu romana dair bir merak oluştu ve Raziye'yi okuma listeme aldım. Bir iki gün önce son sayfasını çevirmek kısmet oldu. Aman Allah'ım konusu itibarıyla ne kadar vurucu, dili itibarıyla ne kadar naif bir romanmış Raziye! Naif ama hissettirmeden örseleyici bir roman dedim hatta kendi kendime. Son sayfayı kapattığımdan beri romanın başkarakteri (anlatıcısı), onun dayısı ve Vedia üçgeninde gelişen olaylar kafamda yeniden yeniden canlanıyor. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
Melih Cevdet'in şiir dünyasında devrim yapmış üç kafadardan biri olmasından yola çıkarak 'devrim' temi Garip sonrası şiirlerine yansıdı mı tartışılır ancak Raziye onun devrimci kişiliğini yansıtan etkileyici bir esermiş. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Şehirde devrim mücadelesi veren ve kolluk kuvvetlerince aranan yirmili yaşlarının başındaki kahramanımız, kendisi gibi hem yaşayış biçimiyle hem ekonomik imkanlarıyla hem de inanışlarıyla bu kez köyde devrim yapmaya çalışan dayısının yanına sığınır. Kahramanımız farkında değildir ancak asıl devrimi kendi duygu dünyasında yaşayacaktır. Öz olmayan dayısının şüpheli evlatlığı yani güzeller güzeli Vedia bir anda aklını başından alacaktır. Kısa bir saklanma molası, resim sanatına gömülerek geçirileceği düşünülen yaz ayları, ateşli ve soru işaretleri barındıran bir aşka dönüşüverir. Anday, Vedia ile öylesine bir karakter yaratmıştır ki benim diyen roman üstâdlarının kurguya katamadığı bir roman kahramanı ile tanışmış olursunuz.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Roman boyunca basit düşünen, hiçbir konunun farklı boyutlarını hesaba katmayan, cevapları bir insanı rahatsız edecek kadar safiyane olan Vedia'nın dayısının boyunduruğu altındaki sıkıcı yaşantısına, geçmişinin derinliklerine gizlenmiş soru işaretlerine cevaplar aradım durdum. Bir romanın satır aralarında toplumsal ve bireysel mesajlar verirken okuru sıkmaması ve gerilimi her an zirvede tutması kült bir roman için kriter değildir de nedir ? Raziye kesinlikle herkese tavsiye edeceğim, aydın bunalımını; Türkiye'deki köy gerçeğini dönemine göre en derinlikli anlatan eserlerden biri. Okuyunuz, okutturunuz. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Not: Kitabın filmini de kitabı okuduktan sonra izleyebilirsiniz belki: <a href="https://www.youtube.com/watch?v=rQ0CzgL60lw&t=727s" target="_blank">RAZİYE</a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-40816055716261002182020-01-15T23:13:00.001-08:002020-01-16T00:44:05.545-08:00OKUDUM: BİR KÜÇÜK DELİLİK \ ARZU UÇAR<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<img alt="arzu uçar bir küçük delilik ile ilgili görsel sonucu" src="https://i.idefix.com/cache/500x400-0/originals/0001839735001-1.jpg" /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bir süredir raflarda boy gösteren Bir Küçük Delilik'i sonunda okudum. Arzu Uçar'ı Yaşar Nabi Nayır Ödüllü 'Dış Kapının Mandalı' ile tanımıştım. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Öykü hem kurgusu hem de kahraman kadrosuyla okurun zihninde kolaylıkla yer edebilen bir tür değildir. Okuduğum yüzlerce öykü içerisinde her şeyiyle aklımda kalan çok azını sayabiliyorum. Bu örnekler de genelde 'cins' yazarların (Sait Faik, Ömer Seyfettin, Memduh Şevket vb.)öyküleridir. İşte Arzu Uçar'ın Bir Küçük Delilik'i, onun öykülerini aynı ödülü alan diğer yapıtlardan farklı bir yere koyduğumu, bazı öykülerinin ve karakterlerinin zihnime işlendiğini bana yeniden hatırlattı.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Kitabın içinde 'Korku' başlığıyla yer alan ve yeni yetme bir öğretmenin köpek fobisine değinen bu öyküyü sanıyorum hayatım boyunca unutamam. Baş karakterin korku nedeniyle yaşadığı duygu değişimlerini, zaman içinde onulmaz bir hastalığa dönüşen korkunun karakterin tüm eylemlerini ele geçirmesini soluksuz okudum. Bir öykü, okuruna öykü kahramanı için dua ettiriyorsa başarılı olmuştur diyebilir miyiz? Aynı hikayenin bir başka kahramanı Ali Hoca'nın köpeklerin saldırısına uğrayıp uğramadığını merak eden bendenize sorarsanız öykü adına böyle bir 'başarılı' tanımlaması kolaylıkla yapılabilir.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Arzu Uçar karakter yaratmadaki becerisini Vatan Haini ve Bir Aşk Meselesi öykülerinde de göstermiş. Bir Aşk Meselesi'nin anlatıcı-başkarakteri 'saplantı' kavramını, içine düştüğü bataklıktan kurtulmak için verdiği mücadeleyi, okurun hiç beklemediği anda yaşadığı aydınlanmayı öylesine güzel öykülüyor ki kendinizi karakterin yerine koymakta hiç zorlanmıyorsunuz. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Öykü, kısa bir yazın türü olduğu için takdir edersiniz ki hacimli eserlerin okuru sardığı gibi sarması kolay değil. Olay yahut kesit tüm ögeleriyle (mekan,zaman,karakterler,kurgu) öylesine yoğunlaştırılarak sunulmalıdır ki okur bir romanı bitirdiğindekine benzer bir sarsılmayı yaşayabilsin; öykü, zihin duvarına kendisini çiviletsin. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Uçar'ın öykülerinde bu sarsıcılığı bulmak mümkün. Bir Küçük Delilik'te yer alan neredeyse bütün öykülerde bu özelliği görebiliyorsunuz. 'Diyelim ki Ben Madonna'yım' tam da böyle bir örnek. Öyküyü bitirdiğinizde yaşadığınız sarsıntı "Öykü kahramanımızın hikâyesi bir romana dönüşseydi de eminim aynı ölçülerde olacaktı." dedirtiyor size. Sözünü ettiğim kahramanımızın - genç kız - bedenine giren yazar onun yaşadığı travmaları tüm benliğimizde hissettirebiliyor. Aslına bakarsanız yazının başından bu yana anlatmaya çalıştığım 'sanatçı yetisi' tam da bu örnekle somutlaşıyor: "Hissettirebilmek" </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bir Küçük Delilik'te yer alan öykülerin tamamında post-modernist izlerini de görmek mümkün. Bazı öykülerin bazı noktalarında absürde ulaşıldığı dahi söylenebilir. Ama bu öykülerin anlamsızlık dehlizine yuvarlandığı anlamına gelmiyor. Benim gibi klasikçi, tutucu bir öykü okurunu dahi içine çekebilen bu postmodernist ögeler Uçar'ın öykülerinin beslendiği kaynaklardan biri sadece. Bir diğeri 'Dış Kapının Mandalı' ile ilgili yazımda da üzerinde durduğum gibi sıradan insanın hikâyesine yaslanmak. Sıradan insanların hikâyelerini, sokağın dilinden uzaklaşmadan anlattığınızda öykülerinize düşsel ögeler katmak bile öykülerinizin inandırıcılığını, etkileyiciliğini ve hepsinden öte samimiyetini azaltmıyor. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Arzu Uçar'ın öyküleri için hiçbir okur dış kapının mandalı değil, hepimize yetecek, hepimizde kalıcı izler bırakacak anlar var. Bu naif öyküleri bir küçük delilik edip okumamazlık etmeyin sakın! Keyifli okumalar.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-80101084673214297242020-01-07T06:34:00.000-08:002020-01-07T06:34:12.623-08:00OKUDUM: TALAN \ İLAY BİLGİLİ<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;">
</div>
<br />
<br />
<div style="text-align: justify;">
*İşbu yazılar okurun sözü geçen eserleri okuduğu varsayılarak kaleme alınmakta olup, bu yazı sahibi henüz kitabı okumayanların yaşayacağı zarardan sorumlu tutulamaz. :)</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="text-align: center;">2020'ye bir öykü kitabıyla başlamasam olmazdı. Gerçi öyküleri okurken boğazımın orta yerine kocaman bir yumru oturacağını bilsem bir kere daha düşünürdüm sanıyorum.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
Aralıklarla da olsa okuduğum kitaplar hakkında notlar düşüyorum. Fark ettim ki bu yazılar benim için bir akıl defteri aslında. Okuduklarımız hafızamızın bir köşesine birkaç görüntü ve sesle iliştirilse de ayrıntılar bir zaman sonra okunmaz oluyor. Yıllar sonra o kitaplar hakkındaki yorumlarımı bu platformda görünce eserle yeniden baş başa kalmış gibi oluyorum. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://i.idefix.com/cache/500x400-0/originals/0001840788001-1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="talan ilay bilgi ile ilgili görsel sonucu" border="0" height="400" src="https://i.idefix.com/cache/500x400-0/originals/0001840788001-1.jpg" width="255" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Neyse gelelim Talan'a. Öykü türünde bir ilk kitap olduğunu bilmenize rağmen Talan'ın içindeki öykülerin yetkin bir kalemden çıktığını rahatlıkla duyumsayabiliyorsunuz. Bilgili, öykülerinin büyük bölümünde kurguladıklarını ilahi bakış açısı ve kahraman bakış açısıyla anlatıyor. Bir kameraman titizliğiyle objektifini kurgunun geçtiği mekanda gezdirip, okurun yaşananları her ayrıntısıyla yakalayabilmesine olanak sağlıyor. Evet, parolamız kamera. Sözgelimi Metaformoz öyküsünde ölümle sonuçlanan bir hastalık sürecinin son dakikaları, bu sürecin geçtiği mekân, sürece dahil olan kahramanların iç dünyaları öylesine itina ile görüntüleniyor, betimlemeler öylesine kuvvetli yapılıyor ki kendimi merhumun bulunduğu odada ellerimi göbeğimde bağlamış, aile bireylerine taziyelerimi sunarken buluyorum.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Yukarıda anlattığıma benzer gerçekliği Panta Rhei'de de bulduğumu söyleyebilirim. İlay Bilgili, öykü boyunca gerek seçtiği kelimeler gerekse duruma dair işaret ettiği noktalar sayesinde okuru tüm sevenlerini - pek de sırasıyla sayılmaz- kaybeden yaşlı adamın çaresizliğine ortak ediyor. Bu sefer kamera değil de ayna tutuyor okura. Evliler eşini düşünüyor, çocuklular ölüm gelmeden bir çocuk kaybını. Boğazıma oturan yumruya katkı yapan öykülerden biri oluyor Panta Rhei. Bu kısa anlatı Bilgili'nin gözlem gücünü ortaya koyduğu, okuru kahramanla özdeşleştirme yetisini sergilediği bir temaşa sanatına benziyor.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Talan'daki üsluba dair kolaylıkla yapılacak belirlemelerden biri de sanıyorum sanatçının cümlelerinde yer verdiği eylemlerin sıklıkla şimdiki zaman kipiyle çekimlenmesi. Bunu, Bilgili'nin öykülerde bir ortak üslup yaratma amacıyla ve kasten yapıp yapmadığını bilmiyorum ancak bir okur olarak öykü kitabına dahil olan öykülerde farklı anlatım ve dil özelliklerinden yararlanılması beni okurken daha diri tutuyor. Bu belirleme, öykülerin değerine bir halel getirme amacı taşımıyor sadece bir tercih olarak beni not almaya itiyor.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Kitaba adını veren Talan öyküsü diğer kardeşlerinin bir özeti gibi aslında. Sinematografik dilini, kamera hassasiyetiyle bacalardan, gider borularından hatta taş duvarlardan bir bir geçirerek varoşların dumanlı semalarında gezindiren İlay Bilgili, kesit öykücülüğünün son dönemde benim karşılaştığım en güzel örneklerinden birini vermiş Talan ile. Talan'ı okudukça betimlenmeye çalışılan kadının zihninizde büyüdüğünü, onu saran duvarların kıpırdandığını duyumsuyorsunuz. Yazarın kalemine takılıp odadan çıkıyor, sizi götürmek istediği başka evleri ziyaret ediyorsunuz. Talan'da kesit öykücülüğünün sıkıcı durağanlığına neredeyse hiç rastlamadım. Edebiyat dünyasının meşhur tabiriyle "Küçük İnsan"ın buz gibi gerçeklerle örülü, naif dünyasına yelken açtım. "Sıkılmışız be!" dedim beyaz yakalı dramlarına maruz kalmaktan. Evet, kabul ediyorum bir süreliğine boğazımdaki yumruyla kalacak halde talan edildi duygu dünyam. Ama bu çocukluğumun kül kokulu arsalarını bulduğum, kalabalık ailelerin börekli, çörekli mütevazı sofralarına konuk olduğum, bana 'yahu bu benim halam!, "bu benim dedem baksanıza, bu da olsa olsa benim yaşlılıktaki halim!" dedirten bir 'Talan' oldu. Keyifli okumalar.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-54681966206774334192019-05-21T07:22:00.001-07:002019-05-21T07:33:17.695-07:00DİNLEDİM: ACITMIYOR SEVDAN \ BEYZA DOĞUÇ<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/3wny8qawanA/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/3wny8qawanA?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<div style="text-align: justify;">
Son beş altı yılda solistlerin bağlı kaldığı bir ekol var. Nasıl doğru tarif edilir bilmiyorum ama "şarkıyı direksiyon başında söylüyormuş gibi söylemek" diyorum buna ben. Etrafta kimse yok. Şarkıyı istediği gibi yorumluyor sanatçı. (bu arada bin kere dinlediğin şarkıyı farklı makamda okumak büyük keyiftir, fark ettim ki şarkıyı başka makamda okurken aynı Beyza gibi söylüyormuşum, kendi kendime söylerken yani :)<br />
<br />
Neyse ne diyorduk. Farklı bir ekol var müzikte. Evet, enstrüman desen bir iki tane var bu tip şarkılarda ya da yok. Şarkı, olabilecek en ağır tempoda söyleniyor. Bir yandan samimi bir yandan yadırgatıcı. Yadırgıyorum çünkü kendince klasik kabul edilebilecek bir doksan kuşağı müzik kulağına sahibim. İki binlerin başında dinlemeye alışkın olmadığımız bir tür olduğu için kulaklarım bu tarzı yadırgıyor.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bu beğenmediğim anlamına gelmesin. İki binlerin başında onuncu yıl marşım dediği masal albümünü piyasaya süren Yaşar Günaçgün'ün çıkış parçasıydı Acıtmıyor Sevdan. Şarkı sözleriyle hem dönemin gerçeklerinden dem vuruyor hem de genel geçer duygulara hitap ediyordu. Genç sanatçının "bittiğini" yazan manşetler geçtiğimi günlerde sosyal medya fenomeni Beyza Doğuç'un "doğumunu" müjdeledi. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Doksanlar muhafazakarı bendeniz Beyza Doğuç'un şarkıyı yorumlayışını, şarkının zihnimde orijinal haliyle edindiği yere çaktığı çiviyi yazmalıyım. Piyano bir şarkıya bu kadar mı güzel gider? Acıtmıyor Sevdan Yaşar'la klibin de etkisiyle bende kapalı hava, karabataklar ve çarşaf deniz önünde ufku izlemek diye imlenmişken, Beyza Doğuç'la zihnime bahar başlangıcı maviliği olarak kuruldu.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bir Yaşar şarkısını Nilipek'ten dinlemek ? Bugünlerde bunu hayal ediyorum.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-4821445087107974002019-05-16T00:21:00.000-07:002019-05-16T00:23:08.959-07:00POSTMODERNİST MONOLOGLAR - ATTİLA İLHAN'IN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ<div style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiHK_1CF3sN20PE19g6vNaCNv7f-wqUk3Jn0HdAWxMimvwdLt3iXysWT6atXiG95RaZt6I5GsRCwVdFUN1GGWQ9fPRBJTyy54P4BnWiD3KYWLjP88vdTQxvjoAWEOIW3mDBw41sE24mr0/s1600/5bbc99670f25442b706bb314.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="401" data-original-width="590" height="271" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiHK_1CF3sN20PE19g6vNaCNv7f-wqUk3Jn0HdAWxMimvwdLt3iXysWT6atXiG95RaZt6I5GsRCwVdFUN1GGWQ9fPRBJTyy54P4BnWiD3KYWLjP88vdTQxvjoAWEOIW3mDBw41sE24mr0/s400/5bbc99670f25442b706bb314.jpg" width="400" /></a></div>
Attila İlhan, nâm-ı diğer Kaptan. Varlık'ta ölümünün ertesinde çok kapsamlı bir değerlendirme yazısı yayımlandı. Kasım 2005 sayısındaki bu hacimli yazının başında şair\yazar için şöyle soruyor Hasan Bülent Kahraman: <i>"Attila İlhan'ın ölümüyle birlikte Türkiye'de bir devrin kapandığını söyleyenler oldu. Bu, doğru bir saptama. Gerçekten de bu ölüm, bundan sonrasını bilemeyiz ama, hiç değilse 1950'den bu yana 'son' kitlesel şairin ölümüne tekabül ediyor. Ölümünün ardından oluşan heyecan dalgası, televizyonların gösterdikleri duyarlılık, bir edebiyatçıya toplumsal olarak verilebilecek olanların da sınırını çiziyor. Ayrıca bugüne kadar karşılaşılmış bir şey değil bu 'tepki'. O zaman akla öncelikle başka bir soru geliyor: dışa vuran bu yaklaşım onun şair kimliğine midir, yoksa yazılarıyla çizdiği öteki kimliklerine mi ? Daha somutlaştırarak soracak olursak acaba Attila İlhan'ın düşünür yanı gerçekten de Türkiye'de bu derecede geniş bir ilgi uyandırmış mıydı, Türkiye'de kitleler gerçekten de onunla böylesi bir temas içinde miydi ?</i></div>
<div style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bu soru Türkiye'deki edebiyata ya da sanata yaklaşımı bunun yanında edebi yaklaşımları da sorgulatır cinsten olmuş. Kendi hesabıma yazının devamında Kahraman'ın verdiği yanıta katıldığımı söyleyebilirim. Kaptan'ın düşünür, eleştirmen, yazar, senarist gibi özelliklerinin ötesinde onu kitlelerle temas ettiren yönü pek tabii şair kimliğiydi. Halbuki onun Türk edebiyatında yaptığı belirlemeleri, sosyolojik ve siyasi tespitleri bugün benim diyen sanatçının yapamadığı aşikar. Hangi... serisinin "Hangi Edebiyat" sayısı Kaptan'ın edebiyat üzerine yaptığı belirlemelerin özeti niteliği taşıyor. Bu yapıtı okuduğumda Türkiye'de hüküm süren edebi yaklaşımları sorguladığımı ve pek çok noktada üstâdın yanında yer aldığımı gördüm.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Attila İlhan'ın özellikle I. ve II. Yeniciler'in şiir anlayışına nasıl tepki geliştirdiğini, bu tepkiyi nasıl temellendirdiğini görünce söylediklerini hemen kabullenmek kolay olmadı. Garip şiirini de İkinci Yeni şiirini de iyi örnekleri vasıtasıyla benimsemiş, sevmiş bir okur olarak söylüyorum tabii bunları. Bu akımlardaki öne çıkan birkaç sanatçıyı kenara koyduğumuzda İlhan'ın Hangi Edebiyat'ta üstüne basa basa söylediği köksüzleşmeyi, sentez oluşturamayışı, ne yazık ki bir ekol olmayı beceremeyişi daha iyi kavrıyorum bugünlerde. Peki insan soruyor neden Attila İlhan'ın savunduğu değerleri içinde barındıran bir edebi anlayış belli bir süre dışında edebiyatımıza hakim olamadı ? Hangi Edebiyat'ta her edebi akım için bu soruların yanıtlarına ulaşmak mümkün dahası cevaplar gerçekten tatmin edici.<br />
<br />
Attila İlhan'ı salt şiirleri ya da romanlarıyla değil edebi ve siyasi mülahazalarıyla düşünmenin ufuk açıcı olduğu ortada. Ülke genelinde Orhan Veli, Cemal Süreya, Attila İlhan gibi duayenler edebi ve siyasi düşüncelerinden azade benimsenmiştir. Kuyruklu Şiir'i okuyup hüzünlenirken, Üvercinka'da şairin aşkına ortak olurken sıradan okur Garip'in devlet politikasının ürünü, İkinci Yeni'nin altmış sonrası konjonktürünün zorlamasıyla doğduğunu düşünmeyecektir tabii.<br />
<br />
Hangi Edebiyat son kertede şiir adına bana bunları düşündürdü. Düşündürdüğü daha bir sürü nokta var ki onlar da başka yazıların mayası olsun. </div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-91049128778008401352019-05-07T02:36:00.001-07:002019-05-07T02:40:05.370-07:00POSTGARİP MONOLOGLAR - TİVİTIRLI ŞİİR<div style="text-align: justify;">
Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Yazmanın dayanılmaz çağrısı yine kulaklarımda çınlıyor. Edebi dergilerin köşelerinde istediğiniz her an yer bulamıyorsunuz. Rüştü Onur ve M.Tayyip Uslu'nun Varlık'ta şiirleri yayımlanınca nasıl sevindiklerini "Kelebeğin Rüyası" filmini izleyenler hatırlayacaktır. Bu iki genç şair bugün yaşasalardı sanıyorum şiirlerini yayımlatmak için yine dergiyi e-posta yağmuruna tutar, kalan vakitlerinde de düşündüklerini bir blog üzerinden dünyayla paylaşırlardı. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Postgarip Monologlar'da amacım edebiyat üzerine paylaşmak istediklerimle; bir şiirin, bir öykünün bir makalenin bana düşündürdüklerini harmanlamak. Ne sıklıkla yazacağıma keyfim ve zaman karar verecek.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bugünkü yazım tabii ki vazgeçemediğim-ilk göz ağrım- şiir hakkında olacak.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Uzun yıllardır yapmak istediğim işi geçtiğimiz günlerde yaptım: Varlık'a abone oldum. Bu abonelik bana Varlık arşivine de sahip olma imkânı verdi. Ünlü şairlerin dergide yayımlanan ilk şiirlerine ulaşmak, başarıları ya da ölümleri ardından haklarında yazılanları okumak büyük bir keyif. 1933 itibariyle şiirin nasıl evrildiğini sayfa sayfa görebiliyorsunuz. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bizzat yaşadığım yıllar olması nedeniyle mi bilemiyorum uzun süredir Varlık'ta beni şaşırtan, keyiflendiren farklı bir tarz ortaya koymuş dedirten şiirlerle karşılaşmıyordum. Postmodernizm etkisiyle söylenmiş ve imgeye boğulmuş; bunların yanında sesini de kaybetmiş şiirlerin o sayfalarda yer almasına gönlüm elvermiyordu. Buradan postmodernist şiire tamamıyla karşı olduğum düşünülmesin. Aksine son yıllarda yazdığım şiirlere baktığımda postmodernizmin şiirlerimdeki etkisi aşikar. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Her neyse bahsini edeceğim şiire geçeyim. Anıl Cihan'ın şiiri... Şiirin başlığını nasıl aktarmalı bilemiyorum. Bir diyalogla bir başlık oluşturulmuş: "kaptanınız konuşuyor: kötü şakalar hep duygusal anlardan sonra gelir - düşüyoruz"</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bu şiir barındırdığı hiciv öğeleri, imgelerin yerindeliği ve nüktedan dili ile beni sarıverdi. Başlangıç dizesi : "koltuğunu dik - güneşliğini açık konuma getir birazdan uçmayı maharet sayacağız muharrem." olan şiir her sözcük, her durum şiire malzeme olabilir görüşünü destekler nitelikte. Şiir boyunca gündelik siyasete, evrensel değerlere iğneleyici ve nüktedan bir üslupla göndermeler yapıldığını görünüyorsunuz. Beni keyiflendiren tivitırın şiirde kendine yer bulduğunu gördüğüm ilk şiirle de karşılaşmış oluşum. Şöyle diyor Cihan: "sonra iki ülke birbirine sert cevaplar verebilir tivitırda ültimatomlar ambargolar."</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
devrin dili şiirde yerini almalı; bir mobil uygulama adının şiirde yerini aldığı gibi. hatta hicvedişin gereği bazen öyle sözcükler ya da deyimler sığdırılamalı ki şiire -dile zorlamayla giren - eleştirilmeyi göze almalı şair: Stolklamak, favlamak, yargı dağıtmak, bu hayatı yaşıyor olmak... </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Sözün özü postmodernist etki şiirde hicvi, nüktedanlığı, söz oyunlarını engellememeli. Ses uyumu, ölçülü ifadelere ucube muamelesi yapılmamalı. Sözgelimi aynı derginin başka sayfalarında okuyanın dimağında kekremsi, acı bir tat bırakan şiirler de okudum. Tatsız tuzsuz, anlamdan yoksun şiirler. Hepsi de söylediğim arızaları taşıyorlardı. Bahsini ettiğim arızalı şiirleri okudukça imgenin bunca yüceleştirilmesi acaba anlamı öldürdü de biz mi farkında değiliz diye bir soru belirdi zihnimde.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-90715618415907851002017-07-25T00:32:00.001-07:002017-07-25T00:33:40.318-07:00ADSIZ BİR BARİKAT ŞİİR - DİBE DOĞRU <div class="MsoNormal">
<br />
Aynamın bölük pörçüklüğünü unut, hayır yanıtla</div>
<div class="MsoNormal">
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Yüzüm yerel seçim öğütler başkalaştıkça<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Yanılgan bir hava tahmin raporunda, diye ekledim<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
(Çünkü pek asaldır cinayet eğer intiharsa)<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Konmasa da olur bir virgül gibiydim<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Ey gece, gölgeni en içime kusuyorsun<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Uyaran gözlerle oysa heceledim lambanı<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Ya da acilen astım kendimi puantiye kravatımla<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Fosforun o karanlığa ısrarla kekelediği<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
(Ve yüksek topuklarında fare çığlığı ön savaşmaların)<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Bunu da yaz bak dibe doğru zirveme rastladım<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Pantolonum muydu kısalan yoksa zaman mı pirim<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Hep geciken itfaiyesinde pişmanlığın<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
İmge yazının tekkesinde(n) dönerken<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Sordum şeyhine bir şehirden nasıl kaçılır<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
Sanma ki acıtmıyor gözümdeki koyu korniş<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Beynimin bölük pörçüklüğünü unut, hayır bağışla<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
Ne ölmeye cesaretim ne yazmaya tarikatım<o:p></o:p></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
Adı da yok şu barikatın Dibe Doğru mu olsa?<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<b><i> Sıtkı Silah</i></b></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-91590737421643072102017-06-05T10:06:00.000-07:002017-06-05T10:10:57.606-07:00OKUDUM: ALBÜM / SITKI SİLAH<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Sıtkı Silah’ın
üçüncü romanı Albüm geçtiğimiz günlerde Yitik Ülke Yayınları tarafından
yayımlandı. Böylece yazarın romanlarının sayısı öykü kitaplarını geçmiş oldu.
Haliyle Sıtkı Silah’ın omuzlarındaki öykücü apoletinin yanına romancılık
yıldızını eklemek için hiçbir engel de kalmamış oldu.</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Sıtkı Silah’ın
ilk romanı “Büyülü Zamanlar” için yaptığım belirlemeyi Albüm romanını tahlil
ederken-hiçbir harfini değiştirmeden- burada alıntılamayı uygun buldum: <span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">“</span><i><span style="background: white; line-height: 107%;">Silah, üstâd diyebileceğimiz yazarların tercih
ettiği, riski olmayıp edebiyat dünyasında geçer akçe olan ancak artık kabak
tadı verdiğini düşündüğüm tekdüze anlatımın ötesine çıkabilmiş genç
yazarlarımızdan. Roman türündeki bu ilk yapıt yani Büyülü Zamanlar, yazara:
‘Öyküde neysem romanda da oyum’ dedirtmiş.”</span></i><span style="background: white; line-height: 107%;">Anlayacağınız birinci romanı Büyülü
Zamanlar’da denediği üslubu, ikinci romanı Eylül Sokak No:6’da palindromik
(tersten yazılışı kendisiyle aynı olan) tarza taşıyan yazar;yeni romanı Albüm’de
şiirlerle örülmüş özgün bir anlatım biçimi ile taçlandırarak çıkıyor
karşımıza. Bu anlamda Sıtkı Silah’ın çizgisini hiç bozmadığını
söyleyebilirim.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1I7LcOijM2G_B31MrsP5dsh3x5tlptJCCJzcAO7fIICabKz6gnHLxCfnGPyN06V11MTsgPGyXKOzT0C4lggR4yjEO1KnRYuDk5hlU94RyTeQR3qvPCXGDYt9bnG_Sb1vhaQtq1hs201k/s1600/album.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1108" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1I7LcOijM2G_B31MrsP5dsh3x5tlptJCCJzcAO7fIICabKz6gnHLxCfnGPyN06V11MTsgPGyXKOzT0C4lggR4yjEO1KnRYuDk5hlU94RyTeQR3qvPCXGDYt9bnG_Sb1vhaQtq1hs201k/s320/album.jpg" width="221" /></a></div>
<o:p></o:p><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<span style="background: white; line-height: 107%;">Albüm, Necatigil dizeleriyle örülmüş bir
roman. Yazar kitap boyunca yaşananlarla örtüşen unutulmaz Necatigil dizelerini
uygun gördüğü paragrafların sonunda okuyucuyla paylaşıyor. Romanda edebiyat
çevrelerinde “Hoca” diye anılan Necatigil’in sakin kişiliğinin,romanın kurgusunda
duyumsayacağınız dinginliğe katkı sağladığını belirtmeliyim. Necatigil
şiirlerinin tamamını okumuş bir şiirsever olarak bu dizeleri şiirdaşlarından
bağımsız düşünmenin keyfini hala yaşıyorum. Albüm’de Necatigil etkisi
diyebileceğimiz bu "dinginlik" ve "sonun belirsizliği"nde romanda üslubu irdelenen ünlü
piyanist Chopin’in de katkısı olmalı, buna da değinmeden geçmemeli. <i><o:p></o:p></i></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<span style="background: white; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="background: white; line-height: 107%;">Romanın başkarakteri Necati’yi Eylül
Sokak No:6’yı okuyanlar hatırlayabilir. Eylül Sokak No:6’nın kadın karakteri
Esin’in açtığı resim sergisinde anlatıcının tanıştığı at yarışı tahmincisi
Necati’den bahsediyorum. Şiirlerindeki ve romanlarındaki kahramanlarını
birbirleriyle ilişkilendiren, bazen bir roman kahramanı için şiirler yazabilen
Attila İlhan’ın inceliği Albüm’e güzellik katmış. Yine Attila İlhan şiirlerinden
anımsadığımız yalnızca küçük harf kullanarak yazma geleneği ise romana incelik
katan diğer unsur bana kalırsa.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<span style="background: white; line-height: 107%;"><br /></span>
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_GoBack"></a><span style="background: white; line-height: 107%;">Başkarakter Necati
üzerinden bir ekleme daha yapmalıyım: Sıtkı Silah’ın öykü ve romanlarında yer
verdiği erkek başkarakterler, genellikle toplumdan soyutlanmış, toplumun
kurallarıyla çatışan, çatışmaya rağmen kaderine razı olup kabuğuna çekilmeyi
tercih eden, toplum nezdinde “başarısız olmuş” olarak sınıflandırılabilecek,
entelektüel kişilerdir. Bu karakterleri oldukça başarılı bir biçimde okura
sunan Silah’ın sonraki eserlerinde bambaşka kimliklere sahip karakterlere de
hayat verebileceğine dair inancım sonsuz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<span style="background: white; line-height: 107%;">Yazar önceki iki romanında okura
sıkılmadan, sonunda ne olacağını merak edip okunacak kurgunun ve akıcı yazı
dilinin örneklerini vermişti. Albüm de,
genelinde görülen dinginliğe rağmen eşinden yeni ayrılmış, orta yaşlı bir
erkeğin bir süre annesinin ve ağabeyinin yanında bu zorlu süreci atlatma
çabasını bana merak içinde okutabilmeyi başardı. Merak unsurunun yalnızca
aksiyon ögeleri taşıyan düz yazılarda olduğunu düşünmek kanımca safdillik
olacaktır. Bu yüzden okurun Neco’nun ( Necati’ye bir kişi dışında herkes Neco
diyor.) ayrılıkla sonuçlanan evliliğinin yaralarını at yarışı merakı ile
atlatma çabasını keyifle takip edeceğini düşünüyorum. <o:p></o:p></span></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-39435760432913811832017-05-08T05:21:00.002-07:002018-02-23T06:37:04.090-08:00GÖNLÜMÜN CEZA-İ MÜEYYİDESİ<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<span style="text-indent: 35.4pt;"><br /></span>
<span style="text-indent: 35.4pt;"> </span><br />
<span style="text-indent: 35.4pt;"> İki haftadır
ara vermeden yağan kar, sabah vakti semte rahat vermese dört günlük menemen diyetine
bir bölümü küflenmiş çavdar ekmeğini temizleyip sert tulum ve acı siyah zeytini
katık yaparak devam edebilirdi. Akşamları hayatta kalmak için tercih ettiği tek
şeyin çubuk makarna oluşu ve son paketi dün gece halletmesi de evden dışarıya
adımını atması için yeterli bir bahaneydi hâlbuki. Her şeye rağmen canı insan
içine çıkmak istemiyor, sömestrin başladığı günden bu yana memleketine dönmeyi
reddettiği gibi arkadaşlarının görüşme tekliflerini de yanıtsız bırakıyordu. Onu
kendi elleriyle ördüğü bu zindana yani Menekşe Apartmanı’ndaki her geçen gün
iyiden iyiye metruklaşan bu daireye hapseden kuvvet, yalnızca şehri bembeyaz
miğferler takınmış haşmetli bir ordu gibi kuşatan kar olamazdı. Bir hafta önce yaşadıkları
tartışma gözünün önünden gitmiyor, söylediklerinden ötürü pişmanlık duyuyordu.
Çiğdem’e söylediği son sözlerin ağır kaçtığı ortadaydı. Kıskançlık ve alkol el
ele verdiğinde kalbini değilse de dilini ele geçirebiliyordu. Ağzından
çıkıveren sözlerin, elinin ayarı olmayan şakacı bir delikanlının tokadı gibi
muhatabının suratına indiğini düşündü. Gücünü kağıda aktarıp bir şeyler
karaladığında karşısındakini hiç acımadan yerle yeksan edebileceğini iyi bildirdi. Aynı dil, aynı parmaklar Çiğdem’i bir bahar akşamı tebessüm ettirip,
hüzünlerini bir parça aşkla değiştirmeye ikna etmemiş miydi zaten? Günler sonra ilk
kez gülümsedi. Düşündü: İnsan zihni hatırlamayı yoksa unutmayı bildiği için mi mucizeviydi? </span><span style="text-indent: 35.4pt;"> </span><span style="text-indent: 35.4pt;">Üç aydır aynı evi
paylaşıyorlardı. O gidince ev eksik kalmış, evin duvarları yankılanacak bir tek
kahkaha dahi bulamamaktan mahzun olmuştu. Böyle günlerde gitarına ve şövalesine
sığınırdı. Önceki gece sabaha dek şövalenin önünde durmuş, fırçasıyla tuvale
can vermeye çalışmıştı. Resmin mükemmel olması için renk
uyumuna özen göstermek, oluşturduğu kompozisyona neler katabileceğini düşünmek
ona terapi gibi geliyor, sıkıntılarından bir süreliğine de olsa uzaklaşıyordu. </span><span style="text-indent: 35.4pt;"> </span><span style="text-indent: 35.4pt;">Aynaya baktı. Gözü pek iyi görünmüyordu.
Gözündeki kılcal damarlardan biri çatlamış, gözünün beyazına kan oturmuştu.
Canı sıkkınsa ve resme durmuşsa gözü mutlaka bu hale gelirdi. Gitarına davrandığı
gecelerdeyse kâbuslar görür, sabaha sayıklayarak uyanırdı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<o:p></o:p><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Çiğdem’e
“Akdeniz’in küçük bir kasabasında deniz yoksulu olarak büyüdüm.” dediğini
hatırladı. Çiğdem’se, Bozcaadalı bir deniz kızıydı. Kendisi için “Esrik
kasabanın eksik kızıyım” derdi. Denizde doğmuş, denizde büyümüştü. Aynı deniz
onu babasından etmişti. Birbirlerini tanımalarını ve sonrasındaki
birlikteliklerini bozkırlara taşan sokakların denizlere çıkmasına benzetirlerdi. Doğup
büyüdükleri coğrafyadan olsa gerek kendisi ne kadar hırçın, keskin ve
alıngansa; Çiğdem o denli naif, sevecen ve kadirşinastı. Çiğdem’in kendisinde
bir babanın çatık kaşlarını ve şefkatini aradığını duyumsayabiliyordu.<br />
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Bir sigara
daha… Üst üste dördüncüsünü yaktığı şu sigarayla henüz çocukluk günlerinde
tanıştı. Tütünün kokusu ne kadar iştahını kabartırsa kül tablasından yayılan
kesif koku o kadar midesini bulandırırdı. Midesi yine bulanmıştı işte. Öksürmeye
başladı. Öksürdükçe öğürüyor, öğürdükçe boş midesini alt üst eden eden her ne ise ağzına doluyordu. Aç karnına içtiği sigaraya bakıp tiryakiliğine küfretti.
Öksürmekten gözleri yaşarmış, odanın ortasında iki büklüm yığılıp kalmıştı.
Odaya şimdi biri girse bu salya sümüğe bulanmış yüzüyle üzüntüsünden hüngür
hüngür ağlayan bir adamla karşılaştığını düşünecekti. Öksürüğü kesilince gözü
odanın köşesinde son boşlukları tamamlasın diye Çiğdem’in o küçük ve beyaz ellerini
bekleyen yapboza kilitlendi. Aklına Çiğdem’in ilkin ellerine vurulduğu geldi.
Elleri hakikaten bembeyazdı. O kadar beyazdı ki Çiğdem’e ellerinin bu kadar
beyaz olmasından korkuyorum derdi. “Ellerin, ellerin ve parmakların / Bir narçiçeğini
eziyor gibi / Ellerinden belli olur bir kadın / Denizin dibinde geziyor gibi…” dizelerini
usulca fısıldadı.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Uyuyakaldığını fark ettiğinde ikindi ezanı
okunuyordu. Yapbozda yer yer belli olan
Çiğdem’in çehresine akşamın son ışıkları vuruyordu. Doğum günü hediyesiydi bu
yapboz. Çiğdem geçen yıl gittikleri bir gezide beraber çekildikleri bir fotoğrafı yapboz olarak yaptırmış ve
kendisine armağan etmişti. Bazen saatlerce başında durup bu devasa yapbozu
tamamlamaya çalışıyorlardı. Birden tamamlanması imkansız gibi duran bir
yapbozun başındaymışçasına içi sıkıldı. Çeksem gitsem buralardan, zaten pek iyi
gitmeyen üniversiteyi bıraksam, memlekete dönsem diye geçirdi içinden. Dişlerini
sıktı. “Bu ceza fazla.” dedi kısık bir sesle. Bu ceza fazla Çiğdem! diye bağırdı.
Sesi odada yankılandı. Biri olsun istiyordu yanında, biri olsun ve onu çılgınca
bir şey yapmaktan alıkoysun. Bu terk edilmişliğe dayanamıyordu. Ağlamaya
başladı. Tıpkı bir çocuk gibi hıçkırıklarının esiri olmuştu. Yalnızlığına mı
ağlıyordu? Bir başkası bu halini görmesin diye böyle yalnız kalmak kendi tercihi değil miydi? Çiğdem ya bir daha hiç dönmezse diye düşündü. Nefes
alışverişleri hızlandı. Sehpanın üzerinde duran kül tablasını alıp
duvara fırlattı. Kül tablası duvara çarpar çarpmaz tuzla buz oldu. Her yer cam
kırıklarıyla dolmuştu. Kalan yalnız kalıyorsa giden insafsız değil miydi? Ağlaması
şiddetlendi. Yüzünü avuçlarının arasına alıp yalvarırcasına “Bu ceza fazla!” diye belli
belirsiz bir sesle inledi. Ağlaması birden kesildi. Tüyleri diken diken olmuş, bir daha asla görüşemeyecek olma ihtimalinin zihninden geçmesi kanını
dondurmuştu. Bunca zamandır arayıp sormadığı için Çiğdem’e tarif edemediği bir
öfke duydu. Ağzından küfürle karışık birkaç söz döküldü. Sevmekle nefret etmek
arasındaki o ince çizgide voltalar atıyordu. Pijamasının koluyla, akan burnunu ve ıslanan
gözlerini sildi. Çiğdem’e ulaşmak zorundaydı. Çiğdem iki hafta olmuş ancak eşyalarını almak
için bile eve uğramamıştı. Yoksa başına bir iş mi gelmişti? Bu kez telaşlandı. Pencerenin
kenarında durdu, yeryüzünün bembeyaz bir örtüyle kaplı oluşuna hayret etti. Kaldırımlar, evlerin çatıları, balkonlar,
ağaçların dalları, keresteden yapılma telefon direklerinin kuzey yüzleri karla
kaplıydı. Sokaklar gelip geçen arabalar yüzünden teker izleriyle çamura
bulanmış, yer yer buz tutan kısımlarda kayıp düşmemek için dikkatle yürümeye
çalışan birkaç insan kaldırımlara ayak izlerini bırakmıştı. Bu kısa molanın
ardından Çiğdem yeniden düştü aklına. Onu bir başkasıyla görme ihtimaline dahi
katlanamıyor, bu fikir aklından geçecek olsa midesine ateş topları iniyordu. Daha
önce de tartışmışlardı fakat bu daha öncekilere benzemiyordu.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Midesine iki
lokma girsin diye mahalle bakkalından bir şeyler aldı. Geçen haftadan kalma bir
gazeteye göz attı. Bir şiir kitabını raftan seçip okumaya çalıştı. “Bir gün
seni bırakırım ya / Tütünü bırakmak gibi bir şey olur bu.” dizelerinin altını
çizdi. Arka arkaya iki sigara yaktı. Şiirleri okudukça kendini cezai müeyyidesi
şu karlı günle başlayıp dünyanın sonuna değin bu hastalıklı aşkın esiri olmayla
devam edecek olan bir mahkûm gibi hissetti. Çiğdem’den başka bir şey düşünemez
olmuştu. Özlemi her saniye bir çığ gibi büyüyor, bu büyük yükün altından
kalkamayacağını duyumsuyordu. “Yaratım acıyla beslenir.” diyen amcasını geldi aklına. Gitarını eline aldı. Gitar huzur
kalesinin anahtarıydı. Gitarın tellerine dokundukça yüreğini saran o kapkara
kurumlar dökülüyordu sanki. Dışarıda kar hızını artırmış, cama vuran taneler kendince
bir ezgi tutturmuştu. “Yine kar yağıyor sokaklara” ağzından dökülen ilk dizeler
oldu. Birkaç saat bu yeni şarkıyla uğraştı. Zamanın nasıl geçtiğini anlayamadan
gece bastırmıştı. Parmak uçları tellere vurmaktan morarmıştı. İzmarit dolu kül
tablasını burnundan olabildiğince uzak tutarak dolmak üzere olan çöpe boşalttı.
Yeniden öğüreceğini sandı. Bu kez bir bardak su ile öksürük krizini bastırmayı başarmıştı. Salona döndüğünde az önce
hayat bulan şarkının notaları ve bozuk bir el yazısıyla kağıda işlenmiş güfte koltukta duruyordu. Koltuğa oturup sözleri bir
kez daha mırıldandı.<span style="text-indent: 35.4pt;"> </span><br />
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
Yerinden
fırladığı gibi pijamasını değiştirip kabanını giydi. Gitarını kılıfına koyup gururunu
portmantonun üzerinde bıraktı. Çiğdem’e gidiyordu. Dağda bir avcı kulübesi
kadar mahkûmdu ona, mecburdu. Hızlı adımlarla apartmandan çıktı. Zamanın ya da
mekânın bir önemi kalmamıştı. Dışarıda kar tipiye dönmüştü. Dikkatli adımlarla
mahalleyi geçip caddeye indi. Son
seferini yapan sarı dolmuşlardan birine yetişebilirse binip karşıya geçecekti. Çiğdem yanına taşınmadan önce yaşadığı
arkadaşının evinde olmalıydı. Caddede araçlar oldukça yavaş seyrediyor, bir iki
polis kaza yaşanmasın diye çırpınıyordu. İleride bir kamyondan belediye
işçileri yola tuz serpiyor, adamın biri yolun kenarında aracının tekerleğine
zincir takmaya çalışıyordu. Tipiye neden olan rüzgar artık kendini iyiden iyiye
hissettiriyor, insanlara evlerinin yolunu tutmasını öğütlüyordu. Uçuşan atkısını montunun içine sokuşturup bir
dolmuşa kendini zor attı. Dolmuşta üç beş insan vardı. Bir süre
tıngır mıngır ilerlediler. Şükür ki kar şiddetini yitirmişti. Dik bir yokuşu
yavaş yavaş çıktılar. Yokuşun başından Boğaziçi köprüsüne doğru manzara bir
araç selini andırıyordu. Gecenin karanlığında stop lambalarından oluşan bir
gelincik tarlasında yüzdüğünü düşünüyordu. Çiğdem’den şu kopasıca dili için son kez
af dileyecekti.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify; text-indent: 35.4pt;">
<br />
Olmadı.
Köprüyü geçip hızla yol alan dolmuş, hain bir virajda şarampole yuvarlandı.
Çiğdem haberi gazeteden öğrendi. Kazada ölen gencin cebinden çıkan kağıtta
yazanları bütün ülke okumuştu: Uzaklaşıp giden arabaların / Arka stop lambalarına
bakıyorum / Biri ben biri sen / Biri yanmıyor biri yanıp yanıp sönüyor… <o:p></o:p></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-31083821501074285012017-04-07T05:09:00.000-07:002017-04-07T05:13:35.328-07:00OKUDUM: EMANET HİKÂYELER - NECİP TOSUN<div style="text-align: justify;">
Öykü okumalarım yoğun bir biçimde devam ediyor. Günümüz öyküsüne vakıf olabilmek adına makalelerini okuduğumuz Necip Tosun'un öykücü kimliğiyle ilk kez tanıştım. Kitaba dair ilk sözüm: Bu kitap benim rahatımı kaçırdı, oldu. Bir eser üzerimde birkaç etkiden birini yapabilmişse o eseri iyi buluyorum, hemen belirteyim. Bu etki tanımlamalarından biri "rahat kaçırmak". </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Emanet Hikâyeler, rahatımı kaçırıp beni hayat üzerinde düşündürdü. Tosun'un hafızasını yitiren bir babayı, Doğu'dan göçle gelmiş yoksul bir ailenin küçük kızını, mahalleden arkadaşı simitçi Hasan'ı anlattığı öyküler bam telime dokundu. Bu öykülerin dışındaki öyküleri de pek çok yönden sağlam bulduğumu söyleyebilirim. Her şeyden önce Tosun kısa cümleleri ve akıcı üslubuyla okuru sıkmadan öykü boyunca konsantre edebilen bir yazar. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Necip Tosun için "Bu işin kitabını yazmış" tabirini kullanmak pek de yanlış olmayacaktır. Tosun'un öykü dünyamıza ilişkin kuram ve araştırmaları geçtiğimiz yıllarda raflarda kendine yer bulmuştu. Bu yapıtlar Türk öykücülüğüne, özellikle de yakın dönem öykü yazarlarına ışık tutan eserlerdi. Doğruyu söylemek gerekirse Emanet Hikâyeler'de bu işin kitabını yazmış adamın izlerini sürekli göstermek Tosun öykülerini az da olsa kötü etkilemiş </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVCpq-tazeJ7nN8IYC2FJ1geUF0u8vTGE1S07zRiSRpupsBGQOMiAXQit9Rd6PC34AwcG77xIVxrBJpJjJoGlLRJdsgtkOmauaEOS7liKG-TkiYjX-y0B9nNSo05oevQVhn9gvLnSbGpE/s1600/9786059203487.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVCpq-tazeJ7nN8IYC2FJ1geUF0u8vTGE1S07zRiSRpupsBGQOMiAXQit9Rd6PC34AwcG77xIVxrBJpJjJoGlLRJdsgtkOmauaEOS7liKG-TkiYjX-y0B9nNSo05oevQVhn9gvLnSbGpE/s400/9786059203487.jpg" width="276" /></a></div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
Tosun öykülerini sunarken "bir hikaye anlatıcı"nın gözünden yazım sürecini okura duyumsatmak istiyor. Bu vasıtayla iyi bir öykünün nasıl yazılması gerektiği de okuyucuya hissettiriliyor. Bu kitaptaki pek çok öyküde bunu gözlemlemek mümkün. Kendi adıma böyle öykü yazmanın bir tarz olduğunu kabul ediyor ancak öykünün tadından bir parça götürdüğünü düşünüyorum. Pek tabii Tosun usta bir yazar ve öyküye gönül vermiş bir üstâd. Emanet Hikâyeler'in birinde yazarımız öykülerde hakim olan üslupları okura sunup bunları kullanmanın bir tercih olduğunu ve bu tercihler ne olursa olsun yazarın kaderinin eleştiriye maruz kalmak olduğunu anlatıyor. Bu durum tespiti dahi Tosun'un öykülerine dair eleştirilere öyküleri içinden verdiği hazır cevaplardan biridir. Bu anlamda Necip Tosun, öyküleriyle okuru öykü üzerine düşünmeye mecbur ediyor.</div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
Emanet Hikâyeler'de neredeyse her bir öykünün bir duayene atfedilmesinin de öykülerde hoş bir dokunuş olarak kendini gösterdiğini söylemeliyim. Tosun, Oğuz Atay, Sait Faik Abasıyanık, Mustafa Kutlu, Orhan Kemal, Hulki Aktunç, Ömer Seyfettin gibi isimleri öykülere serpiştirilmiş eser adlarıyla anıyor. </div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
Kitabı edinmeyi düşünen okura bir tavsiyem olacak. Ben ilk öyküyü -Dağların Çağrısı- tesadüfen Ezginin Günlüğü'nden "İnsan Sever Bir Kere" şarkısını dinleyerek okudum. Öyle bir denk gelmiş ki, öykünün bu şarkı için yazıldığını düşünmeye başladım.</div>
<div style="border-image: none; text-align: justify;">
Sözün özü öykü tutkunlarının edinip okuması gereken naif bir öykü kitabı Emanet Hikâyeler. </div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-41112503011592791342017-04-05T00:11:00.000-07:002017-04-05T00:11:05.896-07:002016'DA TÜRK EDEBİYATINA "NİTELİKLİ-NİTELİKSİZ" PENCERESİNDEN BİR BAKIŞ <span style="color: black;">Türk edebiyatının lokomotif dergisi Varlık’ın Ocak 2017 sayısı geçtiğimiz günlerde yayımlandı. Dergi, editörü Enver Ercan’ın da sunu yazısında belirttiği gibi yıllardır hasret kaldığımız “Geçtiğimiz Yıl Değerlendirmesi” dosyasıyla karşımıza çıktı. Pek çok yazar ve eleştirmen 2016’daki yazın etkinliklerini kendi pencerelerinden değerlendirmişler. Feridun Andaç, bu dosyanın ilk yazısını kaleme almış. Özellikle roman, öykü ve deneme alanında 2016’nın dikkat çeken eserlerine değinmiş, 2016’da eserleri raflarda yerini bulan Elif Şafak, Ahmet Ümit gibi bilindik yazarların “çoksatar listesi”ne giren eserlerine eleştirel bir bakış açısı ile yaklaşmış.</span><br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;"><br /></span></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">Varlık’ta bahsettiğim yazı dizileri içinde en çok Necip Tosun’un yazısı dikkatimi çekti. Yazı boyunca 2016 özelinde 2000 sonrasında gelişen Türk edebiyatının sorunlarına değinmiş Tosun. “Nitelikli” edebiyatın ve bu edebiyatı okurla buluşturan nitelikli yayın evlerinin –pek tabii dergilerin de- azalmasından yakınmış. Tosun, internet ve son on yılda okuyucu üzerindeki etkisini iyiden iyiye artıran sosyal medya gerçekliğini kabullenmiş; bu unsurların edebi ürünlerin okurla buluşmasındaki payından ve yayıncılığın bu gerçekliğe göre şekillenmesi gerektiğinden dem vurmuş.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">Necip Tosun’un geçtiğimiz yıl ve edebiyat ortamının bugünkü hali konusundaki pek çok tespitine katıldığımı söylemeliyim. Sözlerinde karşı çıktığım ve komik bulduğum tek tespit; özellikle popüler dergicilik diye adlandırdığı –yazarın kastettiği dergiler, sanatçı portrelerinin illüstrasyonlarını içeren kapaklarıyla raflarda yakın zamanda görmeye başladığımız; gençler tarafından yoğun talep görüp çok okunanlar listesine giren kültür-sanat dergileri sanıyorum – oluşumun “nitelikli” diye sıfatlandırdığı edebiyatı yozlaştıran etmenlerden saymasıdır.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">Sanat var olalı beri hangi ürünün nitelikli hangi ürünün niteliksiz olabileceğine dair pek çok hipotez ortaya atılmıştır. Çoksatar olması, geniş kitleler tarafından takip ediliyor oluşu bir eseri “nitelikli” kılmazken böyle olması onu pek tabii niteliksiz gösterebileceğimiz anlamına da gelmez. Hem değil midir ki Türkiye’de okura ve edebiyata elitist yaklaşan, tabiri caizse burnundan kıl aldırmayan dergiler-edebiyatımızın amiral gemileri- edebiyatı okurdan bunca uzak hale getirmiştir?</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">Tosun’un bahsini ettiği, popüler deyip “nitelikli”den ayırdığı dergiler, hiç kuşkusuz genç kitlelerin sevdiği; değer verdiği isimlerin düşünce yazılarına yer vererek elitist edebiyat dergilerinin ördüğü aşılması zor o duvarda bir geçit olmuştur. Bahsi geçen dergilerin edebiyat için yenilik diye sayabileceğimiz bir değer ortaya koymadığı ortadır ancak bu genç nesli okumaya teşvik ettikleri, edebiyatımızın soy yazarlarını araştırma hevesi ile doldukları gerçeğini ortadan kaldırmaz.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">“Bir ayda binin üzerinde eser yayımlama önerisi aldığımız derginin aylık tirajı sekiz yüzü geçmiyor.” demişti bir derginin editörü. Hem de Tosun’un bahsini ettiği nitelikli dergilerden birinin editörü etmişti bu lafı. “Eserini yayımlatmak isteyen yazar dahi acaba eserim yayımlanmış mı? diye dergiyi almaya tenezzül etmiyor.” diye de yakınmıştı. 2016 da sanıyorum böyle sorunlarla karşılaşmaya devam ettiğimiz bir yıl oldu. Tosun’un değerlendirmelerinin sonunda altını çizdiği sosyal medya gerçekliğini içselleştirmek sanıyorum ki bu sorunun çözülmesinde bizlere yol gösterecek. Özellikle elitist yayın çevreleri bu gerçeği görerek hareket etmeye başladı. Bir çöplüğü andıran sanal edebiyat aleminde, genç kitleyi okumaya ve üretmeye yöneltebilecek bunu yaparken niteliğini de koruyacak bir yayıncılığın tesis edilebileceğine inandığımı bildirerek son veriyorum yazıma. 2017 şaheserler okuyacağımız bir yıl olsun.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black;">*Yazı sanatlog.com adresinde yayımlanmıştır.</span></div>
<blockquote>
<div style="text-align: center;">
<span style="color: blue;"><strong>Murat Gil</strong></span></div>
</blockquote>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-70933187584987486442017-03-27T04:43:00.000-07:002017-03-27T04:43:26.699-07:00LEBLEBİ TOZU YEDİREN, GAZOZ İÇTİREN ÖYKÜLER: MAHİR ÜNSAL ERİŞ
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><br /></span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"> </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<img align="left" height="174" hspace="12" src="data:image/png;base64,/9j/4AAQSkZJRgABAQEAYABgAAD/2wBDAAoHBwgHBgoICAgLCgoLDhgQDg0NDh0VFhEYIx8lJCIfIiEmKzcvJik0KSEiMEExNDk7Pj4+JS5ESUM8SDc9Pjv/wAALCACuAQUBAREA/8QAHwAAAQUBAQEBAQEAAAAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtRAAAgEDAwIEAwUFBAQAAAF9AQIDAAQRBRIhMUEGE1FhByJxFDKBkaEII0KxwRVS0fAkM2JyggkKFhcYGRolJicoKSo0NTY3ODk6Q0RFRkdISUpTVFVWV1hZWmNkZWZnaGlqc3R1dnd4eXqDhIWGh4iJipKTlJWWl5iZmqKjpKWmp6ipqrKztLW2t7i5usLDxMXGx8jJytLT1NXW19jZ2uHi4+Tl5ufo6erx8vP09fb3+Pn6/9oACAEBAAA/AON1gCO0tEUkf6PECP8AgAP9ad4ZiEuoYblemPWvSbSwiKgMMehFW5NPV3XauAB0xmszVLARQB1yuN2aytMHlXBLHOE429/auR8RLjV5nwykgFs9D9PbpWUFwoPYnvVuyT/S4+P4hWpe2uDIdpOcYx3qpLH5ca98qRn1qG3iD3EQ24BcA8e9besWVqdflLzmKJnHzBc4HTpVI6fbSQM6TuLgSbSrKMFeeR3qaDTLaadrZLkAqo2sR98+ntTBpmy2SQ3CqZH2EEfd9/cUNpk1vcMUljk8rBLKeCDUaAKjoOGB+8OaekUksMxTBIAFQi2kUCTYCVPAPIJ96rJBMMgKTz2HWrccbx/MVU71KnevbP8AnmkSEeYOAvPaphagMQcjPHFOaAhSjMcL0Bp0UCu6KXCg8FyeKWSJudpHB4PrUDxsMN1B96rS7yojJbap3Be2TUWwnnaefaomUg4/Kmb2HRjn2Nbmm3MVnbjzdRG6UB9qMW2+x96o+IEZLiBD0EEf/oC1ueDrASeTJnbnJJ/GvRLa3WJW9ulTqiqMYI/GquoQiW3dRjfjIyM/hXFidLO7y6kKjfNg1y/ijVo9T1LNurLDCNgBA655NZKK7EKASM+lbFhBtuogxVcHqela+pz2MO4LcxsQAdqtuOfwqib3TWg+d5M7ePk702wn09L6FpbgIgkUsSp4Gea3J7u0m1s3drJFNGrEg43A/hWfmMWjc5ZpRxjnGDT7eJZtT3vDuKrnbt7AcUkqQmwTaw3hvvHrj0onBAlK4UMBwDxxis2VsNjuR27Ve0tQ0U4+8MAEVHcRDaMDbl8daWKF8NtcApggYqJw6vtznPX0qzbwjBPQ44qVGQPhjkHr3pJV+ReATUMQ2yBm+UZwR6fSrz28XGFyTyKpT2qgEq34VUMGV4eoLoySuTkcY6VUkBVRkjJ9DUD/AFp0bhAcoGPuav8AiaYNqjR/88kRD+Ciuu8FweWkQbHMXFdwnzDJ4GOTTgQF659Diq8j4zkEg+g6VxWtWYW4LEthm+90rjdQWF7t2RCADgn1IqO3Xy4Xk67ecUwzpMd0rknvntShoTxkAUqvF8x2lgBjg00MjNzkD2Fanh2dYNXRFXIlVkwe5xxWgcmMbYyRvGO2TinM7rebwApVRnafao2bMak5GTzRJtCOWbOfu8VnyoFyVU89Sav6QWFtcL1Vsc9xUrxkoWB4DDANQAAzFMMScZ+vapRbsELSAAipEyqseo6U1iFB6Y+lV5ZijbQ3yjtTQ4dsq351bSbsOMDH1pZUwo+fJHaqT5UZxhTVORcEnPJ6Cqko75qEgHrWpo0aNDIXtopju6yHpxVLXCH1q9I/5+XUfg2P6V33g4Bo1ZSQQAOldiBx94kd6aSV45xio5NpwRnK81zupoZ5SNmQecVwus2LW2pHbtKSjcuGBx6/rVVFZLKYnjg/yrMxRg1NF/q35weOc9KcpxkAEk1YtnaKVJU4aNtwNdJ5imGNQr7Q2/GOvFNZ0knf5SuQML6VG0yrEgIyAetIxUltpHHpVaaNZEGZRkZxxnirWnJssp5OFUOAB1q7GI3tSoGW3Z6USqW2si7SvGcd6HkRgBnJIwT6VBtwNvfOTkVGzEDnk/yqtMAADuB3fnUYB46Yz2qbayBSpOD3pyy4GCcnHpUbyBgSSPaqcjYy3BPSqcjEYBFQ98Vu6HAZbaRg2BvxjHtWXfqJNYc9fMunP4bzXo/hOAR2xOeMcjtXTJtGcdDyOe9SlfTGT60yWPYp7ZFYt1EQh2sOeh9K851GAJfOmHEaudu7rz1/WoGO3TZ1x1B61jKMmpMAED+dC4yQDjIp6sNxGM+9TRnt0B613GiavrE2lRLbossMH7noueB06Z6VPJPrU8oR9MJyfukL8w/KppL3Usbf7GU4yApWM4x+FVV1C/3bX0OMnr81uP8ACka7lAYvokJBPQQLTVvYV+X+x0weqCP5c/41ZS+RUwdETGefkIJ/WlkvrSQEf2IpGOcFhj9aozTrs2rprIvfBNV22uVJtZcnjvSSWse/b9nnyRn7p6VA9rEAMwTK3bINRvaqwISKVdvOQpo+zMcBRIOO69KhkiuIgf3bkdm21XPnljuVgPpUM2/HBOM9MVUkyc5BqIgjBrd0TUTZ2jJ9n8zLk7s1msVl8RbU5USEDHevSfDSMIOcYHYCukiHHc/WpMk4bmmOxYn5iSPWsm58sB5GzgHqeledeIJUGqysofBbjPTH+FZjTF9OnXGcfpyKyxx7Uob5v/r05WUsN2cd8daEJGDVmISTSCOJGlkY/LGi5J/AV6T4Q0TU9CspLm7jCNMQUgPLL7n0J9K3D9rd2uBKsTMB8uM5FWWjSdMyxxkkchkxmpYGiEW1I9hXgoDkUrxoSG2Ar16dPxqT5FPyKMd8DrTlRW5IFMaGLdkRqeMYxUbRw7slFOfamx28KSFlgX5h1qUQxDClSSPRs1I0UTJhkEg9GGapT2cMRDRxhVzyAKkS3gY5WJPoB0pHtkUYDsDjoQD+lVJtMs5gXkt4z/tBMHNYt9ZLEwj8mMA8jCYz9awr62jDE7VKj0HWsK9WMqe3FLpyyC3O0Ejd6VU0SJpdVUt8zY3cdzXrGjwiK22k85zjNa8ajtgYp8WHjDdAex61DMiscZ4PXnqKo30dtDDJIU81mAAAYjH1ryzXmeTV5hnIVgBjpiqEEcjQzKMfMMVTWBi6K4MYfoXGAauJpEkrYjlRj9CO+BVmHw8zMA95GpPQAZrrtI8AaTLse5uZ5sfeUEKD7cc13WmaRpulwhbCzhts9WRfmP1PU1HrF8llZlgyfaJflhRj95vpVETsFCMU3AYIK9+9PJLIAjkgrg57UsIEcjzFsIwAyelWoiWhXc3LZxUkbLtVMnPcVIHRE60AknuOKYxARhjOR+VQGdF3Kdy7QMHsak8wMpHByeo605WwSWGMjnnrTpGUKqEgs3QZ5qGK6iEnl7QuehJqOS+G9kHJGcAD+tNWUlWDZyRtI96zdYlSS4jVgcqpzg1y9/Iyqw4GawL4E8joKhttVe2i8tYwwB67qm0dFi1eRc8oAox+tenaaQ0KvtwCO9aqg85wPSpox8o3UyQYJ54+lY2p+YOQwYDk/SvNtXj3anP5Y+UPxz1qOyh+8GG3DV1/hvwjPreiu2sapcNDKxENuuCEAP3uQcH6YqO/+Gl7YWLzafem9ljJxAY9pYexz1FZVjpdzauA0brNj5o3B3Katr4kudFLRRwRNI3QyMRmtiDWvE1w0Srbwp5gwZEbKp+BHX/GumexiR575t007xYBfkJgdF9MnmskMZJPljIOMkqpx+NTKqsgw+R6GoTLKJXJjMkacDPRfwq7ETOiyBlDofl9BViRkMZXOHPQA0kICLtyTj17U+SVFHzPkHg85NQtPHKrKGVVHYnrUKzZfy8KwPQHnNTRsIgOUQ99xyaIpC8jlRkqPvvwBTQ6yxl94MueATjio51X5WYxrg84bP6U2FFx5sPznkZPAFRXFyLfDMu5mPy7c7VPrnuaybm4jMe8xuZv4iG4asO7dZmyT26E9KyJ1Uv6+tRLawuPuqPrVrwvbme5mmI6PjOOleh6UtwrRKqKbcA73Y/N7YFbgXKjGTTgrYz1ppPXIGaz71SyMCo46V514jjjXUlYAKNoLY7nvVfSbcXNzgxN9mMgEkg4HrtB7mvWNLdRAnlxlIwAFUDgCtPIPArA8V2sEWm3GtJmO7tIwfMVsb1yBtYd+vB6is7R5tN1pV+0RxPMByrKMGrHiW/t9LtrSESLbmaTbuA4RQOTinWOrW+oafc21vdJcyRphZEB2scVhf8ACVtHceRf2A3JwywuRgj2NXrDxFYajcG0hXyJvvIky43j2PT8KuzeYy7XXy2LfdC43fjUNuZbeR48MofgYP3TVwq0fDYZ2Gcnt+FO8yNBg5kc9QW4FRiR3V44VT5wcnJ/mazZDIH2k7WHHrU8aHz0iztwNzsB1q5JdxxRuIwBt+UMOpNQxWs9wySSCTyj1IOST6U+a2WIGVVbyycBvenQxqlu87qGEZ4BHU+9TCNUthNNlmYZ2dAM+1Yuo3kgA3MqqnOxRwKxri5V0GS2RycelZEj/vCUY7SODiqbPg84+hqo9yyMcDI7V1Pge1aSykljXh5W+c9vwrv7aLYoUkkYyTVvIwAOPWpQgYcnpUbxFzhScn0FcV4l8TRWUrWunyi4nHDn+CM+me5rhru4u76Qz3VwZHPQngD6CtHQZpHngsmkb5H+QZ6FuteuWMBjjVWPIHOPWreMDvXN+ObtI9EFiXCm8bDAjJ8teT+uBXDWlvfWTwM0DpIDheoJPHB/SuiuLMa3BL/ae2R4gGVVPOe4Hp/nNQ6r9r0WaO70+2jitFXayjqwHU4rJ1i7t7mQXW1VkkHUHsPb6fyrHunEbW9wGwVk+8D2P+RXb2WvLe2UZlkYyKMTgcHPYj2qWOZyjP8AMyBxgk5NXzOryLubHmL8p96rO1xbPcRyR/f5Rye1OiuWSEG5ZGAXaqnjHvVa7ulZliXaNoxvj70punDK4G7aAHA5yPWpi8J3Mku+OQ7g2PuN71Na3/kxvvBd1+6VJIHvRcXBuVVYp2nXGSMdDRhkhaEvvTOeO9VzMADnc646isy9/eK3zZKjI29fxrEleUnb5SsQMAdcVTljZuQNnPfgCqs+1nUjG0cE96zrhsynkY7c16F4Gg2aVHyNhB7c5JrrEO3hcnipDuO3OMd+atrhYweAFHLHgY9a4DxV4skvmax06Qx2o4eVTgzfT0X+dcv5e0DOD7VHMgKnAxirPh24tLLW7e9vBI0EBLERrkk44/DNes6XrOmaopFjeJK/eP7rj/gJ5qfUtRt9J06fULpisFuu5tvU9gB7knFeXLq8+t+JHur1QQORHn5VXB2j6ZxXRalqyWNskky+Yq4XcOCz9wn+PNV9NugZ7iWWVJriadXWNCMRc/dPucnA9q6W8s/tltMscmFdTkFc7W9cfXt715fqbyx5GxU2Nsdcdx3/AJ1nyHzNOk2jG3BxWlpmpJb3aSPkqyYkAOOPX866aCeWYqA8aqp4w4GKuTSqHIDb4RyAOu72q19ulMISRC4I4yMMKpyBJV4nKv3DHFUnguAxXgL1LA849qs20U8ty8mGhiAzvYdMDio1uCz4Yc5++vQ1es3dYy6OeOrAYz/+qnm7cHDybS3YcA1HPOZlHlkAgcY4qokksrqsfzv6bsVnX9w/KyDa4OORg/nWaZvM4ZtxHQnrUTqrD5myvY9az7pQFwT16HtVJ4sYyM8ZBFemeDk2aVCAmNqgdevFdMFBYj27UGMlwcnOMc1y3j3XJLKO30qJyouELzsB1XOAv44NcOspc4QqQfSplkjCkHOccgiopnVlJUljjuKjtkZeDjjrUiuyyAxsVkXoykgj8a1D4vu5rCXS9WjXUbKVduZDtkQjoQw7g4PNYNtFcW2+SBjKhXG9R8yH1Iq7qN+1/YRFflEYG3H/AI8PrliTUNpeSxXBDMCjxhWU8Zx90/XPeu6h8RNFYfat28xBFkJPU9CR/X61x+rzxzalLLHnEnAU+naqgjDRlQeSMZFUIVJkKKSQBtbHf2rsdGuY5bfbJHvZMLuB+Yf/AFsVuFopI1VN+9fugAE5/KrEDTXRL3NmZW6bkO0mkuLS3diFkeJxzsnXIP0qmNNkkH/PGQn5eflb/ClFuxR4pZGV1PCN3pJFiWZWhR1AA3KxzSrIwHyH5frinOR5Y3kso4zjlDUKyKkhQknIyCeKp+YfMcLIVbG4H0Panx3FteWzHyWL4xKG5APr7Vzl3/osxXG0jvnORVeK7yWUuqA8EnPPvVa6jXDHz9+OijnNVY3kUfKc16b4akcWMcZIG3ke4roIM7c5LA9DmrfPbkAdc1x/xFsYms7PUBIyzB/IIHQqQW/PP864NVYsVE/QelTHz15Zdy9AV4NQiJmmXbwCeQRyau20S736ZxxntUY+W4CNnHfFNu0ia5YIoRTyBnp6UsFtPNKRbhXdE3FdwXjOO/8AKoXlFzdMJHI+QF+2SOeakaBd+SUygDAqflb05/GrybPsz2ZlCSPhwCflweoPvVbDMVO0FR8rKe9I0SxSAg9eQDWepa388E42scY61q2M8lssckT/ADY+Yeo7iu50jbLALqN9mUBAHUjPP48Veu/LaxnKKxOQ3znDAnriqFsPtUrW08hdGU4yeVxzkVZs5xPYvHM2cZCn29ararMrm3l3KJBHgnH3hWeiuE80YKE8Ddzmmy/IA2VMufmGaSB2MT85wOjHkelM1AjMIaRQ2OaoM3z7gxAx1BqGeRraQywuwVxhwD2qldyi4CykDIUKce1UjboceY20E8EDpTGsmjDkMGAGc5xVb7PJ/CM16LoN8qxJC21SxICkc+1dNAZGALfLgdDUy/6suhyD1rA8fbD4X5x8txHk55XORkV5n5ql8CNsDvmrSsE5bIXH96guftCMQQo6Grw+UhSRk9Miql64NwhTI9eKiu1IxIpz8ueaXGoaWPOkSWDzoiQysMSJ3B/SscySM5Yt8zE5NXLS5lEcqqu7cvQ9iOaclw89zDnkMnH1/wAiteKIkbuM57n+dJMhYKylUIbGOuKz7+NYbsK4++of2/zxV2A7o1VVAB75rX0WaQO9ucknLx4OOnWtj7VMzYmDBu5JyRUpnCoFjXYzLh5GGDt9qie8VRhBhB2I5aoZbqWRQZFzuGUA5xVcOSpiHCNywPUYOevpTJAgb95cIR2GKie5CuHBD4B+UetVnvZGdnZN7PwSV7VCwZUcYK89hTJOE8gg9Mru6571Fp11b24nhuQAsn3SRn8DSukSxK8RwynOG5qE3ENycFgsjglx2H0rOkYo/wC5LEHrjtXWaQ5XUHuJFO6I4C4z7V2NrcvOqKXBYgZI5x9a0EyhKsMKfeqHiuzN34XvowuXSLzV99p3fyBrycBSodW4POabK5jBbcDkdKsNL54Qov3hzVu7B+xKwc71qqZRdojtkso59qZLiSHG45Awc+lST3c10Y4J5nlEaBF34yq+nFZcaokU0bKruXCqxH3cHnH14qWN/KPnIArqPmB/iFMQf6GlwvBhlIP0NdDA6kK5bgjJx9KmNuhVnY5IOQAetYeswv58cq5bK7TjnGKZDPe+R5an5AMZK4IH1NXLW7ltVRo2aV1JIfsDXa2kN1e20U8Ug2XCZUbv5mkn0i/hUcrKxPGPmqL7AchpGcnrtVeaHtSBgeagI6kU4adCwBcuZTxu3fLj3qw+kW5hEggQ8/K244/CmLaNEuIrWLj+Lb/WqcpcMqvBk47LxULy/eDRuCOfu1mXs3mLsCYPp3rMwtxujdgjk/KSODTbWf7LdhJ94A4GO1O1COOYNJCmGQ8jGKy97ZPzY+ldXbH90DwGfI3g8k+tdlYweXEkO8sBjBUYya1ZpkJCkZA4IB6VKhEgEEw/duu3ce6kYIrxma0azvJ7NgQbeRo2z7Eio2j3MPnyePl/lUVrIY5mtzw2crn+Vae7fakEE+p9Ky4pFimKHkdqlWbDliBtQc59e1WdCsZNY1u1tFHMz4dh/Co5Y/lmrnjuSCTxPJFY28UMFtGsQMSgbyPvE46nPGfauXmYliN3HbFOS42Wjw4++cmtnTJXltBgj5Rg5q1LcmOzLqAdrA4z2zVTVj5lmsiHADBgQfWqUd1C6BbhHYjoyvj8xVqKWEgbUdFB/jk/pXTeG9QK3KWcjSfZn4UZ4VvWuyW1neHMGwj05BNRCzlEg2kZ9McCpJInClmIz0BxyfwqOEKrjzFxjo3p9aZfahpWn5jmfEhHyiIdT9Dx+VZT67GwASyZfRnlxuH0GcVCddB3sLaBRjoSTj8aSPW4HJf7GjKB3f8A+tTZ7iwvmTdYSAnO5dy/KMdRyDXM6ppaJP8A6G8hRuqy8Ee2azZYbs/LNCz46HOSKWMM8IQybCp/iOMig26k5OzHbBxXVyRWFk/2e2Juy5BW4b5FT6Dv9TWza3Uxt02vGApKs3IP4VoRalDsHK9PuLzzTjqDNl+gx8oHpXn3i6Notfa6UMI7wCTB4+YcH+WfxrE8wxMsxzgtg0y7y0m9QA45BHetKCQz2BlRgMDn2NZl0SJwynINOd3jg8x1+V2257nH+RXbeFI49F8P6h4mlAMjr5FmD3Oev/fWPwU1yersRHG2fnJIYn+Lvn9TWN1OaUrg1oaTOI5GjY8N/OtRzCHMc3y+Ydox06UkdsZbWa35JCnZ7n0rFjeMDa0G4+7EVsaTbXV/ci30/SPPm9iTj3JPAFek6H4Njt/LuNUKSTqQRDET5antk/xfyrqniSRPnjD46AjpUP8AZ1s/PltH/uORTH0yP+GVsj+8M/yxUMmmygZVI5Rnld2M/nXP+JdOvJnjmXSZLgbdrAANtA6Y61xN3YSA7ksJEXp8si8HPIIGMVSjS6SYqzTwrjglC4+nGab9pu4pjxk5+8YyM0h1Kf8AijQ46YyMU2XV5ZVAaGMbRjOOfzrS8Om01vWINNuEW3abISQHgtjIH48131v4D0iLHnyTTkHON20fpz+tatvo2lWkflw6dbKv/XMEn8TXE2lsksZhdxwAw9j1xWlBYwvaxnzGGPvBSc5pI7W2WU8MSvO3PB/GrTLF5yhU52/McfoKp6j4aXxFYyKtwtvLDKBGzIWHTkH8DXE6t4a1HR/MS68qSEvgSxNkA4zgg8isSEAl4ZDyo+XvmtPw29smorb3oBtjIrPk8behz7V6BqngvS722LqkcTqBsnjQIAPUgcMv4ZHrXnOo2891rFvo8KYlRxAq/wC2WwTXR+Nb+30+XT/DFow+z6dEpdv7zkcZ/Dn6tXM3K+bAMgAqc8mqywxtwMH8aPJjXekn3lGVPqKgh4nU5AGetbdxp2p6hFbrY2M9yVy5aGMsB+Na9paXqKovLaa0m6MJoyv41raf4EF/erqE85gs5AG8tF+eQ98Z6KfWu6sbO30+AQWkCQRg/dUdfcnuavIO/en7sUKTn2penelHTis/VdUezHkWUSXN8w+SJn2qmehc9h7dTXE2tpMJJptVSSe9uWMrtFtIJ6YHPTtj2pl2YLVGYjYjY2AqS3vnBxxVNbu1uJFh8xC7dAis/HvgHFTwWenTklbq0LBsFWkA/masP4YhnXMawuOp2MCP0ptl4RWHVLW4jj2NFMrA4wcgiu9kYJlmO0erHFYd94x0Cxm8qa/Bk7iJS+PriuatnWKfMZ3KRtCqMfXNa2nRF7aNZE5DNg/8CqxHa5MzNkLndx6+1PuR5NwpiU7nHertgFFjI2QxaX5jjocCs3W7O1vrCSacyosbD54sE9MYweorhfEXhMaVbwapb3O+C4O3YyFGXIyOOfSsSFhFfq2eCpBrsvCMHiDULGeK21H7PYp8u6RA+D6KDW5p3hy6g1JL+4/s1rkNuM8URVie5OQSSQT3rmPHfg+azu59ehl8+znlzKpPzxM38xn8q5ASsUkgc5IU4PqKrRSMSqopZ2OFUDJJ9q7PSPhtrGoBbjUpE0+Jh91xulI/3e34mt+y8P8AhfQdZ+wXFi9zcoiSLPeOCr54+VAMHnjnvXdbNqKo+VVHCjgD8KChYEHkEdDyKBGO46Dil4C+9ODAY57U/OaUUo64rC1/xPb6cr29vPGs4HzykgiL/FvaudTxTo8bLi5yd4aQnBLNjkk55OapyeIbNVdhMX2oVYJywyfash9Xtdd1iGM27W1rHHtaR5drnjjvjr2q/bWUVrI8djqUojlILoJFYtjvkg44NS3Xh6O/BEs0qqpG2NVG0EDGcY5PvWTN4Y+yy77a78twcgMuMfliqkmralpzp5dzKs0TZ2iZjG4PQ7SeCD+FUb3W9U1CJmur+RwSAUDEA1nkAHBbFehaPcQzMI5FcupC5B4/Gol8V3byzWtjZ28XlO6qZslgc9+RVyPW9WeEAtCcgg5iA2+x59asPdX91lVu4hIozt2jI4xUd1qtzpXhiG4vEkZ5LxgAhCHAXjP4iobDX4L/AElo71ZAlxKxLZ6Y21Drtm+vaLG1lMw23DM/nv8AKoVB09B81Yll4M1e8YGCezOTwXfG7jtxz+Feg+GtKuNH0j+z7yeBpTMzjym7Njjn3FaphUEgnGD3NYvi3UbOPTn02Zl3XG3zMrlUXOcn8q4tdNtboqkN1YMxHyq7CM5/4EBWpp+ja94fvjcWNrYSE4w1wiH/AL5cYKitS68b31hOLS+0IJclA22O43KQe4OParWiamNcuDq93BaW5gDQ2kcjHeOhZifQnAHpj3rT0nWTqE0kM8KwTKu5VV9wZen5itYLmkZTx7UjJkdcUyRiiF9ofHq21fxJrDuNdu1nC2ypdqp5jtYJZMf8Dxtrbsr5L2387Y8JXiSOUbWQ+4rjPFXjt0aTTtD3PJ92W4Ck7fZff3rgZI9RuAY2R8fxAjHWq62k8W7zkVQoyFkON3sD61qpp8bH95pckA29bebd+Yao5LRIt5NvKU6KXiVvp0IxVdkshwUEbAdcOn+NKEtWkAindC3TF0MD8wKclnqEyPNHFNPFbkb3SfOBnHZjTdSESTtbqSoznDvvZRz8rH1B5qltH2cjGSDjmoXBaQ8Yx2Nd3BH5MUfmOismMj05rL8Qwtb3q6pA+UkkMdwF/hYdG+hFX7TUpXHmxqmzjzd3ZuzfToD+Bp8ur3ceVxEGJ5/djdj8q0pdJv8AxX4OtViZEuILt22zDZuXoB09MVHf+Frq3tba1tY3dlMm1AMjJPdvpxWZrdlf6X4UsYZ4XSVrmQzIOe3GcdelY0d4U2eVJJEwI5P8P4inywatrFyquZ5Y0bI4JGfX/wDXXpeiv9k0uC1ME5MaEu2DjOc9TjPXilurEXM0tzbW8UrSgGSKUcMw4zntx/Ks+48HWMtuzXlvGvH8D4C/Vj1+tYVnrtvpOnzWOJJ1RtsZ3fKmOuD3H0qzp9xbeJry0vZCYLi282M5OFAGMA4I/vZrVmstOgQefe6Oq9PnRhx6f6ypdPudH/tCNba90lpgcKIt276D5sVrx61CrmK6t7i1bJCs0ZZHA7hlz+RxTJtbVQTBY3tyc/wRYH/j2Kpy6trky4ttJihJ6Nc3I/koNZl1F4kujmXVtPtOcARwlz+bVQn0K4nB/tLxDqE2P4fOCKfwBq7p3h7SrO3lFtdXTJcEGaIz5DkdCe/c96uLbaZaRiKK1jj4xwMDH1pr2duwIW24YbeOQK5nVfDVxdZW3mXDnhWQ/KKyP+EV1q1J8g78dDHIRmoHg8Q2RIuPPiToXkXeo+vBrQGnTy6ZHctcWUTOCSJp0OfcBRkVz0t1iUpJbwnJxlScVb0WCS5nd4XNsjRsjlI2csD2wK2fsFtACknnZ7stjk/mx61Rn09GlVLdX2qCT5saoxOewB/nWdPZs0rN5bqSeflJH6VuWWsPLuikUlSO2Kd4ju0GiXcCxkMwj3NxydwNYWh6iICUkjLkDCnPQdxXVG9jitNk8ZkAAMbLhWCnPBPPT+VX01drDSdNFqr7LkPgO/IO7HPFbiajM1rDcKApZRkZz/nmlGqOlxDFMiyRXGQ4xnn6VYvdKsZ23zWVvKo6b4wT9M+lQQ21pZ7jbQ+Rk/8ALJ2H9aurvcBXldwrbsMc59M0odg3lrhAeuwbc1G9vFKf3kYk/wB/5v51SvtGtb2Iq425PUCsWXwHpzIT9ouFLtuOxsD2qvL8PtHRQTJcNz/epyeFNO0e4S6t2l82M/KxOcfSugtrsqwjZnkJ5BbHFaKMSDuwCOeKbNFuwSecYziqgsFD7l2/MO4zzUz2tvkLLErZ4xt4ziojarDtACgYJAAxgVLFao2S2ScZqaQRRowZOOOV60wNCyHCsQMfe5p5aPAK7huOMYxTmEYQEA9cc1TmtrckMbeLn/YAqq8EJDSC1hO04wy5H8qpXUv2dCUjihAOP3UeP61nyuJjzO+M9DEp59eTUFyCsSwlhM23h5FGRn3FVhaOwz8me/Xk1//Z" v:shapes="Resim_x0020_1" width="261" /><span style="font-family: Calibri;">Meddah öykücülüğü
diyebileceğimiz bir tür ile modern öykünün kapılarını 19. yüzyılın sonlarında
zorlayan bu coğrafyanın çocukları, 21. yüzyılın hemen başında özgün bir öykü
dünyası yaratmayı başarabildi. Bu süreç, Türk edebiyatında modern öykü
denemelerinin ilk temsilcileri Aziz Efendi, Samipaşazâde Sezâi ve Ahmet
Mithat’tan günümüzün genç öykü yazarlarına, yüzlerce sanatçı sayesinde yaşandı.
İlk modern öykü türüne yaklaştığını düşündüğümüz Muhâyyelât’ın (Aziz Efendi, 1796)
üzerinden -dile kolay- iki yüz yirmi yıl geçmiş. Hoş, </span><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Calibri;">“Aziz Efendi’nin tek ilginç yanı, yeni bir öyküye, evrensel anlamıyla
bir öyküye kaynak olabilecek tek özelliği olayları tarih ötesi bir zamanda geçirmesine
karşın, yeri İstanbul’un 18. yüzyıl yaşamından seçmiş olmasıdır</span><a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></b></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">” </span></i><span style="font-family: Calibri;">diyor
Selim İleri. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“</span><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Calibri;">Muhayyellât’ta İstanbul yansımaları, öykücülüğümüzde gerçeğe, gerçekçi
kavrayışa ilk yaklaşımlar sayılabilir.</span><a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></b></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">” </span></i><span style="font-family: Calibri;">diye
de ekliyor.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Muhayyelat, kadim anlatma geleneğimizden
farkını hiç kuşkusuz içerikte cinleri, perileri, masalsı kahramanları tutarak
fakat mekân olarak kendi çağının kentini seçerek ortaya koydu. Eserin
üretildiği devir düşünüldüğünde bunun edebi bir devrim olduğu aşikârdır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Pek tabii Türk öykücülüğü, iki yüz yirmi
yılda Muhayyelat’ın üzerine görkemli bir bina inşa etmeyi başardı. Evrensel
öykücülükteki modern bölünme, Maupassant ve Çehov’la yaşanmış; bizde bu
türlerin meşalelerini Sait Faik Abasıyanık, Ömer Seyfettin, Memduh Şevket
Esendal gibi isimler taşımıştır. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<img align="left" height="281" hspace="12" src="data:image/png;base64,/9j/4AAQSkZJRgABAQEAYABgAAD/2wBDAAoHBwgHBgoICAgLCgoLDhgQDg0NDh0VFhEYIx8lJCIfIiEmKzcvJik0KSEiMEExNDk7Pj4+JS5ESUM8SDc9Pjv/2wBDAQoLCw4NDhwQEBw7KCIoOzs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozv/wAARCAEZAP0DASIAAhEBAxEB/8QAHwAAAQUBAQEBAQEAAAAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtRAAAgEDAwIEAwUFBAQAAAF9AQIDAAQRBRIhMUEGE1FhByJxFDKBkaEII0KxwRVS0fAkM2JyggkKFhcYGRolJicoKSo0NTY3ODk6Q0RFRkdISUpTVFVWV1hZWmNkZWZnaGlqc3R1dnd4eXqDhIWGh4iJipKTlJWWl5iZmqKjpKWmp6ipqrKztLW2t7i5usLDxMXGx8jJytLT1NXW19jZ2uHi4+Tl5ufo6erx8vP09fb3+Pn6/8QAHwEAAwEBAQEBAQEBAQAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtREAAgECBAQDBAcFBAQAAQJ3AAECAxEEBSExBhJBUQdhcRMiMoEIFEKRobHBCSMzUvAVYnLRChYkNOEl8RcYGRomJygpKjU2Nzg5OkNERUZHSElKU1RVVldYWVpjZGVmZ2hpanN0dXZ3eHl6goOEhYaHiImKkpOUlZaXmJmaoqOkpaanqKmqsrO0tba3uLm6wsPExcbHyMnK0tPU1dbX2Nna4uPk5ebn6Onq8vP09fb3+Pn6/9oADAMBAAIRAxEAPwD2aiiigAooooA+bfE+1df1fcRlr2XA7/fNY4ZcYHGa1fFEZbxVqmQTi8l4/wCBms94lHO0jd2FczsdvNoMKnHrSksRhmJA7UBcnGMenNPEbKygnAboT0qWK4iImM9W9zU4KMozGAR3zTDD5TnlWA9eab5RWP5ssp6AdaQuYsgSJbiZXUqpxgn+VXdJtNP1HUYxIfKCfO7HGxvYg1RgnaOzls/urKVbJHIx71PYXFvZSsbi3E0bAKcH7w71L2BPU0hYTwQXutafMYI0YqqIR93OKr6SlxqFt/Z6XCqkj+a5fjn61e0nUtMllk0+W0aK1n+VlSTnPYg1W1640ewu10/T7dpIYm+Y7ifMb0PPap12BtbksR0tsRagjtDECElgO3d9RWjptxoqypFJakK64DNhjnPHNYunX6Ryta3qIYCGcxKOVyOgroZbnwrAbeaHTtzLklC3t3FJqw1M6F7OJGAUfIB8v0phtlJICkcdD3pdM1TT9VK29mkqBAPlZcYH1rRFrtRssc4wKy1RrdGU1upTgEH69qkitkaCSA5wRvB9CKvLbIyBcHJ9RSrF5TE8DGM+9NNhdGQ1nGeg6+tNayQDp25IrZSz3Ow6c5z6CofsvJ2ncM4ouyrmNJZrwecZ4qKS0XaQFw1bcltwwYcg81A1sQckdRx+dVcpSRjG1GBxlhVZrYDkit2S1AOOmDVaS33bsdO2KpMq6MVrZcdOtd18M4xHaajjvKn/AKDXKPDtHr6V2Xw8Xba33vKv8q1pfEYV/gZ2NFFFdh54UUUUAFFFFABRRRQB85+J8f8ACT6m3T/SpBx/vmqe3zBhjtPYkVd8SJIfEmpsEJH2yXn/AIGap75OGkTPbOK43udQG13KW3ge2KYtsjSAMWKqMnAqbzI5OCoQ9ARURaWHI44OCfSgl2JYltWdd4cKTjNLIQoKogBX86hRfNIXP0460qYjkzIpf05xUiuKL0CPa0Sv7nrUhRwok2Rg447j64qXy45VEqrGV7LjmoZgoLDAB6AZoAr5jkbcJ8OuTtIxz7VJH9kZ2kuPlDcgeh9ajj3wgmSEqO+RUscRlkLR7MkZOTgD6U2xD47izTy5BtDxtlWxuU/71U3nnuZp3giYHYTIEAXA7n6VO+mS/ZjP5LIgbZI4G4buuOKojYUcElR3x1PtTVg1Ou8H6lq9j5xsrJbm3GGnkkbgD1Br0tJxJEkrR7dyg7c5xXiuj3xhke1lklW3lAEmxscfSvU/D13DdaTGtszSLCNrEg9fqazqLqa03fRmt9ojGF6DGQaaiQXAMiMD7+lc5q/iGFIpLWzie5kJ2koQEHPIJNYcuv68TthW3t4wPuoKhRbKbSPRGjVcAOSR+tN8oAk7OfSuFsfF2owTtHKjXCr04yWb68YrtdG1e31mFpI1ZHRgJYnGGT8PSjlaE2PeHO1icZHSo2iVxnAIIxkdq0dqnKqMfWuan8TW9lqb2GoQtbkN1IzhT908dvX0oHzFyaDBAIwfb61WkgABOeAO1az+Qwik85MS/cYsBn6Vj+IZ1060V/tCRSI6naSMuM9MVVh85i2F/HqNrdz7BGtuxABPJHuK7D4dGd9Ou5Z1Cl5FIA+nWvKdZ1e1+13UdkGR7psuqg7R7D3r0P4QNN/ZmopLO0m2ZMK4IMfy9OfpXRTjaRlUneNj0Sikpa6TmCiiigAooooAKKKKAPnnxGrL4g1XEmM3cnHYfOazmZoskSbh7GrPie5x4m1VVA4u5M/99mqEUnmrk8Ae3SuVo3uOaTCkSLubtjjFOiTf8zjAI6dAfpQ0OW4UyDGcqM02SYmJUZtpB71IF6GRIkVmGCD0HpSSLbzyJsQ4Y5O44xVYO+xdrDn86eouJwdjb5COmOcVLQCXMIib5XAVumTn8qZEs0UZbPI6N1Oaa0EknRlBXsabDbXkj8MrEe+AKYFh3a4izPLvx13YGPxqpJ5SyIwBPbBP9Ks3FlMY1UZYj72elZs8UzSA7wSBjOaEu4rnRWusTxwzWqgG1cAyIBwSOx/+tWRfyw3Um/yliJ+Uqo24qvbwXm8yJ/CenXP1qWW2kecyywlgxyQpxj3ppJBe5q6L5tvNazJbfaEhP8Kc4Jyc1v3es3W+/t7YC3hkfMhTsp449D2rP0eDybQTQ3T28qZwGGQwPqO9VNbZ7C4ksvtIlkGxpHB+/kZqN2WnY0LzUbSwt7ezt8+fNhgCOgFWYJobi6liLLGNn7oN0zwc/XiuLnlW5ZBM/wAyZCMTyPTmmTX13tKl/MRv73LKfY1ahcXNqd41qYrV2a3DtG3zSI2Sh7Ej+6R37VbN/JDcwsiNFv8AlikVseYR94H/AD2rz+HXtQtZY7giT5V2SAg4davpqs93aSvCSRGwYDpz6j8KTgxqSZ7TY3CXVrGRN5jY+bcADkdeKzfE1rpb2C3N7BC8oZY4pHGCMkdSO1edJrMmlaiZjMxjldWLRn5guATj/PNb/iLWLHxZoKx2vmwtHLmRmXmNQOSfrUpWDRmJ4iku77xJbaXps6zJagBUifjJPOPWua1jWLq/1qd7yUqyPtHGdhHGP0rdi0DRJlSLTb+5vrt8hQq7G4HYHqM965W6sWs7cSzA+YZShBUjp1/Gto22M3cme/VzBKytcTRSF3Lcbh9RXs/wp1OfUtP1Azxwp5ciBPLHUFc8nua8NilxEQMYJzjHPtXsPwRdH0vViqbT56ZOc5+WtUtSW9D0+iiitCAooooAKKKKACiiigDxLVPB8epeI9SmkuwqtcO2FHP3zxW1pvgzRrEK7QvcOBwZTkflS3d5b6lfanZxMkc8dwyFu4Ac5Ipk+tXWlhYZLNpVDEbgc/L25rzZuTbOhNGyI4IfkihijA7KgFV7rR9L1GPbeWcMme4XB/MU221SzvlZo2KyJw8Z6g+lWRgJu2nrWN2jXRoztO8KadpeoG9t2ZsKVVJMMF+lQ614atdWczWrC0vkGSo4D/59a2ScNzkCiaETgbzhgcq4PKmlzO4WVjy26srizuDb3ETxyKcfMTz+NIUEeWCHPevSrlbOf/R9XgEgAwJNv+cVzOr+Dp4oTd6RKb23wf3Yb51+h/iHtW6nfcycWjmWkkCKC5yRzz09qhit/M8wujk4+Tb0z7+1SRTKOJIyD0Ynrmk+2siMRIVC9PetUZjHNxFGMqVVhjaDitnQ9K+33UcLXqwznJ/eDK4A9fWsT7aZZEGNxzgbRnNbN7ENPcC80yeOV4gYn37T0649KUtrD1JrywmtXlaR9wRflbqr5OOv61iatbmKeGWfJ8yPIbO7jtzVm11G4WZDKkkkBb5lLHH+cUXU1jcRGGPzFUEkeZg4Pt60R0EZLafAIUmacnf1UDmta30sRaT9qgiF0AeVcYx6VqeHrSIaZK9xCFTBxjqwFa+gXNpDbS2jW8omkfMeI8qufXNNyKRlafa3uuWElpPp8Sq6kKV2/Ke3vXG6cs9vdS2yqxk5DKBnGK9X0LVo7SZ7e8s447lTyU6EdiKi0TwyD4zm1aJovs2S7LtyST2/+vSU90ynE5G80wXSwNdpFbhYF+UyfMcj09RisKe3eQIwYspUoMvt3YyAfpXs+qaEb1ma1gt/MdjueVQ2OcfyrzrxL4QkhMTaQv2mCEESNHyVPU5HaiEtRtFTSL+z0/F1bx3Ul7DFtRg/I4/MCjW3s7qK21jIF0VzNbNLnD+uCO/pWOhu9PuRHGclhuJx09ajvbTyoLe+a4Dzyu37s88ev0rVJXIb0KLyTXd0ZGwzsc4AABr2P4JfNYaywTywblPkHRTtPFeP3EDRhHkAUkdc5/D2r1z4FHOm6x/18R/+gmtokM9UoooqyAooooAKKKKACiiigD591y7+zeI9UliLRyLdyEMp5PzmtXTPGNlNGsGogIzf8tQvB+orM8QyQ/8ACQaqHhDMLqTGev3zWK6RKThSB+dccops2Wh39uuh3Ew+y38Blcn5EfaT9M961bKG5R5JJpmMSnAQgBVFeWbYgRt6+p4xWks089uPPubh1AxtLnBFZSplXPSY7qG8V3gdZEVtpKNkZHapAwPAGcdAO1cLoWspodwVKl7duWCHBB9RXUyXNzcBL7TijROCQW/izjHHtzWUoNFqWhoSQC5iMcg5zw3oazx9qtGcQuYWB6YyrVbg1J3cpPbsh5IbPVcdadL9n1Ky86zlWUr029x6VCTG9TH1bSLLVY/tNssUV9ty8ZHDH3/xrgb6KS2uWhubLyZl6g54+nrXpEI2kmMjIHzJ6U650W31y1VZl3MB8rj7yH/CtYzcSGrnn+j2jGYyLGplRCwLKCAPetm6K6l9n4CzRLjGcAZ7H0pt5bS6Dem1uE2mb7sg+461Wu/9G842yNcI2GDjtxyPfitHrqRoMu7f7MUUIwSTkKBnJzVG90ubKu3ytMu6OIDBHPYe1S3M5hukNjIZI0CnzB2Y8kDPoa0E0fUbvy5zbvuBz5kjfMPw9KNUG5V0i/laOW3ulZYiAEdVwCfT8f6VpR2IlkRzezsgxnEmF/QVKPDsqxq0jMCpDbU4DsOhOKzf7Bv/ADT5LvGrkk4yKLlI2JYbexPnRsBI4wEDbi3512XhlX/s1GYbWY/MPWuc8O+FJnkBmzsH3mfvXeQ2scSoicIoppXZVxkcYUY55b9aw/EEtto0U91apbR6hcqFLTfdcDt9ea3Jpfsls7hGlIJKhQfmOema8e8c3WrXer7JnklUJwuzYseTyB69BzWiijOUire+KrVZVVLGKSVYzG0u3bu/3h+fTrXOSkXNwjs3zZ+6Oh+npVmTT5bCximKlp59w3cFQO4x61lqcfwkHP3q1UUtjNyuWJFlVCj/AHAxxnkD6GvWvgWuNM1jH/PxH/6DXkG+58swbzs67a9f+Bef7O1ncCP9Ij6/7pq4rUVz1SiiirEFFFFABRRRQAUUUUAfO3iN4v8AhJdVdpdpF1IMevzmqyPDnlVY44INdX4h8BpeaxqF0l2yl53crj1Yn+tc5rvg660CBLl7tZIWbbx1H1rlbi3Y01IJ542i2hQO2aA6Ls3SDgfdBrK3xkBEkb6ZJzU0MXmuI/MHHqaGguakjqF3R5k+Xcdgzt571b0vxHfadGYoAkkTHmOQZA+npUnhaCOHW5QkyzQlQpI6HNdfqXhnTrkT3UdrGjbcjA24wPas5NbMpXsQ6FqsniCKSKWzSBYurI2evYZ6VsQadFb23kwZiAbI2cEVmeCrRYtPmlxtDyY/KtGzuprjWbiAkeQg4GOlYOOuhaY9NLAl8wzszE8HYM1dgszbgGNxkdfl61MiqCBnmplAB65zRqIz7/SYNVtngu1V0I4BXlD6g9q5a98LmyujCk6NCI9w3cFvYjNdg1zJ/a4tFCmPy9zGsnVtz6hMEQM5Tah64GOauLaAyNLsUW/RpbeMRooIwoxu9OK6oG2JOIfzrH0W3Gxl2455q3eO8M8K4+V22nFD1AmEQuHCrHwRxg1cttJjD7psYHYH+dT2nl7RjBkYfkKurjGMg5HFCWoCxoqYVVwB0xShTvOexpvAPenFgoLFsKOua2TEAwN4AwOo9qyvEWjW2taTNHsV5Y42aM99w7fjVnWNUh0mwM8hAcjhfWpbG5W6tUnQLyOg7VqpdDNngWptdQWSfa/KBbpGoww+prBbczFlUjbzx2rrvF+mSp4lvkVsqs3G5c4VveuanV7Yuvy7kO0jH3qaIKYk7ljn1Fey/AxzJp+ssST/AKRH/wCg15AGQ7jtXOeABjNevfAsY07WcHP+kR8/8BNaID1SiiiqAKKKKACiiigAooooA4C6U/br996qokbk/WsXx1ZSS+HJpo5QiKFchv4vYe9M1SfUn1TU4/MgiiFw4BLEkjce1WNP0+wg3vK3nKimRmf5h78VxOyeppzJqx5ArYLbnIPQEVq2kZl8NzzI43xyDjuPetnVfE1s91JDpum2q2+cF3jBZsd/amXE9vd+HJZIolt334kRBweK05tCRfBRkF88wUTMF5B6D3r01C7WMm4gsUJ/SvPPBcQt7maTOwoAwB6t+FegM8nktIrKYyuDn+lYzV2XF6C6Cvk6CjOvJLNx9aNAgZ/tE55Lviq2nXDf2a0PCjJGO4zUWoG4tLrTp7KKaRrUNKyRg4kBIG09umT+FFtDSEeeVrnWC3IFO8kAcCuNjk1dbG5toRcC7luHnklYsvyqAQqn0J4x3Aqd7zUrq8aYLcx20lzCSo3hkGzLAAcbc5zSsjf2Dvubtqivez3KkMqrjI5rIaNWuQLmRYpJmyis2C2TjiqejrfQ6lYjF2lthPOHzYydxIK9MdAT2q9q8Jl1e+h+zzs9ybdYGUMVABy5yOBTsL2SUrNmlaWvll1VcDjrTbm233kII4BLY+lYZOqqxVpbwQN58kcyqS0fOApHfHBFRLNqptUW1juRJbM07uzOfMUEABcjPPJ2miwLD/3jsre2K8461bWPtjmsbQ71pL6/SVLob5TJGJEbaqADgZ6c54rm4I7tLCVoIr1byScAEeag2GQ8E59O46CmlYiNJybTZ3o2biocFwM7c8gfSnHqMfga4GeS8SGSeWa9jfyoUZ3RxvI3ZUkcjnAyK7PTXkOm2vnLIkhhXcsh3MDjue5poVSlyJO5k+M9PWfw/NMgJkhZXB74B5qXw9OrWI52qw4Ga0tSh+06bPBjIkTbiuU0qWTTL2SylwBHjgc8dutUjnZzvj63kg164eQM1vLEGjCnHOOfrWDqWjQJcxIp3tsj3yoMoMryD716P4h0xdXmtSIY5sfe3uy8e2KyotDmtIWhFrAqI24ks/yn0960ViGeX31oLO+kiQOFjP7sbeTmvU/ggqpYayqklRcR8kY/hNRf8InBfwzaiIlmu9xz+8cAY6d+prrfA/h/+wba8AVV+0SK+FcsOnvVx3A6miiitACiiigAooooAKKKKAPN9SkiTUb5Vhj3mVuSB/eqrM8iwMhYRwsP3hAx8vpU2pyqmrXYETk+c2SF/wBo1m6/qLjSpEiQp0y3HSvPbuyrM4LU7FbKcxhQI3JKPnhlqTS9WGnyW1nHtk+2zrHIpwSoyBnke9F3a/bVEizMwUd2zj8Kyo4fJ8QaYvP/AB9R8n/eFdCaaEtz0TVNT0bw3qc2mvDrE0kJGZoYkIOeeuK2pL+K20eHUVnnEVxD5ix3CgMv1ArlfH/iDXdL8RXwsdcMEMZXbbBPYZ5Ipdcuzqvh/wALJqF4sD6nGftd3IcfIDz+NcMFK0JN6Pz8jZ21SN/w5q76lZxXF/MLVL6cxWEeBmbaCSTxwPStaHxbbLr0GhJGPtTg4BOM4HPbjoa4jXfFGj2l5as3heea300iKyuPtBjGB0IUDvjNWbiS3f4jaD4iEixWOp2pZHY8K+1gV+uSKq87ttbp2DRLQ7TXvGVtoU0MV1GQ0zBVyCOT2pR4sU6peaaEgWayi8y4Z5CFReOSce9eZw68scyaF40geW1jl3Wt8vLwc5Bz/EtatpLba14p8ZNZXCTQ3On4jlQ5U8AfzptzitV8+m6GrXO1svFdnK6wLf6ZLK2Sqpdcn9Kp/wDCw7IaNc6p5afZrafyHIJ+/wCwxzXn3gvdbeJLDw3qWk6dNHIzFpXh3SEYJ+9+FQTKqfDbW0QBVXWgAB0Aq3dS5b9vxJumro9SuvFcFpIn2u8061eWNZFSW4KttIyD0rT067aZ/O3IyugdGRtysD0INeZ654g0OHV9MfUdFtdR06SyiVrsKS6nGCAehx6V3GgXtvcRE2t3a3NuqBYPsylVCDoCD0IrJOppdDdjp1m/vGnGbOBms4Trv2kVN5yptLsBk4FapsRNNFFdx+XOolTIO1umamBGD29ahDjcAD1p4POfSrQXEuHbySqMASflJrgvEEk0OvCQMZFMSk9vau3kcjaoBZweBXG+KrfydVspXVhFMjRntg5z/WmmS0dLp0ivp0cpbgHBJOKtyQGDMpRSqjK/McZrI0+SNdF8lclSQuB6Z5rV+wtHEEguptjA4RlDAU79hWK0TpMhCxqVlY79rE5/KtjQ4Uhjn2AgFx1Ynt2zWQdNaFwUuNjHH/LPPP51s6LbvbQyI8vmfMMHFXBvmBrQ06KKK6CAooooAKKKKACiiigDze4ulu7/AFJYI9/kzujkDodxqpq8LT6RPus0x5ZwxG0j3qpdXlxpF5qSWVuss1xeSs+ck/fOKpXXiC8vbKWyn8qWQjbIqErgenvXnuPvGl9Dk4AkEwCuScnKg5zWde3ix6xY3EiMkUE6u3HIAYE1v6a2o6NezXdnaoRIMBJRu2j2NV9d3aowvZrZIrgffEQOD/8AXraO5Bp+I9a8D+JLmW4ub7UojI275LYccY7/AEpi6hoXiDXvC/h6yiuJrGzzGz3C7GcHnt9KwJY5GhWN4n2rzjZUnhBCnxD0gdf3v9DWfsoxho3onYvmbZrxarpVz4jTw/ceG41hnufI3m5cnG7GaveTLYQXehyxxm0sbxmsZGOZIwTyM1WisdNn8d2lwviGyMsN7kQCNwxO/wC7nGM9qt2Vtfah4t13URZyXEOmu5S1IBE05+6p9QOprG6TXa34/MtptGvqllorxQR3qK0zINoPIZiOOtclo17a+D/Eus22sW9zaw3UJjQpFkrzkHHpVnx5b3MWuaJcyRGGK6eJxCRjy3GAy49jXRa94k0y58T3/hnXEW3ThbW8x9zco4b2yaqVTmila6a176MSVmYtvf8Ahy11W38Xi61OWG2Yxg/Y8Iz4PG7PXmp/C2m3N74Y1G2u9HvCt5efaow0BIZD0IPrVDXtCu/Dnwxk0682ll1UMjocrIpXhhVj4h3d1Z6nom3U7yztZLSMTfZ3YBQOpwD1qL87Si93v6Dasja1ewsLPSFF5psyQJjmVMKP6UukX9t4ftoGW1EcN4B5Hbfn0/OucvIo7rwHrFzpvijUdQtYnQSxXUf3jkY5OTTvEJP2DwCD02If/Hlq1N7Pu/yuTyo9EW8nkYK2lX657hMitCGeNl+eNkx1EqYIrhtd0mDW/Gl3ZweL7qxvGwfsa7go+UcKcgE96deazap9ksYtXu4rjT4fKllkBQyNnuD1rOnUlJrz8mVKNkd8HAwysCFHXNOSUSEhGBC+lcINYv8AyWEWr28m5TtLRLuz9RVe317WNMtoYXvY23s27bFuYewrqIPRIJN0snTKkA4P41znj4FtFhnXj7PcKSfY8VH4S1C+vr+/a4luZIwq4M4AwcngAe1aviC0N34evocctFuA9xyD+lNbDMzQ5Q+nMTySBjmu1ywIA4yM1wPhhWfSFKsSWKgZ+td1nDD5ugOaIDYuwNjeoyehq3ZDCtj1qr93BzwRwatWPCuN2Ru4rWO5D2LVFJS1sQFFFFABRRRQAUUUUAcBPpdp/aN6yQqrmV3baxG4luc1Xj0XToJTJFborHrx1rVvVC3dyVAJMhzke9RMxTl+meAO9cLWpZVa0gKiMRqMdeK4TxxO0OqWFkihYp50VwD1GRn+deiYRiSFIyOp715r4+OPFGkrwP36HAHuKcFqK5u+I9StdC1h9Pg8LyXkcSqVlW4ZQcjpisG6S81DUrHWtH06LSLu1zkSSGQsexIP4123jK11CS2vprS0Z2VN6yADGAtc7pGoTRfD7S7z+0NOtLiaeRXnv4t4kAJwBgda5qU4qnGS1b03NGncpfa/GKOJlOliTdkSLYx7gfXOKq32m69Jo32a+vnBkuWnJjGze7Dkkjk/0p+u69rdmkEF0bCVZLkBJbWLYCP8mtzxVq2kaDqaWVxo2pXmyJZBLHcELz26Vs5KLS5dX2JV31Oa0RJ/EPg6501pgNQ0O5F1C8hzhCfmH4Guh1zwtd+I4PPvrWU3rgZmVAO3GP8ACsPxBa2MHh208UaHHe6ZNf3BgnieXO5TnOfbirvxJ06RJpNUhvLiJ1ijARZCF4UdqUZN1Pc0vf5dxyStqYeo2vif+w20CWZ7uO0fzjb7MvCgz8xJ5C+1eja9Yte6XCY7OS4kNpF5ZVCR05rIh02XXbPSZm1G5trmbQ286aEjdMAwAVieo5rIuNB8Q6TZxrH4hv1iUABVl4UfnUq82nGyav07g7JWZBY6ZfaV8LvEiX9pLatLcRlFlXbuGR0q54g027vfDfhGexdRcWtqHVSM5xg5x36VQudO1K983S7/AFa7uhJGJFM0pIHPYdK3tH0E/YY7a9nlujAu2EmTmMe3oK05Hzczet7/AIWE5K1kcTrI1HUtWbUbyUx37MGMqLtwRwOB06V0ElvruvwpPqMsNzLEuFljjCsw7AnvVnW9IeAFyxmiH8ePmT6+o96yLK/kspFdJivPGOhrV2aWmxN7laS2urNiNjYB5A65rf0jUrDU4VsZ7dYp1OVl80owb1BpieMIDKouLNZcNyxHNRXl54bv3Lrp9yJPWHK80tXuhnb+GIbyDVJ4GvJbuARbmdxwDngA9+9dNOQLWUSLwYmB+mK4DwXIU1NILKS+EarukiuSNqL6g12d/qEf2o2zOvlFdsnIzknpS2RSMjw7CkFjZ25lKyPKP3R7jNdUFhiRfL+UA8Lzx+dZkUEJ1tJdioYk+QDqCeB+laUoKDgs59FOBQthvUWW4EW0ySAJjBG3v61oae6ujlTkButZ2VYsMErtzljkVa0Vt0UxKbDv5Gzb/wDrrSD94mS0NOiiiugzCiiigAooooAKKKKAOHmTzL2+kW83kyMApUDZgkYp7NIYztjy/GPmxmi8liW+ujKqY8xhnqcZqtI9jGnmfMiZGOoGfpXG9y2Vp9VtoroW7Ss8x+VY4l3Nx1rg/GttqN54ms7630q/lt7co7sLduxBPb2qx4dk834qSqpIVbOXbjt8p5FFhpvijTtZhvLXVbq4hjyxWZmcH2x0pLmU3FdvzCySuJ4vli1o3et21zfQRvGFWJnKAEL3UVoeGrexufh1o634HlrcSspK5wcmn6m9rqUEeh28Kre3II2jA5x8x/CsGRPFHg6wSyGuC1tomOE8tSFJPrUuHuxhF6rUOa92xnjuS2V7HyG/cxSr82DitnxL481HTPENve6ZMl9o3kpvjC/KT35xkGnvY69eWHkeIJxfRYWdTtXAHYjHtmqd5dW0ukXf9n2oni05d90m4ZQHj8vam4wqWlOzt92oJuOkSl441qx17TrS6stcM6ecJDYS/K8GeDjA5rpvGVkNcsGhs77T8MiYeS8RccDOfyrEi0Lw/rHhV9YsEEwhGZ4RGA8J9wOtVD4b0XSdNgvNWAtrm4+aK1ZckJ2Lc8E+lZpQTXK7NXWxbu7to6fw/f2LalFpNpdJdjS9GaKWeI5RmLAkD1rS1WNZ7AHdgbCOR2I61y/hvRdU8O6/e3bWdqkF7BsVHvI42jBwQdpNavifXZvD+nRXRhEkUp2AhlcMe/I4opqKm0nuTUu0tDFmnZXs3bm4GUk4+6o6HNbdlcyQsrfwnj6GjU9T0DQVhh1G+a3lu7ZZAI7Td8re4pttHatpFvqdhqDXdrO5jBeLyzke1P2kXbfUXI0OvbvEjg9D1Fc7J4djurS9v45Xj+zOjFAMqynr9DW3eoky7s4DDH41qeGLGO58OXlux3STOylwenHAraJPQwdM8NWLQiU27ybu5NdfpGnaVZptWzhaQEEllz+Vc3puoSwQCGTjauzjsRxWvbXJYIQwI6YpXZSRt6m8dvame0jjhlxtVlXGQexNca1u8V9JfatqUCqW3JaxSb3Zh3OK7BlSa3CSxpKhYEK3TNRtaRpLuXT4BMAFScIoOOpGPXtRuUtBNO1CK8lF59gnOSqo7kJtI/3uTU0+oCWcxfYr62dRjzCNy+3SrLv5sMUhDvEp2lB13+3rWfczappd/HcNLHdaTOxLKw2yRg/hnigd0SmS4aVrOSTDIAsj/cz3H4fSuh0KeSWOdJdvmROFbb06VgS38K7vKmEjyKGigmGC69h0rY8NSzTC6eVERSy7NrZ7cg++aun8QpbG7RRRXSZBRRRQAUUUUAFFFFAHn9/cZu7vyrXDLOwI6Fxkg44qvNMHUypbqihwj/MSwOOnFNklZ9dv7dIXAa4cN5hJA56/So5r/wCz74VbYi9QISxI9wO9cb3LOL0C5htPii73c8cKvbSIHc7VyV4GTXXw3V4t3Gtxd2EFgyHdN9pQ7cDqBnmuS8VeGzqVobuxtZpZWORK6Y/Ae1S+F9J/tHRzpV7pscUG4MTvZzuH8QB4XJ64pSg2+aL8gurWZX0+/wBMt7PVdc1G8kSS+ZrO1a3UPJHGPvPjPGfWneOLm01fwXYavYzSzx7ltpHlUKxZO7AdyK3m8HwWdpPBYpEYShLBlIJPp7/jXD6XdWun6Vr3hnWJvJjlUS2zlSQJV6dPUUOHve0WrT/AaldWPTL+RVsIUbBDWEXU/wCzXH+AYhKfFUO0EOqrg/75rYfxf4buLaFTrcUX+iRxOjW7sQwHODWN4Vv9M03UPEEVtqS3f2qJGhkWJlDNuyRg+lYxv7Hltr/wR/auQeFR/wAI/wDEyK1jnFvazhhKjPhSMHg/jUXxCbM6yM7Oz3O5nPPHOOfpVvQrXTvEd7rN/qNjLK2lqHjW3b55Dk/n0qW/1nw/NaGG+8Pa2I8HaZwMCtG4+2btd7MSvyot+LfDmn+I531G0vLFppIEEbtdqvIUdRmsfxVa/wBm/DfSNNkngluIbh9/kSBwMkkciptI8M6Bq2ivqsKI8Ub7JEAbeje/PSqGpWFvP4TnuLORIrK0uVjG9cea56qvr7miEUrLm0T7Bd66bnSeJvE1tpV5pDTaVYappz2kfmyNGHcHHIDdselT6nfRT2VvJpdzYnR8+ZDFbqEeNj2dc/Wqfi66OgCO2s/D2lz6clvG582Mk5Iye9Zl1YaZNaeH9V06zWwfWJTDJEhLIrg4yM9vasIU4qMZWLbeqNQuZbMyJkgHOa2vCBL6dNHkBTccr/wGsSW40zSLmbTZ/EEKyxMY5ENpIQD061p+FJjI95ZQlZcS8S7SAeDziuiMlIycbblTxFbGz1LdAf8AR5yWX/ZbuKm0eQ7Ac5JwSKva3YSzaKX+0ZEa+ZHFgHJB55xXP6ZdMJwo4PrVWGjtobjfEB028Ajj9aWb7WDGtvuZpWAIkdmyvrz0NVbYj7MzAZbHSpLFNaS8eW6iM9kB8kiMVK4HTbnnPqKSGSRJLHejUpNqWgUjzADHlvf0+tS3MqwWcj2NjC08mQhQnk49TQZUlh+3NCbcl/LUTPuDkHoRViVY3dFaaKRDkIqvl0A7j2p2GY1zr0Lrbw3uiyxSodwlLkYYHnaR1rrPCV/c3yXnn3EE6xyKI2hHQEZwfU1h6o+mxlZJbmCQORkbwMZrZ8H29lB9v+xOHVpVLFfu5x2/xq4fEKWx0tFFFdJmFFFFABRRRQAUUUUAeXeIr9rHUruPTLkPcM7MYXQ4J3HOG7VVljvplivCjWrTLuZ2B+VvQD+LPvU2pv8A8TDUJIZVtnhuHV22bi+XPJB9B6Gq4v0ktDp7TXEyffjaL5Vxnggk5/CuSRZeR7oSRXUhkVWDAg4wMd8VcWWJkLCJioOEaNcYz3PSqX9j/aiFvJpHgyfnXKduKuu6XcEbQu6oo2sQBk46ZFJITB5CX8ue1kjORh1cFGPb3rOvdD0wT77iDezdGIGD7VrPIDtaCPe6xgtjLFf/AK9Sh0nHCgMOQHXjP+NUvIk58+HdHDgGzUgdSFAI9OKZJpNjaJK0NtHG/llt4cfyrYkhCyGKSQFWO9Q/OCKramsD2rndEkhQ7TgHPtxTTYHH+APOx4t+zzPDN5Y2SR/eU5OCK3bLS9Yn08x6heS6gWB2Pcn7uev+Fcp4S1+y8NajrUWpW92VuyFT7PHuIwSc810tl4y0O6uUt4V1oPIeC0agD3PtWDTjVk3Htb7jR/CrM5PTLlvBviWW0v1YaXqKmK4QZ+UHuPcGrPjkWNvo2m6fpjN9js5AIyePMLclz7mu5m0/TdWYSTRtvUZLFQAD68iuf8U+HP7StIkRymxuGVNxGPp1Bz1rbki5qb3I52lYtePFkfTZ41hLE2sZDKTn7vTFY0sMlnongWyuUMVwLwyGJxhgpcYJHarNtH4wkUb/ABLcIiDBHlAYHbGaxPEEd3p3ifTbu4NzqD2zq8kh5Z8HPFZRpSUFF20NOaN7nRavcapNr+qRXF8jaek5AhaNRtA564zUvg+9GoX2o/2eqloI1Z1J7DOaxrzXdB1PUJriTRNcV7mQs4WVQuT+FXLHwTbyzSX9teT2dvcg4jM+046YJHU0U4tQ5bWYna9ze/4SCGfw1PrD28bafEWh8zzCSpJ5xx6muduNMv8ATILa8dE8u5jEkOxs5Xg8+nUVYi+Gu6ze2W/uPIJ3GBpSpX/gPQ1VvtL1LwqUhmmkmhZP3LO5cbe+PT6Vo4yXUV0bvh+7mubfeeCxPOeldEks5hMlvGEYhY5GUHEg5yRz17ZrzbTdUMRMSylELdhXeWpKaWl3b3W3aNhj7SZ/lStYY8W0v21G85YIgSU+07s574OcZqa8gTTpo54UaSRxiEqQ27A6ZxxUNrdPc6ZbQ3LKsjlkBW4BEQIP3gee1Oa4adILIafOGWPrnBYDpjqPrTAxdR0u3vr99Rvbh4JJwS8QlDq30GOOldr4DtI7CxuLaFnMasrLvPTIPGO1cckqMJ1hnuIAPkNwxGFB7cjGDgV1vgGMrDfv9rS7R5E2yA8kbe9XD4hPY6+iiiuggKKKKACiiigAooooA8z1XRJk1C/uUJnhknMh24ZlOe3vRBPvv0toUVYXXzA6R7pHP8hVGWXV7LX70W9ySklzK3l43x43nr6Gtx2hvLOGaSEwSiTCbWAZj0OMVzOxRS2G7upcTSbIwWclSN+egGTjPBqxbzN52GiZVVcOGGBIccACnsZpLxYVG19uZCwPyDtn9akk8l0kXznVmYAK/AYjuvGaQDbOMQ75JFMTMTuRm3ED6jpUlp5N1GJgJkcucCTr+HtT7syW6LIgSRVPKMOWP1psV1NcxSzwwqqIuIy2QSe596BWFuQ6AuzooOFII6Z7/wCfSqoUnCqkLgAiRjxu98dz/jUAuZpzK0b+aAPmHlE4YDp149qd9rhEEMNxaxpJuG5W4UDHXP8AjTuIi+zWcRIa0hUlSWYoQo6U+2sNN85NtsglBIjY4w3GenpUct+yTvOk4jVOApGVbPH0qwGnjiDzjyoNwIdVG1QffvmkmxDpprgRSMipJJFuU5Xjp0/+vzTbeS+KR/6OoLrljnC47Y4qObdCPtoHmqxPMZ3E+hIH+cVbRRcRhhOUfcHGDz9Mf0phYWdYUt1EkSoruFkUkZXPp61zWs2/2e/t2lZJFMe2PoSAOxPrW7eRpdskbo8j7slwdoJ9MdQR+dZ+u2Ym0kXiAkxsCSM9Dweo/WhjHWtjbyR7lhQ/LzlankEcFu7vbLIrHETMvyx8c59M1BpE4lt1Vhj5QOtaVujtLujZWUDiMEhi319KlMCIJLdG4uP3O6KIAkHaxxzwMf8A66zNTgGo6SwZURoYfNjQ8sCOv0z6VurLMreTgESNkbhkq3f5qpXEM0k1yQtspIKuQo3EdBz3plJnmYtI55E2AqzNzXoukFo9DMSqm9CGQScDP1rgNzQzMmcMhwQR0Irr9FuPtVoYXkUgoeD0z70mOxNPaQ3L/vbEecjFpPKlwpI6kegx2qzbah9lY3MErG2YbAZW8zg9vrUt3dr5ixbY5Y4zumYqFL4HQAcZz3qvdTaMYo3WKdAPmHmqCAfWgERag2YCbTPksNvmRDsf7ynjHtiug+GNpPaWmorNMswaVGV1Awfl7YrjtW1GS3dvsMzRQmU5ULknI57dM+ldf8L5xPZ6hhgQsiDAGMfKa0huDO7ooorcgKKKKACiiigAooooA8o1bV54dXubQWJDG5cBlXAcbj1z29a0NPv4DdyxXNlHbEDIAbed3f6U3UStxqdwxvGB851VJgCG5IO32o01y+Ntqd3KuHQ/KfQGuVvUuxpRR2FmHu7dVZW++qHjOP0NQXq3UwSYwxC2VOEDDeD61NLuwI5LQICfkXjDe5Pb0qMbJt8K7iMgmNeNv+0G7/SlcLD4ZL6faYhFEpBO1WzgD3x1qO4muWuGt2d4QPulYw3mZPQVFcTsqvEt01o8JAUbxtYfl0q4Ibh4mnuHLuBxtcbUHqDTuBlmGNZ3YwPvJwBDIwDHvk9j3xTLnT5oSkxEkqyPgQyDeue2c+tSrqC3DTpxLCXGJGILHkcjHbj9KGaFrxI8f6Mxzw5G9gewz+GKESyGVEgtRbvaJ50u5hjIEJPfHoKpusTQ+c00k+/gxbMDj8eKst58E85tF+zrIeSBl48445/lWVf6jrdjeB5rVn5AEixL8wHQkdj70gsXbaMRY2tjJAaMvt/EYqMMrTMgZrchcYlkOXPqGFRabc3OqFzN5aBMbX4yD6ZqO7bJJjZHOVKyMuQDnk89BQI07i4+1WsUFvFunjXAZwd4PqCevTrUNu2oTae/24bonUxld24t6c+1U45Y185C0h3vlGDEOPx6Vfs9SjEP2dYSyuSCuNrR+pIPX60XHYreH3ViYGzuU4xXS2lgkryRljE6ruVwM4zXLuY7HW45I3VorgBhjjB710eomT7GNSt5ZUeEfMIyMMp/vD0prcRXVHScqLpJJW3bYFydw9SarJYx/bJEu1ljIXerEEp5nUAZ6ZqIPDcxGRbRZAmHUxEAjPfB75NBnvp5ZvtEkk6OApJ4L46DFBSOV8QiMaxJJGjwpOocqy7SG6Nx/nrV/wAOSGN1LhQoPJPQj3p/ieLzdMtr0W7wFJApWUfNyO/5Ck0dltLKS6lQmNRub6UgubMtjCrFYUba0m99hHDeh9qhLQpplzIJIY5IWXdnGQemAPenw+IDJmS2UNOhy7D7qgnqT61DPbC41lZkjiuXZNzMzYw/cgUxlISebFcPZK05WP5mC7SCeoBP8q7D4XzTzW2p+cjxqkyKiOACvy8jHavNL/Vrq4t2tI3RYbeZisWR97JyR/jXp3wxmll0+988ESB0JJzzleua0huJncUUUVsSFFFFABRRRQAUUUUAea61dXBu7ry42CxXBJVQvI3HvTn1OW6sFaJ8q52lgrDH1qvrPlW+pzPhgrXLFWDY5yeMVYt3mlbDy4RlIG0YI4/nXA5amwiwXnOyRI0JAQLIT9eDVtPtl4/zDADA8OBjB68dT7VTimmWAM01u0cbESCVMDHbnOQaQXEjy+XbzRojNlXQYJY+g65HahMTNWfZLKJZEVolIdJNoBJ75zVK7ltbsNbQNLDNkEuY8iQnkYq3BDDGxMi7xJy6SnA9zU1zc2OdskXlyAYTcMYPOOa0RLKn9lRQaYyNMFLybyscQByfU0kaW6QxpFc7QB8rbR19c45+tOjMjobsyIeNqB+AMdzVWU6XdZjuAswlXqoLKpz0JHfvRcRcltjI677qXkgsz/MrH6D35onCyPc2exZe8jFSCfoaYt9ZApGHkRYgRHIQAq47etNiSOFprlFfzJHJcM2ecfoKVw3MOOwEcrKl7MwA4UoPlb0Y0C3miV1QNKWHKFxt/lV8XSSu83IOMgE8HnqKlh0u8c7UdYiZVUh1yQCOD9PejcLGFKLmdjHJ5NogHzSSkspPoMVFGrR+a0bQb0BVvs8mcj0wfWtOewu7OzLTYKFDI56iMbjgkEVnm0sWiF1Fp6yOMkyrJlmbPp0wB60AUyVuTAynbIjk7WbOOld/p8DhJUIGwr8oA68d64/S9DmN+JimYF6EptPPqK735IrRzGvO3g/hVRFY4m2so7CSUT3QXPLbflO09jRLrunRPCsDM5VtysOefQnsaqy6fNdXBnDpLCXxInIOT0G7tUNpohF40F4jWiRuvMOGJz680DuO1+eS9tSC2f3wV2DbgcAkH2qfRIo7rSpYynmpzG4HcY5rP1/TLmwmuG0q3mltpcLIrJycc7sf1q54X1aGGLeYz5crD5QOQcYoJIYtKi0y2dYt9tC8ixbixO7vk9x2pbu301bKX+zrh5ZAeZpJMjd36fd+nStPXkaZpJ7JWErnBAHzFvX8cVz5itWiMqIouWbcZM8N7EZpXKM9obeQEbBHcKgO372RjnjvXo3whx/ZV/z8/mpuXGMDbxXn0MLCYrJKsA6ef1JTsAO/NeofDmK1htr9LaQuQ8e/MZQ528cfStIv3gex2lFFFbkhRRRQAUUUUAFFFFAHlOr3EaaneCSMlPPfqf8AaPSq1lLJGQ0qgLt+U7jkqOmB60msyN/a92GXgXUmCe/zGiOZguHZQScA15z3Oi2hfiu1lcgJujLYJ47c5q7M6RskkcaNIQC/zAEDsaxopfIJUAgk4Jx196tfaQAVhYK5xwcEk1IrF9prlJmI2BfLzIWbp7Cpm8m7jjE6SsGAOM4P1HP6VnLPIqgSrHhhhjncfpwKif5oo0y6NFyAv3T6A9xVJk2NyV7eJYoUZEjUfLIwLEAeuf51DEUhuiqXEUcE4O5ZiAp6dD61REzT73LKZEAY4wOtWGkV3Ecz5Dx4KZ+UmrUg5S3cW624jREhlkUZH8Sn2bNZTahtJRdwjPHAIGe49TVgyC3uGhjdRGi7Sg6nPU//AF6pzFZpnhMJD7cgFsjBx39aoVifSYDcXpO0yBCSGRN6r7EZHFX76LUyyx2cEiRoOCnU+wycgegrHtVjNwtvfTLEqqSDvwc/hVj7DYRvsg1IvNIw3P19M/jTWwFue1vpbJIb5pEhIZpy6j5QB8ozn5qxCsIgaaXaswUlScqDjpntWhcLpmSpuN5X5lULuVscd6qTPBOhghyJj0EjDacnn9KTA09IlmltIWgmSTzQATu6MRk/kK2EvI5I4VdgoJwoPG4eorh1s2026eKxu7pYwdxESfIWxgjJ4B/nVsS3EV9a3siuZIk27p2DIQfp0x9KL2AtwQtHLIttM7oWZHXaQq8+vc1BfPa3MO6ONUnWMEEMM7unI+oqzM9zEk8+5Qr58wRkHH0U1ltcGeJYmtofL27vMKfMoHYn144p8xNiS1vmNu8l86zoycLCCjJzjkkn36Vl3toNOu1u7ZS9tK25ohyR/tcdffFak0k9zY28bQxvgFlAwMg5GC3rVOMaltawAS4DD91HIOY+Ofn9KnmFY059St5bZHkgdi68Sp0HsT2NYl9ew2txbxjYIplYDdGDjPr7+lYs/wBqjaKWGYKshAaFGIAYHqKuzsJtUT7WgDKgJ2tvD/8A1qQ0QXcFv50saTmdCo2OUOeD79K9G+FjRyW2pyRb9rSR/fHomK83mS6ijdWadFX/AFajAUD0B616P8KJnm03UN4GRMgDAAAjb2FaU/iB7HfUtFFdRIUUUUAFFFFABRRRQB49rUuNUv1IyBcvyP8AeNV0uFGNxyD1xTtZ/wCQtqP/AF8v/wChGqXb8K857nUti9JOgYIcjHIJFOZkdUXcVKtkkdx71Uk6N9BTT2/3aQjWWcREvtGG4Ldc06S5AIKPhieT1rPh/wBSf92mn/W/hSSEaazq0oJODj5lY8ex+tE8yxOjQDzGZcEE4zWRdfeX/rotTSfe/wCBCrRSNMub+SaHywXVcgKQSMe36UqS7tqbXQZChQfugdSePX+VRab/AK9v95qlT7s/1FV0CxnOto9w6s3mRQkN5mARmpYAWZX8yKRCcgbgCw71jSf8ec3/AF0P86u2X+sf/rmP5UWJsXEt0QsoOEZiyFGyKVLYWoDJ5byEABWH8Oexp9v/AMeS/wC4f51Uuf8Aj3b/AHv60BY00vgGTc2JPQ8A8Y/GoTqMV/uhk25jJ3KRtOB7Dr9apWXWf/dH86TSP+RiuP8Arl/SiwWRowmxmkI+2GBQMKdm79e3Ws9p4jdmA3duyFCPM3Y3e1Ubf76/9c2/nVTUP9XB9KCWkaz3sRDRxnLYwAOAPaqgnji2pcowjcYABJYH1yKrW3+sh/3Wpr9R/vH+dJokrTzh5DAqPHuGxsNhWHqOKVg4ZGlm3BRhQOCPTFQN1b6GiT/VmmIswGOYPiQqq/K6Hn9K9E+EhH2PVcYx5ydP9015LcdJf95K9c+Ev/IP1P8A67p/6DWlP4hvY9BooorqMwooooA//9k=" v:shapes="Resim_x0020_3" width="253" /><span style="font-family: Calibri;">Sözü öyküdeki kurgusal devrimin
öyküde zamana aykırı mekân seçimi ile gerçekleştiği bilgisiyle açarsam Türk
öykücülüğünün son dönemde okurda ilgi uyandıran eserlere imza atmış
yazarlarından olan Mahir Ünsal Eriş’e daha manalı bir başlangıç yapabileceğimi düşündüm.
</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Mahir Ünsal Eriş, yayımladığı iki
öykü kitabı “Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde” ve “Olduğu Kadar Güzeldik”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ile Türk öykücülüğünde son dönemde eksikliği
hissedilen takibi kolay kurgu ve dilde yalınlığı geri getiriyor. Bunu yaparken <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>zamansal ve mekânsal samimiyeti elden
bırakmıyor. Nedir zamansal ve mekânsal samimiyet diye sorulsa, cevabım: Yazarın
mesaj verme kaygısı taşımadan yaşadığı kültürü, yaşadığı zaman dilimi
içerisinde nasıl görmüş ya da yaşamışsa öyle anlatması olur. Biliyorum ki Türk
edebiyatı, taşra görmeden taşrayı,<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>savaşı görmeden savaşı, direnişte bulunmadan direnişi anlatan pek çok
yazara çöplük olmuştur. Bu tabir anlam bakımından çok sağlıklı olmasa da
“samimiyeti” yakalayan yazarlar adlarını sonraki kuşakların defterlerine
yazdırabilmişlerdir. Düşüncem odur ki Eriş, bu defterlerin ön sayfalarında
adına yer bulabilecek bir yazar olabilir.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Selim İleri’ye göre
öykücülüğümüzde dil devrimini gerçekleştiren sanatçı Memduh Şevket Esendal’dır.
O, öyküleri dergi ve gazete köşelerinde kalmasına rağmen ilk kez dili yapay bir
edebiyat dili olmaktan kurtarmış ve yalın söyleyişle gündelik konuşma dilini
öyküye adapte ettirebilmiştir. <i style="mso-bidi-font-style: normal;">Esendal
öykücülüğünde güçlü bir söyleyiş göze çarpar. Okur, yazarın hangi yazımsal aşamalardan
sonra bu noktaya eriştiğini duyumsamaz. </i>Bu yönüyle Esendal ile benzeşen
Mahir Ünsal’ın iki seçkide yer verdiği öykülerinde, pürüzlü, takılı kalmış
noktalarla karşılaşmıyoruz. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<img align="left" height="282" hspace="12" src="data:image/png;base64,/9j/4AAQSkZJRgABAQEAYABgAAD/2wBDAAoHBwgHBgoICAgLCgoLDhgQDg0NDh0VFhEYIx8lJCIfIiEmKzcvJik0KSEiMEExNDk7Pj4+JS5ESUM8SDc9Pjv/wAALCAEaANsBAREA/8QAHwAAAQUBAQEBAQEAAAAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtRAAAgEDAwIEAwUFBAQAAAF9AQIDAAQRBRIhMUEGE1FhByJxFDKBkaEII0KxwRVS0fAkM2JyggkKFhcYGRolJicoKSo0NTY3ODk6Q0RFRkdISUpTVFVWV1hZWmNkZWZnaGlqc3R1dnd4eXqDhIWGh4iJipKTlJWWl5iZmqKjpKWmp6ipqrKztLW2t7i5usLDxMXGx8jJytLT1NXW19jZ2uHi4+Tl5ufo6erx8vP09fb3+Pn6/9oACAEBAAA/APYMADnpVawHmI9yww0zbhx/D0Ufl/OreKRlVhhlDD0IzS4wMUHpVWDbLfXEmAfLxGDj8T/Op5Pu47k4p+KMUYFGKyPEoX+yGB6NJGP/AB8VzWofN4lvO/z4yO3FXvCq/wCmXGRzkf1rrNtVgANUYesA/wDQjVnaKMdqaVG4UFASD6Uu0UbVI5GR3rjPChXTPEN9pLZADsqZHUA5B/I12u2jbRto21U1Jz9m8lPv3DCJce/U/lmrSqqKFUYVRgD2pc0uaTNI7hVJPQDJqtpysLJXfh5SZG/4Ec/yxU55lUdhzT80ZpM0uaxvE4DafCufvXMI4/3xXM3TqfEF65wMTNkk1p+Ex/pU7BeGYc/nXWZqqx/4mie8B/8AQhVk0Z5pG6j60tHaiuG8Ru2keOLW/XKrOqOzdc7TtI/LFd116dKBSiiqSnz9Ub+5bIF/4G3J/IAfnVujNJmiquoFjatGuQ0pEYx7nH8s1ZwFAA6AYFNU5Zj6HFOozzSmjJrF8SnMNiucbr2H/wBCFcg7htcvd275p34H1rf8KMpzjkea2Pyrqs1WkJGpQe8bj9RVnNHekc5FLmgUtcn8QrTzNNtL5ettNsY46K/GfzArd0K7F7otrNu3HYFY+pHH9K0KUUVS02NUsUdcZl/eMRnknnPNWs0lFGeKqy/vL+3TsgaQ/wAh/M1ZLYH0psQ/dj35p9FJmlJrC8St8+mDrm9j/nXGpJnVLxsdZnJ5966XwntEUeDndLIRXVVVnOL+0Pr5g/T/AOtVqkzQ3Q0A5FOFLVHW7Ealol5ZkZMsTBf94cj9QK5z4dXxmsbm2fhkKyKvoCMfzH612eKOtFRAYUAcADilpKKU8Cq0Hz3M8nZSIx+HJ/U1LL9zHdjipKKKSiuf8Tf8fGk/9fi/yNcLayk3dwSM7pXOfxrsPCWRZ2ffLy/hXVVVuh/pdk3TEjD81NWhR3oxQg+UUoPJp1KDivP9GY6D46u7NmIhmmKDPo+GT8O1egUooqqk6PAkyEOjqGVh3BqRWV1BUgg06kpJGCoWPAAyaisVxaIx6yZc/jzT25mUegJqSilpB1oIrm/FLf6bpKDBP2gtz7Ka4WxQvI78Aksc5+tdr4WGLPTj/eM56+4rqaq3nElofScfqDVqilxTV4yPend6WjFcL44ia01+w1BFGXj2g46Mhz/I/pXcxSLPEkqcrIoYH2IzTxRn3ryzw94mGkwG3nMstmxyE6m39ce1egQMpijuLdw8bgEFTkMD3q4jhxxwe4p2Kq6gx+zGNfvSkRj8T/hmrYAVQB0HApkfzSO3vtqSiiig9K5fxM+Na0segkbH4VwtqQiHkA5bNdz4Yx9h0f3Sc/qK6iqt/wALbn0uY/54q2BRilxmmgYc048UoFGK53xzaCfw80/Q2kiy5/2fusPyNWvCd4bzw/bluHhHlMPp0/TFbNFeKXFsY5vMjGfbHWtTQtdudMlVrcs1uWBltc8Aeq16LY3trqUAurGdJU77f4T6Gritu47imTWwllhlLEeUxbb2PGKlY7VJ9BTYxhB+Zp9FArMv/EWk6YxW6vYw46onzMPwFYcvxF05ZCsdlcyIP48qM/hVC/1/TdW1G0vFnNuI4njKTKc5PQ5GRisVdJ1C3tpHMPmptz5kDCRf/Hc4rsvDg22eiAZAMExx68iumxxVXUv9RGR/DPGf/HhVuiik/jH0p2KUCioL+1F7YXFq2CJomTn3GK5T4fXTsl3avnKkOc9d3Rvy4FdlRXjlhOt/aK6tkleR79xUcls8LBo2wy8g1d0rX5dLuJHt2WCV8b1kXKPj/PWu90fxDaayqLjybo5zFncDjqQe4rY34wG4p3Xr0oNJmlrgvGXi2UzPpOlyFVX5bidDyT3VT/M/hXF4C/Menvzmo5LqMMduPYA9Kcl2MDIG0c4PetSw1GK3cC3meKUnKMrYGTXTaf4qaG5jbUI1uFhBUTwkDbuxnI6HoOa7e3niuYEmhcPG4ypHeodRGbM+zof/AB4Vbx1pKBSEfMKdQKKK4aJTo/xDePpHctuUZwAr8n/x7NdzRXhUG7TbkSxndA/DgdveujiMd3Hg43Y7c596pXul7wFOVx91vQ1St7jUNMnDRMwZe6EqT/jXVaX40vGh2sY7rnI3/fX8K3rfxU0yEmwkB9gT+mK0tJvl1CBpQsqNnlJYyhH4GtAis3xFfNpmgXl3GcSJHiM+jHgfqa8cBwvXJHf1qHY9zOIYyxcjOFUnA7/SrP2b7JGFawkaTGW3MM/59qa9hdeWsqszxcfulG5k9s/0qS4iZbL7VHBCsAYlHjGWce+T2psE+/HcY/Kuq8I+If7LvUsp5CbS4YLlv+WbHofpXoGoD/QZPUY/mKtUEZopG6UtA6miiuM8dwGC7sNTHAU7GAPLEHco/nXX28ont45h0kQN+YqSsLU/Cml6odzRtbvzuaDC7s+oxg1zF74QvtFh821Zbq3hBbK/K6j3Xv8AhTbaeO7jAPU06XSllGcYHY1VPh6KdFJXbKnR14YfjVywttTsZCsN35wUcq4+Yf59a6jR9QuZZPJuFTB6FW/pW1jNc747Rm8KXG3+F4yfpuFeSzPtBwDk9AK3dIghtElyG3uQkjKTxjkjP1x+VXb6xhe2klgEqY5ZQMj6+1LoEmnpJPDdDck8eUJP3WHQ1JqGm2Wqaa9zbv8AZ5JUxKij5HI9vf2rh7dmhlaFs/Ke/b2q+G4IBIBFewWF4dR8K2923LyWwLfUDn9RWsOQKKKD0NA5Ao70UVh+MrQ3Xh6VkXdJbusye2Dg/oTS+Ebr7RoMScnyGMWT3A6GtuvMbP4hatFj7VCJE/vGLj8xXU6Z41sL6MGZfLB4LId6/j3Fc54gs4dL1FLiybNrcDcg7Ke4HtWhp96t1F5fAc8fWtSGHaxUjjHBq02nxXABIKSIcrInDL/n0qW3hvIbtPOhjeJj/rkPP4itUVT1ewGp6RdWRODNGVB9D2P54rw67QxtslDKyttcDgqQcH8q6aF4bJQ93IJGQjDbgBt/vH86mfxXZQ7hBbeajjazLIrrz6gcismC/s7S5UyZiBODuB449BVref7OM0E6PGJTnZ2rmpl3X0k3GJZGwoPSrMZOCBkgDpXrnh6FoPBNojjDfZS2Prk/1rcQ5jU+oFLRRSL0oZtoz6CkVwfpWfP4h0y3mkikuQGj+/gcL+NXbiJLuzlhblJoyp+hGP61yngWZ4murKUBXXBKA8Lj5cV2FcpJo2iXSbJrBbdvWIGM/mP61j3vgWPHnWFwJSOgYhGP/AxwT9RWFLp+vaU7SL5k8cYzNDKmSFPdk7r/ALQ/SrkN9D58ctjDJCzgkwM25f8AgDdSPY8j3rqtJ1GK7iEbt83bNbMR24Vj9DV+L/VihlYEsnXuPWlR1kXcvIrzv4g+GzFcHVrZT5U7YuABnYx43fQ/z+tctBaT6jCkUFushgwCWwCvHQZ+laFl4eje8Uai8O1MbhEy7hk8BsdB14PpVXVrV11a6Nq0qxxSkAxvggdscc1HFLLGk7SSCVXQglwA3PTIHBORwax3CPMGCkDGVJHODV+yge7uY7aNSXmYRqB1yTivb2iWGwaFOEjiKAewGKfbnNtEfVB/Kn0UtNXv9ap6wlw+lz/ZADOo3IpONxBzj8cYqPRrv7ZAs3kSQedGJQkg5ANU9V0GwMk2oywyyNkSOsbdcDrjv0q3p+swXsogSKVWxkFlwOK52U/2L483HKw3TBwP7xf5T+RBNdnmvP7jVHmuRHdXTocY2Mfl/CtBP9AiSaC7Z0I+bam5R9atS3cGp2wKOyuh3RyxHBQ+qnt9Dwa5bxNp0tvNazpb7CW5MRwkhHdV/gfqdvQ9vStLTZbTVDuR3huh8wlTkMPdfX6YrpLaVwBFc7QzcI4PD/StS2LBArd+hqeqt2WtiLlB8oP70DuPX8Klkjiu7do3UPFKpVh6g9a8T1uw/srXL3T4JXEcDYBzyVwCM/gaWDVW0eBLfTrqK4jnCzTK6bdsnI4LAZwMZp895d7xqLtGk5JVlRtwkB65qnJcxmVGmcrvz0HXH+RVSESTOqqpZ3OAqrk/QAV6d4K8HS6a66pqa4ugP3MJ58sHuf8Aa/lmu0kGY2HqpFRWR3WMB9Y1/lU1LRTRwTQ+djAdccVz2mQXOnzQs9758LTeWFKYKhgcAnPY8V0LruRl9QRXMaI6nVIgMn5WH6VD48tpEFlqMOd8cnlEj+HPIP6EfjXVW0gubWKdOVkQMPxFeVxXVtqUFnrD2yXERfbc2x7MOoGOR6iuhubzQrYJJplnMC/QRABT+Z4rKv8AXJbOzdWsNUhgIwXjRWT8SDU2i+I7HxLYS6NdyGSQJ8rMNhkX2/2hVW4t7zSJSoKvKOTMq4zno2PfkH3rZN2U0aPVJod9nPGDIACWjycZKDgj3rU0zXEWAMJkuLZerK2WjHqfb2PNQah48s7VylnbtdAdZHfy1/Dgk/lWLe/Ee7liAtbKCIg/vGLGUY9MDBH15rJ1LxVq11pNxbQTRQQmHBSPJbjklW4Iz0+lchDdq5QyszMerFsk+vNak8Ekt07RXEMsZ+ZSpwCMZ6evr701bfbIsVvCqyTHZtXuT049a7mD4a2YRJry6uLmSNRuhjIQZ7gHqa6XRdE0ixdbnS7VIcoUbIO8HPcnkH2rZo61W04506D2TFWaWkpDww+lLWFOxWyuyVyYnZlAPOVO4fyrZhuYp40kV1wyB8Z5ANctoNlqEOseY9pMluHb55AF45xjnPpWx4oshf8Ah28hOQVj8xdvXK8/0xWRoniS2j0e3SWTawU8ZHAycfpivMPDN20GpNp7g7LsiMg54cH5f14/Gth4pg/2eFJFkjlYCGPJI+n0rX0rxQ9mFjuVM0R7Pw2Pr0NW7/wnp2vKNU8OXUdpfxneAvClvRh/CfesTVNd8SamwtZvD+6W23Rzjy3IbIwQT6d+Parug+LbYR/2fODYuo2m3uAfLxjGATyPoazLtUsLmSGFZVWZjKiPzgH0I6jI4qhIznG7aSezSAEUgKSNiWEuvXJUNj6EUKogkRopd6nO1j1U91Nc/eolrqEkK/6otlfYEZH+FSQ7kOBIRnpV37Y9ikNzBI63SyjZJnkEc8flXd6J8TopFhj1aIxy9GuI/ufUr1/Kuph1vTb9kvrG+iccpKitgsPXB546g/Wte1n89Gz1U4yO47Gpx1FYdzqk2laDFNb2b3k7SmKOBWwWO4j9MVBYeKLh9Th0zU9Lls7mZSyY+ZTjrWtJq9jDf/YZJws+3cQRwB2yegq4CCAQcg9CKrX9/aabbG6vLhIIUPLucf8A66raNqkmsQtepb+VYyY+yux+eVe7kfwg9h1pgsZm1aWRnQQcN5eM78jBzVnTraG3iaNI1VomMeQOSOo/QirlIcdDzmvJb9rPSdQuLGS3WVoZWG948kjOR39DXHXaH/j6jJBVueefYmujGoGRLS6LmI3ScunyhWIwenSn6XoaRxrEJJY4QSDLKS7OR1VF9RkZ6AdzV2bWLTRSYdJ2JPjazJ+9Zj/tN0/BRir1xca1qujXE+j6i8cwUSGNYgC5A+ZDnJyO3rmuFl8Q3+otB/bEn2+GJifKdQrAY+YBgMg9x7ir15pqLqi2+mXElxaLAkiNMwB2vzjj0FWY9OtYlG7yix54O7P41KtsJZhDBF5smOI0jLP9cDkD3OKnvND1BLUvcabeQgDh/LLAf72MnH1rntVtllgM7ACZUBJU8Ng4OPwOaqac8chWBnAbrGW7/wCz9as6sixwxqHJbfn26Vms2I0HfipVmIcnONo4rtPDvjjU7OMw7lumXAHm5JK/WvUtO1ew1VCbO5SRgoLx5+ZM+o7VcwB2FIY0LhyoLqMBscgdxmvNPGvmWXiG8mhuBJ9pSP8AdA/cYDBB/AA/jVDS/HWs6Jpwt/JguYVb935pbKg/w5HasLWtS1bxRdfaLuVBJgCG2U4C57KPX+de3aXaCw0q0swMeRCkeB7DBqc8Sj0IqOPKzuP7y5/Ef5FTikPWuc1bwZb6rqU181y0bS4yoUcYAH9K8aTzGiCFlIdSpz7dP5/pWlpeJtJFrOG+SQqQT07jHpW5p+lX9zYXEaXsjW8GCtued7secmqtvGtg4I+W235dSvMbdK3fD1y1lqSQs2Irkcn0bPBrnfHWgJp/iZUtlEcGo4dQBgI+cNj88/jXP6lcLNqM/lthCQqgHGVAAH6Cr8d2yWdvHAQk1xwCRny1B5cjvjt7/Su70XVtF0y1W0sCIlB+csfnkbuzHqT9a6m2ulugPKkDHGflOcVBe+GdK1RWF3YQs7D5nGVY+vIrldQ+EWnzktY6hc2pHKqwDgfjwa5nXfAniSx/ePGL+JB/rIBlse69a5MgrKqMuCG5BHIpYt0rbEyzO2ABWzYpJZ+eHZNm/YQBkuwHQeg5rY0nXLzR7pLu1mwrMomyAfMQHlVH5816tomvWfiCzNxab1wcGOTAYe+AelVfEPiRdFjEcNu9xcsu4BRlUHq3+FeXXwn1VpNQmvFjaRy2X+UE1n6gFtYgGlDylArocFW9CD2NZEU0rXCXRJAjYEEHoRyK+i9Mlkn0u1mmkSSSSFWZ0GAxI6ippM/KR2NRynZcRt0DEj9KnHakP3qXmvA9G0e71W4WG1tmn2kn92cYGPU1LZ2csUd2qyAyQzqJIGRvMwcgkfQiuv8ADepWUUc0NzdRxO0yFS5wDjrzS6tZxGY3UG2WO4dg/l/MB6Hj1rOt45DcG1zlYgGDd9vUVt+NlS88JQ6wu0vbssin13fKR+ZH5V45eXPmTGTaqEndhBwD7UsupSxXqywNt2IqDjg4HP8AWtGDXILoiO4jFu548xT8pPv6V1+jeJrzSomiEaOOMHOOldDp/i6/1CcKixKR/Czhcmupsb2/lx9psRD7rIGBrS4cZxXOeIfBema6Hm8tYLwrtE6KMn/eHf8AnXml14cvfDA8m6g43HbcouUf8e30NZFxIv2wQ795cb2U9vb6nuatRSsBlzuZu44AHoPQVLDM1lOZUkk8qQbJfLYqcHrg1Mi39jOmo2N691Eh+VwSePR1q54hEeq6amq2qiJwMzwjsfUf55rjDdFMs3zccCobeV3WRFZgvUgGvU/htr+oXOq/2asbPZiHdIrZ/csABkfU9q9LlGU47HNQ3QJt94GWT5gPXFTRtvjVsYyOlKfvUteN+HfGH9hJ9i+z2kewyMZZFYs+enIrMi1+CXxfNfag0kFten5zGeU9GI789veukuLSDO+31K0u4HPBDDP5d/rVVLXy/wDVxyK2OTECAfxFSh5+UivGJPylWTcf8ai1fVbk+GU0eVLc24kADoTu4ycEGvOLzEMzxrzgkA1W3cksMkikGM1saPfSxuLdcSRt1Vifl9x6V0EBRnRipODnZnB/Cut03xPb2xCyRXKAccy7h+VdRp/iaxujhWYD1Y1rR3VvLykyn8adLHHPG0ciLLG4wVIBBHuK4XXfhZp97MbvSpDaTZyYST5b/Q9V/CuB1W11DQpimp2csL/wgJ+7I7YI4IqGK4yQ0iguRnacAKPcf0rV0yxkt7mK6v5bi2tJ1JhSMDfL6YBHA98V0SaV50b7rie3SQfKl0oOR6bgB+tcw3gmaOS58yRVgH+pYsDvJ6Co7fwVqMNwqwhGEgG5wchRXfWXiI6NGy/2fatPlVmlhAXzcDg8CtqXxhb/AGVHjtneRvvJuA2/jVqHV5Gnit2jDM4fOP8AdyP61DN4lW2igxaSSmQqGCc7cj9a1bi9jtohPICEJH4ZFYFz41iS4dLe3aWMHCueN1eMZ3z5zzj8qrXkPnw5VhvT+HnJHc/h/WqIkkVgpDccYzW94d0PVfEF39n08yKABvkLHagPTOKg1K31DQbxre6eZJozkMrkZ9x+VTWM9k+mMt1eTwSvLvDBd+VAxj881l3ptWnZoGkkU87pAM579Kosw5xTO9X9JM32vEce4spB9h6k1uPFsVTuYbeVIPSrQubyAfvEjmGAcnKtUq6oyyfNbSKT02MG/wAKtQeIVjb93ePEV/hkUjFbun+MbqLGZI5wv91hXQ2nje0lKrcRmJu57VtNNp2qWzQymC5ibqj4YGuX1T4ZaNchrnSgbW4B3CIyFonI7EHkVkXOleIL/UrcywQfaLR8hHlC5x0ABrpbW4vY5EtLu2WF2HEcjD5vXHY0atorLbmSKAiJh88atnZ6MK5NHuADHuIj5z82MURmN0YJKGZff0qUBZsg9SuC27FbdrdOF027kCr5ckasfUAlT/Or96yw69NGoVGCBYiwwgJBOfqMGkvo5tR8J2hW68jEgYyMN3AyQPx6VStjp5t032ckrd3Y4JrydgPNbbnjik3BZ12gYxtyanjgtpQ7KLecQrvkA3A7e55HYmt7Q9ci8NwSSGxsp0uSAGinIII6qcEdjn2zWVrV1JrGtSzm02FsBY/PLMBjjknJ4qWXw5aMY4nvDGyxD5FAJJ6k/mawdVtltJ/JjBKgAhj1NZRHNLFG80qxxqWZjgAd666x06Owg2FsucF2HRj6fStDTbA6nrNjY5KLK2XYckKOSfyFWdasGstTurVm3hGwGx1XHH6Vnxo+3bydxAAC5ya0L/SpbWdoriJo5AMkEdu31qPT/D91dytPZWkkpUcskeV+lYGqTajo1yPKkdrdyQEmG7y2HVT3+nt9K6Tw9pHiTV7IahbWCW8Z+47T7C49QDzj3q/Jr3iDQJxHdebEewmG5G+h6H8DVbU/Fr31yly22IhRuwT1HerNx471HVLLy7ewFyYCpaVEJ2ntkngVsWmueONizy6DvhXDMoK7mX0XDHJ9qmvIdJ8Q2M1xAW0+5HyuGUpsf0dCOOO9czZWcMUiEyeYZAV3dqfvillTyTgjuBgiuisI7iXR3by33xzlV+T1HH61P4juPsV5bTXcIe3vIgHb/nnMoO0/zFaVgbS/8MwW5JiSW33qvcBTz+VUYtf0+zjW3t7d5Yo+FdRkNXjKkm4cjgE9KdD+8uY1wS2en0rqPDFuiaZq0jKpL26q30Zx/hV+6tLZNCtkMSMDNMy5UdwoNPvUtrTxDLdmCF3hKgBwACdgXBrz+4u5EYC5WSK5iJ2SDsPQj0qteXxvCskn31Xbx3qn949a63Q9F+x2v2mZf9IlHQ9Yl/xNXmYYzn7x6V0PgO0afXri7I+W2i2L9WP+A/WmeLUI1NbheBNleB3WqejWvnOt0/ENuyySN75GBXp89hZ3wU3lrFMUPyl1zirUIjiRYkCRqvCquAB9BXHeMdKitNSg1gWcVzBI4FxDIm5S46Nj1I7+o96kfWnv74RWzbLCOMO7dCx7CpJ7yPVIWtniWaJsKI3GQT/T61wl74V3TrLptzHqNqk3lkxn5kcclSO/1HBrqND1mNbufRbi1iS2KCMFUC/Nt7/nU9lqtlouj2lxDfGe1LKZkYktHzhiD6e1Z/iHXrGfxLbzWUzvb3MKx3JWMjI3lQST9cDNdTHomgWO2Ga2V5UiMquzE7gOp4OOKW2huTvazs7K1i3YVo08xj71OkOotJcW1xO0kZTiUYA+uKyNQjTUmtre8yFs5E3hgQsgJ9f0rduIwLyExx20cohkEKs/B5HAHoR1rl9bl0+x1i4t49Ot9qEY225I5UHsfevKkDJPNG4KlWKkHqD/APrptiGa5y528EccnpXql3o1vY6a/k/IbmOAOuOBt5P54qje2bNY2UQPIMjHj1YD+lNnGNcunZQy7pOCM9iOlcbZeH9X1zXZ9OtYtwikO5pB+7iTsSe3HQVs+IPhkmjWMV0l5Pd5P74xQAKnoc5Pfis3RtBgt5vtPkyPIi7gHXOz0OB3rd1bT59NiiMpUyTqd4Bzg+n5YrKUYReOSO3fmup8D6lp1lDLa3E3lXV7L8hZfkOBgLu9TzVrxpab9PS5UfNBKM49Dx/PFZOm3Mc3hy90/wCQOIjIqO3JI5JB7H2re03xZO9hGm2KWVEAPJUn6giszVb+8v1N1cwtDNasHiUdOOetdvazW2t6WFlAkhuI+R/nuD/KuP1fSL3w+JAjGWxkYYlx932b0/kaTd9j0mSVJEjZ0KrIfm2KerY9T0A9Ky/B8slpFdqjr+4ukkY9NyfdP6H9K2Ne0+O01j7eqL5d0yhDG+Qfl5J9PbFcTayr9gm0V9oaSRkEpGW3Z4/UV2eloNJtUt/MM8b8yM6j5s+3p7VpCx0+NL27ZIo47uLZcMCQyp/FtPanWK6WsH2i3jnle82hB5zEn+EYUcDtmqd3rSaR4ks9Gka5t7eSBnkDsHJx02/gDVY+PdPhFuXidkniZ0cpn5ASOcd+KkTxV4W1OeC5kaItAcRM7Fdp64rbi1TSXjDpDHIrZO8PkGvI5U/teJ7uFVF2gzOi9Zf9oe/86q6fEssqMGDF5CqgHnA717Ne2i6h5UdvdW7AqrAiQHIA/wDriqh0O8k2FHjKwcMQc5OcnFZ82kXian++jYR3EnJAOcMc5H4V10FvZ2Mfk2saRI3JwOWOOpPc1mTNH4kFzp8MhWxjyk06HkyDBCr647/gKrXkNnosjraQhDcurMo/iHAwPYelcn4guftNwNpIRCcfXvzWPgFE6dOc0kaJLFPHMyxhT5gcn7nv+ldroepJrvh1Yp5FkyphkcHIYYwD+f8AKuO2yROyN96Jih/Dg1t6DIkTBJfmhkb7w+byz2yOuPcfjW3q1m0elzT25LtGu7gb1K9/05rF0HxDLpxMZZijNuDNzz3/AANeiWV7Y69prFCk0brsmjJzjPUEVyeqaFBYqdMug0lrcE/YpVH7wSf3Djqe4zwR1rE8OQJZW8qXDrMJ42DSAjAOSrrj1BHOfUGs2TxAby6je+iYwh0ysLlcqilQMfjWPqFwdt5fQl1ieaLdG4BJGfXt0/Wu4M3mWgkX5Sh6enf+tW7W+WNFVjhPT0/+tVHV7KWztEvNHkC28TtLLGnOzPUj0X27VzcniPV5L9IBPBco7bVmkjDFPoTyK0LnQYG0xLTy3hKK2J9gdsscnB9M1zGveHrjw/p1ozvFLBdSO0ciHBbHBBXqKsW+qNZW0NuLhowsanb6ZGf61DaK+nSRXMUl0so4eNrUgN64NXrqyUKNSsZIUt5/9ZGxKrG57jjgH+dZz3F5EQQkUjdB5cwAJ7cnn9KSO+1IgGMSx4GGSO4B5HU9a2bC3u7rTrrVr7VJoPJhc2cbS7HmkA7f7IPp16V0GoeKru48OQy2gLXVyiogx0Y8fic5rq9OtIdMtdMsLc4KxMCf72PvE+uWINU/EultLcLfrdPtiQK8AGQcc5B7Vxd4SQHJyGyc9h6AVST5oozk8qO1Ih8u4BY/K42nHvVvw7ff2Tqc1owAt5zvCn364+h5/E0l3CYr+6TdnEzZPrz1otbmW2mEkRwQeVzjNdvZXS6laHawDFCDzhlz6+org2TYWUcEEhh9K6r4cTP/AGvepuBQ26lvchuP5mu4vbG1vUeOeNSWTbvx8yDsQe3Iz+FeVSvNouv6paXe3y7lZJUwvyicLzx2LDmuYjl2snGfapTC1xZ3duu0jyvMQdyyMG/lmul027mnW6S4AWXzASoGANygjA9OauRSsRjAbswNT2d9LZ3W3PyE9+R/+qs7UPDgi1ZNT0aNXincCa3LYWHPBcZ6Lj8qwbvWLxNY8nTbpihm8tQeUYKBubHYZya53V759S1F5nIO84UDIAFO1w/Z9XngEbHytqcH0UCu5XR/EtsqmSC+AXn5cOKrWpubOZ4riB0S45w8ewBs89ePf86rTTTRyYZbYlD/ABRA5Hbmo2mWQYaytGPPIjrrRp+k+IfDiW1neQpcW0e2JGYKVcfXsas6BpR8PWT2dw0dxcoGkim2fKgYfMF9cfgea07q6WGLT7+OQSJGrYG71A/wp2t3KSaS84wqOBx+Vee3xCeYoOFzxTOVCjkYUDrUEnf1Ugj3walutxZZFxuByCT0qYT/AGlvtCgASdcDuOD/AJ96ayZOR1q/YXLFPKz86HfCTnhh2OOxFUr2UPdTSLgBnLfIDgZ54Ppmur+HKkte3QwcskeR7An+td8w3YYHBFeeeMtJ3apP9oRzBdgOrL1UgAHB9QQCPrXn1xbyW8rQyqVdDwcYDDsRTrIGS6j3scMTGVHQ7ht/rV3Rr5vtarJgPNaxljn+JMqTz9K3S+yQPjPPNPmcErJnjoTV63v2iXceWHQetNj8HQ61LNd6ZdxWc0sZQRyISFzktjHrXN6h8K9e02RLrdbXFvGys7RyYIUHk4PtWNeaSb++ubmJkKPM+0luSAxH9K9sgvYWlaEsMg8c1Drtot/ot3CWGfLLKT2I5B/SsXwtHb3mnTRTW6OI5ARvQHgjpz9P1rUbQtLbn+z7ct7rj+VcX4m0STQ9TW8s1CQTnKbckI3dahufEFxcQwbQUf7pKk4XjsKqJcyCIRrO+zJIXd8vPWr7a3ctpDacwVkLDD9wPSsq5yYuvXA5qVioZv1qo8qlZBjoppt3cgQq2cfIO/rVvRHjl0T944XErEBiBk+gP0/lSWWpW187xIWSRSQFk/iAOMg9PwqyC8cispKyJyvNRzuJJG6oSciux8CWs8ejSTAqnmXG8E9CAMHNdhFcpu2liWx6daL+0+32jWxZo1YgsR/EAelcHqfhhLv7Xpe4m+gPm2hPHmIfT39vrXAXXm2xEXkmG4hKBgT1KnJb8cCpLm7g/tq1e2eV4FJQNKgU4Zi2MAnAGcfrXRlvMiyDkj8jQmShGNysMEe9Pgl/dlWO115Ge/sa7nwvpfl2Md1ONs0nIXqFHatPVNI+3aXdWkEzWzzxMm5TkcjHQ18+6poWsadqVxZz2svmROQdhyp9xXZw6nHJcHbepBKGO4uPuketac3iV7e0lS51CG5WRCFWNcE+uD34rQ8KxCDSnuEliBuH3sNwxGOw47461srOTgmQN/uLmsLxD4ns4I2s2gt71SMSxSylSp+mP1rhXvLeF3DxqQ4IjO4nYc9/U44pFu1X7rKR04pWv1GCoUjvTLm5Egj4wCaDcLtYk1FHKrq4yPmFVbt1dhGhyFGKj2nyVhydqkMx9KRUZtzn70h6DsKv2+rvE0dvKTMoOd2fmj/HuPatiRFkiDHn5dwBXqPX/wCvXd+H2isdDt43YAiISHeOm7n8uaddeM9C0wss2oxl9u4RRkE/gFqi3xO0/aRa2U0rfwmQhB/U1jjxFe63r9lNeSJaQwuB/oww+Cem48/lTLrwtZ32vT2E0z20u9lhlHzK3ddwPUEHrXKa/oOo+H7nyb6HYc5ikXlJMf3T/StWG5822WYcow+Y+lXI4pDGJFVnX1HQ1q6Ho76hfK8wKQIN5cjhvau/sJYyh2sAoOAMY49auCTruwoB6k8GuA1TwPLqWqXN5N4guA00hbEcC4A7D73YYFYVpp+mXp3XVjbNI3DuYhlvqa19P8O+HI5W/wCJbGzN0X5mH5ZxWj9mj0pt9hp8ccJ+8MAAe9aUbLcxBlnTy27KAfw5rHufAug3WT5M0bE5LRykfp0rEuvhbbsp+w6lNEw6CdQ2fyrn7n4ceIrIEw7LlBk7onH8jisG70zWLNsTWk6YP8UZFVxdXCjEkLY57Zpv29gmwqcn1pBqLKPlQk1Gt/KHJ25yc4qddQlnxGkZwT0FaFtpl/csMvFboeN7uDj8Bmum0bTNN0i6WYqmpTLyUmT5QfXGePxzXY3Gq6brNuI9WsCpUYSSBgWT6H+nSuH8RafsvmKX0l1CQAHYtwOwIPQjHTpXK6zZNAscyghelM0u4nedLdY3maVtqhBlifp3roLOXccbj7Y9a6DULxmuba4Vm3eShDD+8CcV29pcab4r0UW15HHMHGHQnkN6j0PvXN2Gg6LaR3cEF6b638wxynjNtjoWA5x2LYGPp03NOsJtLtxbuFuIz0XGSR2OR2rbgVNqx4wVx8ijCj6VXu1trWX7TLcrCQRkb9u8+ma5bU/GzzXa6bp4dLuSQRqpCSRnJ6kjJxjrzWn/AMIHoV1+/vJ7ua4k+aSRbgoGPfCjgD2ri7CZVvdpQsW5GFzW8JZt2VUR47s2f0Fa1rObmLbJMSQMMFUDP9agcW2jz+ZGIkjfqvVv8a1Y7kTqGhRyp7v8o/Xn9KkMW7rIR/u9vxNBihjG8jOByZGz/OpknklwESSQerDav5nr+AqhqPhLSNVkM15aKshPLwZQn6nv+VYmqfDfRYrZ5LUzrMR8iNIuGP1YVyr+DNZA+XR5SCMZwP8AHNVJfCWpW/7ybSrobecmLIHfoKupr4jTyLrQtHumXqWtAjfjtwBUkEnhqZy0llcabu6xx/vo/wACCGA9qvww+GIxg3EiJ/fSdh/46wz/ADq9FoMN9G0mlaqFQDhJgCx+rL938Rmmy6FqlvCYZ9OM1u3Xyj5in345rldR01buB4LNjIqkFd5xsbPTPcVq+HdGsNE/fti5vMfNLjiPPZR/XrVDXFs7fWA8LgfaVLsoGAr9/bnrU8M8U1xAsw2+UuMdF65LH2FMuYzbX9vcWkhRFbLArnI/zzXR6bef2hHbpc2rDUBG0iPDwy7Tjhh6jseD710VndtpentLfNFaoAD5YO4Rf7xU4A69OBWNq3i68FjcXNhp9xJBE+GkSLzYmXHUEcj+leY33jLUL+QxzSSC3J/1ZkL7fzp9heNbXMV1FjKn5WHevQLfxaqQIsuoQK4HICZxXNrK0VzFLz1wcV0/710DIgHHBc06AyxyhzMxIP3V+Uf41t2qW727eVGqK339qj9TVSHULeyuTHG73URPPkpvCfU9B+dbflmVQY5QiEdVXJ/Xj9KdHaxRvv27nPV2OT/n6U57qGKTYWZpOvloMt+Xb8acDPMvaFfQEO/59B+tOSNIn3qvznq7/MT+Jp8kyI2wsTIeiKMn8qaI5JGBZ/KUH7q4LH6nt+FRT6Ppt0m2ewt5R/tRjP59a52+8JaHcztb2NtOsw4Zo5cxxH/aznH0HNZ9x8OrqLdJaajHcvjgTJs/LGQKwbqz1HRZhJcW01o4PEo6fgw4q3Z+L9XHH2lDCOzpgyfl29+tah8ZmTaLnR7KbHTK/wD66xJbsyTy/ZEEaysSik5CD698Vk61Ht+x5jJC+YCcbg2cHmjSZbMTpFdWb3MbkALA5V8+w7/Su5l8LaZLbJcs93YwDl43QPIv1xnH605NXhgWLTNEaCMSj5bnedv/AAMEEt/wE/lVm18Nx2+ptc6hsvHkwEkCYjHHJKD5VHvzWumnrcXSy3Ba4ljbcsiMUjQdgqg+3Oc+57Vn634A0vXwrXjy+cpO2ZCqsFJztOBg47Z5rjLv4aTaPdB5Jp7rS1Yl5rZR5sQ9WQ9QO+O1blv8P7aW3SS1vWuIXG5JVdcOD3+6a5G7PlgYbpg5/GuntbqL7KivIpcr9xfmb8hzSj7XIw8uEQID96Y5Y/RQf5mrltBF5gN0z3S90kOE/wC+RgH8c10y+U0AUKpjxwBwAP6Vnx6ilrL5IDTxMfleMZVPq3Sr5Ek33ptsZ/hi4yPduv5YqSKKOJdkUaoPRR1+tSElBuIPHoM03Zczn5nFvF6IcyH8eg/DP1qxFBFEpWNAgPXHU/U96bdT21nD5txMsaZwC38R9AOpPsKrrHdagP3gks7Yj7nSaT6n+Aew59xV2KCOCNY4o1RFGAqjAFNmeOCMySuEQdz/ACrL1DSm160a3vzJBbMQywxkBjjkFzj9P51hT/DuI5+z6gyg9pIs/qCKyrvwNqVrtWO7glaRtsaBmBb8x0Hf0q1D8PdQkH+k6nFEAuAEUuf6VSl+Hes3Nylq13EtsreZ54Ykj6L1zj8PetN5NG8JxP8AY4nuZ41xLMu7z1+vHGfbj61y0vi6XUdUS6VYJlQnEcy4yO27GAfxrqo7iHXrNZX0uSKYrgeXHwfoRUEGpa3YT/ZbizkmtHO1vMwoC/ia66xlhmt4BbGOBFXAj3jgdhgVeFzEv3pQSOD2FVr7W7KwgeWaVcIuSi8sfbFeNXH2pbmX7LdtbwF2ZIlc4QE5x+tTXTeduzjOMV02grGmmxrGqpxzgYyferk8kcABmdUB6Z6n6DvUEVzPNKVgh2IpwZJ1K/kvU1r2SISFupGnQ/wtwgP+6OPzzW3sVk2kArjGO1Zlzdro0i72aSFuREgLOPoBzirVvLc3iLJt+yxMAQAQ8h+vZf1q+gEaBRuIHdjk/nTx16VWkv5JZDBpsK3MoOHkZsRRf7zDqf8AZH44qS10xY5xd3L/AGm8xgTMuNo9FXoo/U9zV7FRT3CQKNwZmY7URRksfamLCzSLNcYLr91R91Pp6n3qbqKinlW3j3sCecKq9WPYCo7W2ZWa4nx57jDYOQg/uj2/mar3uoeSwSNwzFSUiUEvJj+6RmqTw316qQX0hRLjpAFG9Fx8xLr0PpjuetW5dC0uaJEaxiGwYRkG1lHsw5rC1P4f2V6Q8Z3N2Z22yD/gY6/jXJQaJq9gTJZzt5bOyoSTGzAHGfQ5/CodQ1C5tEA1J51BPDyRswP/AAIZFR2PilEmWGK9WJHPLNG20e+P/rV2mkRWl8wkfWF1EkcLayeWw/4C3zH8MfSta407R52t4xbxllkCMpJR9rAjnoTzism8+HsEt07wXE0UZxhC+ccepGa4iaLZNs7+grb0tZzbKqyrDHnHyrlz+J4FaMcEMRLKCzkcuxyx/E0/J7VL56QY8x8E9EA3M30A5rT0+7uZsJIgt49vG45kPp04GPxrQgtYYFYInL/fdjln+pPWq+xtNkLoWa3Y5K9dv09qtTXtvAqlnLM4zHHGNzyfQD/9VRR297eqTqBFtEeltbvkkf7b9/ouB7mtCILEixxqqIowqgYAHtU4PFVbm/CS/ZbZfOuu6g8R+7nsP1NSxW+x2lZt8zDBcjHHoB2FS44oqu0DLcNPkyyYwinhEH+J9ailtrm5OZJzAmAcRH5ge43dCPwqS1srWzhC2sKJxjPUn6nrRFblJpZmkLNJgDIwEA6Ae1T4bPbGKhvTKbKZLcAzPGwQZA5Ix3qO3igtbOC0aORo40CDdHuHA744FV5dN066VmikVN/Dc8N7EHrXJ6h4G0t9QkEumjaIg+62JTkk9hx29qpDwLpKurQ6le2JJ+XzFEi5+vH9a6a20SSDSLiK91c6vEih0jljH7sqQcg5LdqvzaAssrPDqmp28bciOK4IVfpkE15jdD/iYt+NbGnf6rHYGtClkJFvIwOCFJBH0qv4dAbTvOYZlZiGc/ePJ6mtmAnK8n739a3V+6KV/wDVP9K5zwITJp17cOd0zXbo0jcsVHQE9cD0rqh0pf4aJCVtJWUkEIxBHbis/wANc6JbSHl5FLOx6sc9Se5rYHSjvSH7po7p9aTq4pq8nnnk0nrSk0kZP/j5pT95/oKbsWVAsihweoYZzWNqLtb6pAIGMQZG3bDtzjGM4qfU0UJAQoBk2hzj73Pf1rm53aK41CONiiKj4VTgD5T2re0u5nfTLZmmkYmMZJcmv//Z" v:shapes="Resim_x0020_2" width="219" /><span style="font-family: Calibri;">Çocukluğunu seksenlerin
sonu ile doksanların başında Balıkesir’in taşrasında (Bandırma, Erdek …)
yaşamış biri yazar olan Mahir Ünsal Eriş, hem edebiyatımızda yeni yeni yer
almaya başlayan doksanların Türkiye’sini ele alması hem de taşrayı taşradan
bakarak başarılı bir biçimde anlatan genç yazarlardan biri olmayı başarması bakımdan
öne çıkıyor. Doğrusu hemen her yazar eserlerinde çocukluk yıllarının bilinçaltı
zindanlarına uğrar. Mesela Ömer Seyfettin hamasi diye adlandırılabilecek
öykülerinde dahi sokaklarında yürüdüğü Gönen’i okura duyumsatır. Öyle ki Sait
Faik Armağanı ödül töreninde Doğan Hızlan’ın Sait Faik’le Mahir Ünsal’ı ruh
ikizi olarak gördüğünü belirtmesine nazire edercesine demeli ki: Eriş
hemşehrisi Ömer Seyfettin ile Sait Faik’ten çok daha büyük ortaklıklara
sahiptir. Bu ortaklık yalnızca çocukluklarının geçtiği Balıkesir taşrası değil,
öykülerini kurgularken kullandıkları yöntemlerdir de. Lafı uzatmadan eklemeli: Çağdaş
öykücülerden Füruzan’da, Vüsat O. Bener’de söylediğim çocukluğa yolculuk daha
net gözlemlenebilir. Özellikle </span><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-family: Calibri;">Vü’sat O.
Bener sıradan, gündelik olguların ardındaki yaşantı zenginliklerini,
bilinçaltında tıkalı kalmış yaşama parçalarını belirtir öykülerinde. Konuyu
anlatışta (kimi zaman konu ötesine varan bir anlatış bu) betimleme yoluyla,
alışılmış öykücülüğün dışına çıkartır.</span><a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></b></span></span></span></a></i></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Eriş’in öyküleri okuru bir
çırpıda saran ve asla yormayan naif dilinin yanı sıra doksanlı yılların
taşrasını yaşatması bakımından da önem arz ediyor. Yukarıdaki alıntıda yer alan
ve günümüz okuru ile öykünün arasını açan “konu ötesine varan anlatış” arayışı
Eriş’in öykülerinde bulunmamaktadır. Bu yazarın daha geniş kitlelerce
okunmasını ve öykünün sokağa taşınmasını kolaylaştıracaktır.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Her kuşağın önemli toplumsal
travmalara şahit olduğunu söyleyebiliriz ancak doksanlı yılların Türkiye’si ne
Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki zihniyeti, ne de ellilerde geneli çiftçi olan
taşralı emekçilerin yaşam tarzını bünyesinde barındırır. Serbest piyasa
ekonomisi ile küreselleşen dünyaya uyum sağlama adımlarını yeni yeni atan
ülkede darbe sonrası hakim olan apolitik hava, aynı dönemde çocuk ve genç olan
bireyleri derinlemesine etkilemiş; televizyonun toplumların yapısına etkisi
iyiden iyiye görülmeye başlanmıştır. Sokaktan odalara tıkılmanın arefesi
yaşanmaktadır. Bu dönemin çocuğunun bir gözü mahalledeyken bir gözü
televizyondadır artık. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bu çerçeveden
bakıldığında Mahir Ünsal Eriş’in öyküleri bahsi geçen döneme ışık tutan ilk
başarılı örneklerdendir. Onun öyküleri okuru Marmara’nın kırsalında, kıyı
kahvelerinde, ilçe düğünlerinde, otostopla seyahati yeni yeni tanıyan genç
dimağlarda dolaştırır. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<img align="left" height="219" hspace="12" src="data:image/png;base64,/9j/4AAQSkZJRgABAQEAYABgAAD/2wBDAAoHBwgHBgoICAgLCgoLDhgQDg0NDh0VFhEYIx8lJCIfIiEmKzcvJik0KSEiMEExNDk7Pj4+JS5ESUM8SDc9Pjv/2wBDAQoLCw4NDhwQEBw7KCIoOzs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozs7Ozv/wAARCADbAYoDASIAAhEBAxEB/8QAHwAAAQUBAQEBAQEAAAAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtRAAAgEDAwIEAwUFBAQAAAF9AQIDAAQRBRIhMUEGE1FhByJxFDKBkaEII0KxwRVS0fAkM2JyggkKFhcYGRolJicoKSo0NTY3ODk6Q0RFRkdISUpTVFVWV1hZWmNkZWZnaGlqc3R1dnd4eXqDhIWGh4iJipKTlJWWl5iZmqKjpKWmp6ipqrKztLW2t7i5usLDxMXGx8jJytLT1NXW19jZ2uHi4+Tl5ufo6erx8vP09fb3+Pn6/8QAHwEAAwEBAQEBAQEBAQAAAAAAAAECAwQFBgcICQoL/8QAtREAAgECBAQDBAcFBAQAAQJ3AAECAxEEBSExBhJBUQdhcRMiMoEIFEKRobHBCSMzUvAVYnLRChYkNOEl8RcYGRomJygpKjU2Nzg5OkNERUZHSElKU1RVVldYWVpjZGVmZ2hpanN0dXZ3eHl6goOEhYaHiImKkpOUlZaXmJmaoqOkpaanqKmqsrO0tba3uLm6wsPExcbHyMnK0tPU1dbX2Nna4uPk5ebn6Onq8vP09fb3+Pn6/9oADAMBAAIRAxEAPwDyJUyasxRUyNMmrsMdYtlIRYc9qd9lz2q2kVWEhz2rNyHYyzae1J9nI7VuC1z2oaz9qlzCxiiL2o2YrTksyATiqE6mPPFClcljAoNOEYqt9oxU0c+ec1biwuTrGKeIqjjnBOKuRLurKV0FyDyaa0Oa0PJpPJ9qjnGY01sSOlZ81uwPSupMAI6VA9gGPStI1bBY5lIHJ6VdisWI6Vsx6coOdtWlt1QdKcq3YLGLHYkdqtx2u0dK0RGtPEOaydRsLGf5FOEHtV/yPalEHtU84FDyPamNFjtWn5HtVW5jKqcU1K7EZ7qKgkhDUlzIyGmQzktiuhQdrk3GmyyelPS0x2q/CA46VY8njpUObWgzN+z4FNMB9K0zD7UxoannAy2ix2pjR1pND7VE0I9KtTAyZYaqOmK2pIaoTxYzWsZAUMVKqZFIwwaelat6ARumKZVh0yKj8o+lCYEdFSeUfSjyj6U7oCOipPKPpR5J9KLgR0VJ5J9KTym9KLgMop/lN6U0oRRcBKKMUUwCiiigDXiTmr0QAFVo14pJZ/LHWuXco14UDDirkUVY1le9Mmty1mRwKzldFFhIvaplgz2qSJA3SrKRVi2MptaBl6Vl32mFlO1a6dYvanG1DD7tSp2YNXPOJ9OmX+Gqxt5I+oIr0iXSUcfdrPn0BW5210rE9zNwZxUKPuHXrW7ZxnaM1bOjeU33anittnaoqVlJaCSdyLy6PKq35dKI65uY0KnlUohq35ftSFcUcwEAh46VUuZFizmtFuFzWBrEu0GrguZ2JbsI2ooHxVmK+Rv4q5F5iZCcmpY7lxjDV1uhoK52iXKN/EKJL+CIfMwrkxqEiD71VZrmSY/MxqVh7vUdzprjxDCmQnNZlxr5kzgViEmm5NbxowRJelvvNPNS2skZbk4rL5pVZlOQa1tpYVjs7OEEAg5q75XFcxpesNCwRzxXTw3ccqAqQa8+rGUWNaCeTTWhq2rK3pTjGCKx5gMxoqieKtJ4xVd46pSAypkxWZc8ZrbuUwKxLvqa6abuJGc55p0fWkYc0qcV1dBl2OMMKk8haiilAFSiZfWs3ckUW6+lO+zLQsy1IJUqbsRF9mWni1Wn+anrTlkT1ouwGCzU9qX7EtTCRPWneYvrRdiKxshjpVKe225rVMi461SuGHPNNNjRksuDTcVM/U1HitUyxuKMU7FJTuBvIvyVn3z4NaijEVYt6f3mKwp6sbFglIIrYs7xkIwa59H2mrsE2Mc1c43KR21hqAIAJrbt5UkArgbe6K45roNOu5CQK4ZwaLR1SJU6R1Ss592BkfnWpHtI6iue47DGAUVUknjDbeKmv5PLQkH9a4+41WT+0VjxxmtadJ1DOUrHUiBZu1QTafjoKu6X+92n2rUe2B7VhNNOxa1RybWrKelN8rFdHLYg54qnNZY7VFwsY/l80xojngVoG3KnpTPK56U+YRSMPy81zGvrtzXZvHha47xEcFq3w7vMiRybffNSIvFRnmSrEa5FeuSQtnNIBU5j5pmygY3aKaVFOIxTSaAEIFNNOJphoAAcHNamn37x4XNZdT2p+cUpRTWojp4tRPrVtNR45NYiIdoPNOIYDqa5nSiyLm19uDGnrIHrDjLbutalrk9aznTUUFxLsfKTXP3R+euiu1/d1zl2p3mqpFIqP1puKcRTkXNdQxqg1a06wn1PUbewt8edcOETccDJ9aVIRXZ/DHRI9R8TSXD5C2cBkVh/C5+VT/M1Cld2GY/i/wAPHw48NvtQgceapOZOOc5759K5vzD611/xEUpr8do1wZzbwjLlQCSTnnHGcYrkjFxTTBjfOPrR57f3qayYpm2q0ETfaG9aX7S3rUG2jZRZCJ/tLetBlLCoAvNSqnFJ2GMYU3bUzLgU3bSuMj20mKlI4puKdwN5uIjWDeHMtb0xxD+Fc/cHMpqKQMipyOVNKsZIzSMm2ttAsy9bXIVhu5FaR1oRR4Q4PtXPbiKQkmodNMfM0dDD4puInyCavL44nXHWuQoqXQg+gczOqn8YzzE8nBqLT9SN1foX5Oa5qprW4NvKHB6Vagor3SXrue5aLF+7V/atorXmfh7xmq7IHPPSvRLG6+1RBxzkV5NRSjLU2jaxP5YNRvbAjpVoCnbayauMyJbL2qlJZkHpXRNEDUMlqDUOIHMXMRSM1wPiQ/M1ep39p+6bjtXl3iqMxyNXRhfjM5o5mC2luJSI1Jq01vJbttkXBrpvBFtBLuaRQTnvS+IdNZp5ZVXvxXf7b95ynUsNelzrc5ZqYTipdvUelQyKRXQchE5zUZpxPNJTENppp5FNIoASpYDtcUxULHAq7FYSNGXxwKTaQ1Fy2NCCdSoFTtgrWPua3PzEfTPND6nIRtRQPc81Nrmbi7msuFOTViK7Rer4Fcw88khJdifxphkbpk0nTuNROtmlWVDskDeuDWPOpMnNZsU8kLBkcg+1d94ITwvqsm3WIXa4U5G6TEZ/Ac1k4cmppGPNojj47SWeUJDE8rE9EUsf0rcs/A3iS9wYdInVT/FKAg/WvarNtJtVS3sjbwKR8qQgLV8KXXKzEHtzS529inTtueKt8NvFKDixjb/dnWu7+Hug3HhfSr+TVIxFc3EgwFO/CKOOR7k11sxuo4y0ex2HZuM/jVe11S1vJjav+5uQMmGTgn6HvSUrPzHydTxLxZYaxPrF7qs2n3C20kp2S7MrtHA5HsKwAPlr3nWtMvLUPdaXIFYj95Awykg9x/WuAk0bRdYlkaK0e1uud8Ecm3nvtzxn2qVUtuh+xurxZwDj2qHHNauq6c1jMwVi8WcBmXaR7EdjWaRXTFpoxaadmNwKMUtLgVQhqrzU6rxUajmp0HFRJgMdabtqZxQFqLlELLxTNtWWXio9lNSCxqXPEP4VgyDMp+tb91/qqx/L3SmnT2F1Hwqu3moLgAdKsv8AuwB0qpNVrcuT0IaKKK0MwooooAKKMUDrQBoaREZL+NQcc17loEBhsEGc8da8R0SQRX0bN0zXt2gXiz2aKPSvNxe6NoLS5rqKeBSAU6uQYYpduaBSimBUvIwYj9K8n8axhZGr1y8/1R+leSeN2zMRWtBfvCJ7Gf4OmMdwRnjNdte2yXED4GSRmvOtBuPs8xavSdBcX6A9RjBrTFQcZ8x6WFqxdLlZ5hfW721/LEwIw3FROhK9K9B8T+GDNc+fAvzHtVK18F3E0WXGPwreOIjyps5JUHzaHn7rg02uw1HwTdQsSnIrnLvTZrRyrqc1tCrGWzMpUpR3RQNJjJqdbeRjwpq5bWMiNv8ALDEf3ui+5rTmRHK2RW0axYZ0Z27KKfcXVxMmzASPsFH+c1r2FpA6MzMJX3Hc277/AKAegqWfT1s/3k8ZD4G2MHOB6k1i5K5vGL5bLY5h4WwCwxnoKSK3MjYAz9K6mz8MXGoyiRo3ER5Ozkn6ntUupWiWUXlRW5t42+Vd4y7H0FHtVewKi3qchJEVbbTfKbZuxwTxW3c6LMkcbspMs7YA9Px71d/4R6Y3cFrjJYHOOQv/ANen7VJC9hJs5UKSfenRSSQuGQlWHQ10/wDwjbR3IQ4HGM1najpTi8do0wn3seg701VjLQUqMo6lNdXv1mSZLh1lQ5VweRXR6L8SNcsNUtpr25a4tUbEsZA5Xvj3rmJbV4HBdcKT17VI9q4xlcFhkcdabUH0JvPufS2m6pYavZpcWVzHPHIuVKn+Y7VR13RItQhyMxzKcpIvDKfavPPgmsYvNVYx/vlRNrnspJyP0FeuOeOlYzgnoOMnF3RhaPqF59nNrqwDSx8CYD749x61g+JNBDSHUNLwJhyyDo3/ANetjxG0sFt9oh+V0Oc1V+1C409Z8jcy84rjlJ9TpivtIwrvSbLxPpokULHeBds6Y/i96821nRLzRbsw3MZCn7jjo1djc6lcW2tfardtjrww7OPcVoeItRtNY0uNAgJkHzA9VNawnKL8iZ0+Y8txS4qa5tpLWUxyD6H1FRV23ucTVgXqanToKhXvU6dBUz2BbgwpwFBFOFY3LGOKjqV6ixTQjQuz8lU4I90hq1c8imWY+YmtYbEsq3i7aoOc1pahiss1qhDaKWkqgClzSU6NC7CgaLdtaeapqKW2ZTnHGa2dPtmRASKtSWkbL061z+0szr9jeJh2KnzV+tev+Dm3W6gntXmS24ikyBXc+Dbt2ISubEPmVwULRsehClpqnKg0orjMhwpRSCnUwK17/qW+leQ+NWH2givXNQOIW+leOeMpM3bfWujDK9UzqbGHaD5a9P8ABURSxDHqTXm+l28lzIkcaliTXsXhzTGtrGNWGDiunGv3bGmGWrZo/ZxM+WGcVaECouAMVKqBBTZHrzbWR1czbMu/iXY3ANeb+IIEa5Py16beDchrgPEUIi3yvwq8mnSdpm61hqcvN5dpAWVN8jcKoHJNV7TSb7U7sRMxCg4Kqckn0Hqf5Vb06Z0W61JwHZQI4l9GI/oP1r0LwRoAW1gluE/fSRiSUj+BD91B9eSa9CUnBabnJZTd3sZvh74f3kkxnlnFtCOFVRuJ9eT/ADrr7fwhpURB+zGeQcmWY5LGugCYVYkXavcj0qwsK7NpHBqFFy3JdS2xzV/LGh+z2UHmSDjd0jj+gHU1kQeHIY5WuJIZL29fjzZBgJ9M8Cu+FrGBwij8Khe2Vs4pSoyHGukcPN4bt9yzXLtJJGd4A5Gas3dlGDazW8QBLYOQBwa37iy2uHViOMfWlTTRIFZz905GfWsfZyvY39qtzitWsdtyHMe4w8nHQg9eK53UtPzK7RjcOqMCMivV59OjmhdZD8zZyw6iua1jw7FPamJSNyj7y8E+9O0oFRqRloeUtIphktZoRvzgc4xVVS8JMJYkLwp7EV2Wp+F5JUWaNCWX5W9T71zd5pVzBIVaME/wn19vY10xqRZnKk+hu/Cua8XxkYYZNsM0DNcAjO4L0x6HJr2t0+UV478LIHXxlIzfL/ob7lPf5lr2U/dFaaM5ZpxdjJ1GAy27qcHiuGvHezjZEJ257V6HdJuQ8dq8+1+HymYcYPIFcU42kdNJ3Ry1xIZZS3U5pyOCg9arOW389qcp54Na2Hcqa4I/sOWA3bxt/rWBitPXJi08cPZFz+JrLrogrI4qjvIcvSrCdBVYdKnQ8UT2IW4804VGTSg81lYsVqjpzGo93tVJCL8/WmwEKpIpl0+DVZZyqda1jsT1EvnLGqcaFj0qaSXeeaWFlVga0uPlK8kbLzio61JgsyAIOas6bof2l/3gwKl1Elqawozn8KMMIT0Fa2lWDSyAlciuwsPCNoygsQT71p/2NBZJ8qiuaeJT0RvDDtP3jnjbiFOmKqyyBeprU1IqinFcre3TKxANTTTka1JKCLUtwozXbeBo1kO4V5a9wzHrXo3w4ud2VJp4iFoXOX2l2engYGKUU0uqjLHFUbvWLW1UlpFGPeuJJvYk0hSF1XqQK4+88bwR5EXzH2rBvPGd3MCIxtFbxw9SXQhzR2+r6nbxQsGcZx615XrcaajeEr0J6im3OoXN05aWVmz71CJcHmu2jh1T16mcpXO+8H6Dp8Fskm0eZ3JruI4lVQF6V4zZ6zdWZBilOB2JrqdL8fBMJdAj3rCrQnfm3OpVYtWWh3jg4qtIGzVO28U6bdKCJlGferJ1Kyk+7Kv51yTgzWLGSRsy1w3jNI/OtLORtomk3P7IO/54rvhc22P9YPzryX4hXr3mvzS25Pk2oEAIPcjJp0Kd5oc5tRaKNwIluLPSIB8hnDytn7xOP5CvcdNhWC1XCgFuTj9P0rwbwv8A6RrmmIUJZ58Z9RXvM8jQW+1OWJCrXVU0kZJ3iSXGoR2q45Z/7qjJrFv77xXcHbpthFCnaWd/6CtW2WK2Q3Er5buW7ewpt/rdnZWpmurmC1Q9GuJAu76Ckn5ha2yOSlt/iEqb/wC17bcesYGMfTitfStX1aFBHqX7yXuyj9P/AK9c5qnjyB5SllfWkwHZM5q1oOpXWuyDyTtIPzEHIH1rOU6nY6I04uOtjuIZJLqIMy7MdjVPUdWj0xC0rYFXYlaKEKzbj6+tcb483JphY85YDp0pybsu5lTipSt0Kmr/ABGlhA+xWyScdznNczN8RtelYj7CmB/sHNc/ucNJI7HCHoK9B8F6no91YEx2kSTRYEpmkUZ9xmtGrLa5TS6aGRY+OJGHl31i8QPJ3KQD+NXzdabqa74SA3XBrp7jWdLMbKfIdejfdYfmMiuI1q0sxKbiwVI2zkKpxmsXyt7WN6TktTc8HwrbeOpBtx5lkxX/AL6Ga9J3cV5V4P1JZfFlksuRI1vKgJ79D/Q16gOa3ptqNmc2IS57jZRuz6VyviHTGnhcIO3Q11uzI9qo31ossRDA4PpUVIvczpyszxG73xTMjjaQcYqOCUkmMnntXY+INAOWYRE+jLXEzwy2smGUgZ6mnCSkjWemqM/VX3ag/OcAD9KpZp0zM8zs/wB4sc1Ga6ktDhbux46VMlQDtUyVMtgRJ6UuKQdqcoLHAGSayLI2qOtVNIdo9z8ZqI6byeaaaDlZWuuWNVGyFzVi6fBNUnk+XFdEVoZkZY5p6ZNR5q1aJvbpxVPQqMXJ2Rasly/zdq2I7vyfusBWVOwgTK9azWupGbO41zOHtHc9yniY4OHJJXZ2cOvyQ8buKsN4kaUYLZrhRdOO9Srck98VH1dCljKVXpY6e6u1uFOD+FYVxbSTvhASaZHdMD1rtvCWmxXY82RQaG/ZK5w1VzHCPpF2nzPGVX1xXVeFLw6XjA+tbfihrSELbxAFvasGFAqDtW8F7WHvHC3yvQ6HUfFlxKCsPA9a525v7i4YmWQt7ZpszharE5NbQpxjsiG2x27NKcU0NTWetBCMcUzOaazUitg0AP3YNSZ3CmMu4cVGrFWxQBJh1OVYj6GpFvLqL7szj/gVIDuFNbihpMLsmOsah0+0P+dQ3rFvD8szkl5J85z+tRsRV64eOfRUt3YAE7vwz2rGokrWRrBt3uXPhpZNN4ktncDEQZuR0r2ryg5Gewryj4ZSeZ4hf5QAsRYH1zXrI+auOprI3WiRiajpmoahcYt7wWqJwG2biPcDpn3NZsngPQwpm1SSXUbg/wDLScljn2A/lXY7D0HSk8nHJqVBrYt1L6M4iPwbZlgtjpiW8YyPMkQLx/M10GieHLLRkIt1Xe33mC4FXrm6jtxgnnsKebpYbRpp2EaAbmJPQVKtfVlSlJqy2JB87ZHTtWN4ksVvNOljZe1ULL4i6He37WlpdMZlzgGMgNj0NYPij4gAK8MLhUPBcj+VOSvp1CnFp83Q4PUrN0lZVYjHDYPX0rPSF4jgAqwYMHH3lI6YNbNvqNvfyHawY9wfSrT6dDMvyyjHbIrVTcdGaSpqeqKNtodpcRJLb6pOk2MNGQAf/r1CtxfaTdeVcgyQZwWx0q/FZXFvKrI7DB4PWu0jsdM1DTI5poVZyPm+vcGonUs9dUXGlyrTRnNaRuj8S2l9BlhAyvx/dPDfoTXr8c6g/McEe9eaSRabZqYreJ4cElDuyYyeo91qbSPEkz3sWlX06eW/EMzHBP8As59azU30CpTurs9Niuo5chGBx1pzAOPWsu2tIyo8tyuOhBq6vmRDDHevrWsZtrU4pRSehFcWaSIVI4NcfrnhOG53MFyT6Dmu53hhUM0QcYpSp31iOM2tGeG6r4NvbctJCu9fSuZlikhcpKjIw7EV9DXNgj5yvNc9q3he0vlImgVvfGCPxpxqyjpJBKEZarQ8ZHapUNdVqvgSWBi9nKWH9x/8a524sLuyYrcQOhHfGRWvPGS0MnCUSMGtrRbASkzOMgdKxAea7LSIdlgp9Rms5diolLVr1LOPHfsK506sxJ4q54jJM/J4FYWa2hFWHJtPQnvW+Y1TzmrF2cufrVetY7GBJbwtPKsajJJrsbTQltbLzXwTiub0keXOJD2rf1HXD9k8tOCBis5yu7HqYWjyx9ozA1ZwJyi9B2rOp8rmRyxOSaZWkVZWOGvU9pUcgpQcUlFUZJ2JlbvXV+HNdezj2g4NclEcsBW3ZQiNN569qzdNT0Zv7W0TVu7r7TcPPIeSeBUaSlunSqLO0j4FWkwigd66EklY4wkyTzUZOKcxqJmxTAduAqJmBPWmPJioGl5oGSTNgVEkuTTj86Gqyna9IZrRHKUjrSWzZWpG5piGK2OKGOaNtJSAjI9arXfnKqsu4xg4OBkDNW8811XhPSTqeiayo2bm8qNd4yM5JrKrLlhc1ox55qN9xvwrzFrc6M2S9uW/8exXsUQ4Fec+HtCXQvFCwhjvFsfMPZmJBOPbpXoqHpXDzJzujolFxViyNoGayNZ1mKwTH3pG4RB1J+laDsdhrir3U4rC/nuHHn3gPyA/wD6UVajSsh0YJu7OhsYRFbC61EBbmUZIY/cHYVg+KPEWi21u1rNcO27IIQ5B9qxLrUru/KtqNyY0J3KEOFIPQGub1d7S3sGmEBkEkhAY9h61mkpaWOnla98n0nxneWFy+3SrX7MWIYLCFcj3Yc1c8RaVpVxo41W2hmBmGQn3lT1rm9MnmUSOFjlEzDKE12EWpR3Hhs6dPCkaBcKynkH1rSSs7oqMXKNzzu1uhA3lLFGhyfnxzW7FdeVEpHzAdcc8etYcpjBzIuXUkHn7wqCO+ntn2o25fQ81s4cxzxq8mjO9sJYbqI4OeKuW8zWatHzsY9K5HwvrlvaavG14h8hj8y54B9a9F1Sewls91qqYYZBArlqLldmdMKilscpeSgSMSc5rF1KP7XAy9NvII7GtS6/eZPftWZcuFVgeOKumtRVZXViTw78RdU0ZlhvGa6gXgEn51/HvXpWkfETSdRRcy7Ceue31rwd+HP1pEdo3DRsVI6EHFdUqSeq0POVR7PU+nYrmG4AeCRSG54NSljXhPhvxfdaa6+bK4XONw5H4j/CvVNG8TW+pwr+8Xce4PBrnd4PU0spLQ6BuRVWaMHNPEoI4NNdqtNMizRnXFurA5GayLqwiYEeWCPpW/LzmqM68VLghqTRxd/4as5SXEIRvVeKgQ3FlEYmQSIBwRwa6m4Ssq6hBBo5WiuZHD60sk7Fljb6YrBMb5+6fyrvrq3XB4rPNqmfuitYyaRMkmclcn94aiQbmAq7fwFTnFV7ZcyCtU/dM6ceaSRowqI4xVO8m3HANWpGxHWY53Oazgru56eLqcsFBDQM0uKs21jc3I/cW7yf7op02m30ALS2kyD1KGug8i6KZopT+tJSGSW4zKK2jIVj+lZtnBn5jV3eCpBq4ksdHNj61Zicsc9qzFbdLtHc1pKQoAqhMkdqrySD1pZHqpK9ACs+ahdqcvPNRSNzipGWoDlDUKKGlwaltvumoXGyWmBoxOkS9aGn3HiqWSamjWgRYDE00tTh0qNqYCF67D4da5BZ6k+l3nEN66lH/ALsg6fgelcY1bPg2w/tLxXYwbwoV/MJPfbzis6iTg0y4NqSsej6tJJZ+OoW25imj5bPc9Bj8M11lvIpTGeRWJ4utmGlPfRou+3w/PU45AFXtMu0ubWG5QjZLGrCvM1UjtlZxRpNIAhNeUeOIp4fEB8lXAmH317ivUnGOnNZbadFf6gstyilIf9Wo6g+tEm+ZBTsjjNA8E3eqRxXt3qEgjyD5RAIOOldbH4N0xYyktrFOpOSJMkVvRrHEqoihVHQAVHdwNPGVSVkPqDWltLg60m7LRHPS+FdKQfu9NslVT02Cuf17Q7aKM+Xp0PsU4rTv7HUFkfbcnbuznJzWS32yX5Gn3OnGD3rFyOuDa8zzvUtLuRM+ISvPY1mm3nVwrLz7V3+p2kgBMi4OKxTAq5zXTCroYVKKbucyQ0TgHhh0rs9LuWk05RvPynHWsq6sobudG8vZLgFwD96r9rA9vGEXgDqKVRqSFSi4MnndTkjk1i3zkIzfpWg4ZQWY8nqKyNUlXbtBwe+KVNajqy0MxLYzrI68BfXvVcwsOcHHrW7p8FubVmk5bdwpOMilvrbeUZjhOuxeldCnrY5XTXJzFC3Q+SCR1q1aX1zp8vmW0hQ9x2NRb8DpgVE8g96GrmKbTuel+GfHcN3ttb1vLm6Ano3412izq4BDZBr54aTnIJB7Guv8MeOpbMraak5eHos3dfrWMqTjrE2U1LRnqjkVUmbGaig1GG4hEkciujDIIPWoppt1JSBxIJ3FZlw3WrsrVQnPWqTuKxm3HOaokc1duO9Uj1pgYGpAbDxWTCdr1qai3y1kqOtXH4RUtJXLEkmUNQWsJuLuOIfxsBQTxWl4ZgM+uQADO05rSCNMRPmseveHtGtbGwjXy1yFGTitK9h0/wCzMJlj245yKyb7V10rTxLNwDwD2rJvtRTVNGlZpNo29Qa1uZRp3V+hj3+gaZqLztalMgnG2uEvLQ2l20J7Gug0uOe1SV1aQDqMmsS+nNxqBduueaHqjNxs9C1BDi3B6ZqrLJsbFXwQIVA9Kzbj75pvYlbk1oN0oarjNVG0fFWXftQge4kj1BJTz1FJMMAUMBY+IyaqOcyVcHENUc5k/GkxovQnaBSTjnNNBwBTnO5KYhI25FWl6VSjPzVbVvloQMnU016Yjc0sh4piImNLDdTWc8dxbytFLGdyOpwQajZqhduKljNfV/GXiDUrfybnUXaM9VUBc/XFdz4O8SrAlvp9zlY5UDxOfuknqAfrXlPL/L68V7DfeFFn0eyt7dvKns4l8px6gcg/U1xV1CNlY66TlK92dtHMH71Xup1t5Uc7QCcFuuBXLaLr9x5TQ3sbR3ERw6nv703xJq6yaVO8UrRsn9wZYiuS+tjVQ6nUpq0Mg3KWbccLgdala+HJYlQODgcV5JpnjCRLd45JCzYAVCfu4961pfG2YN0dwGRFGdwwX9cVtyzRK5WdxdXKzBo8A5+771yOpailrM6bAi84B7t7Gs0eK/PjkZJAgIyNw6fjXOarrlzcR7JxsGcgVKpuT1NOdQRo3uvtJHiQk7W5A9KzbvUkljGxdgOM47VkTXvmRjIzgYzVYTM5xzg9q6Y0kjGVZs6HT5GdmZgenf8ApV5rhY1wWArCsrxkjwzZA6Cor27aTkZGKhwvItVEol2+1NVxtOeKxpXaVWkYn6VJDbvL8znp61J5sMV5EHwEB5OK1iktEYzberNWznl+xRoYI146nrSXDs/3jk1Pxt3DG096pz3trFw0yk+i81KWugpTlJWbK0gx2qrJ9KfNqcRJ2Rsfc8VUku2c/KoX9a0SZkKwpuKPtGf4Bmk8/wD2BVWYje8N6nf2M2yJy0B6xk8D6V3VvqiS4V/lbH3TXnOna1DZ432pb3DVsf8ACU6fNGFeOaJh0OAcflXNUhJyvY6YOPLZs7R5Qw61TmesKw8RwTN5TTAt2PTNaLXKsODSV1uJrsRzt1qgX5NWJ5ODWeZOTzVk2MbUGrPj6GrV+1U4zxWiXuhSfvCvxWh4d1BNN1WOd/u9DWc9RZrSOgqu565f61pV9p2ySRHDDpmsW2GmFPLM5C/3d1efb2AxuOPrTlmkXo7D8a0ujNSkla532sXVna2BS3cE47VwYJect6mke4lkGGckUtv/AKwUN3JNAygIM9cVTlbcank21A2KGCGwuVerZOTVH7rVaRsihAx+cuKdOfu1Gv3xSzHLCmIkbAt6zwfnq9KcW9UAfmqWNFsHinqcjFQhuKehpgA4arAb5arN96pVPFAEqNRK+BTFpknQ0xCFsioWbPFCvjOelJvQHk81NxgpMYDDqrBsV7/pWoQ6rpVtfQEFJow30Pcfga+ftwYnHeuu8A+LP7Fujpt6+LKdsqx/5ZP6/Q1hWhzK5rCVtD1C906G4ZZCuHU/eHWsW60lZt3bjAYDqPSugMoK5BBBHBqq/euGUOx0RqM8w1vwpcw3DzwcA9xxiuXljuIm2tu4r2i6CspBANcvq2iJcAmLaCeee9awrNaSCVNS1R58s04+6zCkklnkbc7Mx9TW7daJNGSdox7VQ+ysMhutdKmmZOm0ZoVmNTpCcj9farcdoF69QP1qRYlQfMcHOaHISgMWEKvXNKIwz5POOlOkClcA8U6LgDjtUXNLCtwnpWTef63PtWpN9zrisidt0h9quBFQaZZCgQu20dFzxTaKK1MAooooAKKKKACiiigABIORwa19P1uSLEdwxYdm/wAayKKTSe402jr/ALWsi5BzmoS3NYVhcSrIIxllPb0rWyaxcWjVSTMq8bNVUPFS3LZNQqeK1S0Ii9R6xtKcLyaa8LocMuKsWU6wy5bpVi7uY5W+UCldpltJq5mlSO1JV3KEdKidFNPmIcSvVi1HzZNQMMGp4eEq0QySU9xUJanM1RN7U2IGNWIj8tVMmrELcUIGSqfmpXPzCmqaCfmpgOuG/dAVSU81auD8tVR1pPcETA8U9DUOakVwvJNAyRqcG4qB7jPCj8ahLs3U0XFYveeiDrk+1QPc56Cq9FK4WJHPNGQeGFN3UgOaQxcbW9qVuTSelGc0Adv4Q8byWaJp2pMXhHEch5KD0+ld+tykqLJG4dGGQyng14Tkggjgiun8OeKJNPIilJeAn5l/u+4rCdPqjaMrnpUh3ZqnJCpORwahjv47iJZYZA6sMgg0NdL61zOKNFJojuLcOp3YP4Vz2o6eBl1wPbFdELhWzzmqF+V8snqKEmjRSvozlWjxmoHXPU59qtXLjecGqTuM+9bol2BVwakC96ZHljntSzuEjoFfQr3UoAOKyicnNTTylmIz9ahreKsjnnK7CnLyCKbQDg1RK0ZJsB9jTGQr16VJ2GOop2cjHrU3NuRNEFFFFUYBRRRQAUUVLbwtK4wOB1oA0NNi8uFpSOT0qTzamI2Wu3pxVDcamW5UCpMcmo1p0nWmU+gkKTzQGIpKKYXJVenlsiq461JUtFJjW5NSdAKjNKauJLFLUwmg0lAgp8bYNMoHWgC0h5NGfmpidKUfepiCc5FVxUs1RUmMduppOaKKQBRRRQAUUUUAFA60UUAKTSUUUAGaVWKNkUlFAG1pGuTae+AS0LH5k9PcV1CajHcxiSJ9yn36V58pINaGmzSR3SBHIDHketYzgtzWMjsPtLDkmqGp6o6xFVB570pdsdaz7/5l5rJLU0uUmuGfqaTljUPSpF7VqTe5ZUhR9Kp3k+BgHrUzk7etZtwSZTmnFaik7IjoHWiitTEc3Sm0vY0lJFMeh7U+oR1qWkzSD0I2HzGkpz/eptUjKW4UUUDrQIckbSHCitKzi2H6daSJFWNdoxmrKjC8UxbhcSfIRWaX5q1MTzVM9allI//Z" v:shapes="Resim_x0020_4" width="394" /><span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bütün bunların ışığında Eriş’in iki öykü
kitabına sığdırdığı kırka yakın öyküyü çok önemli bulduğumu belirtmeliyim.
Haldun Taner’in ellili yılların Türkiye’sinde büyük kentin hastalıklı ürünü
sonradan görme zenginlerini yansıtması, Orhan Kemal’in toplumda sürüp giden
ekonomik çatışmaları ve sınıfsal farklılaşmaları işaret etmesi, Sabahattin
Ali’nin acımasız, yüreksiz, insanlıkdışı yöneticilerin karşısına toplumun dört
bir yanından kopup gelmiş kumpanya tiyatrolarını, şarkıcı kadınları, değerleri
horlanmış erkek oyuncuları, hatta ezilmiş fahişeleri çıkarması ne ise Mahir
Ünsal Eriş’in okurun masasına doksanlı yıllarda önceki on yılın travmalarını
tamire uğraşan Anadolu taşrasını taşıması o derece değerli bana kalırsa. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Mahir Ünsal Eriş, seksenli
yılların başında dünyaya gelmiş ve çocukluğunun izlerini otuzundan sonra-geç mi
kalmış buna zaman karar verecek-<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>kaleme
döküp okura ulaştırabilmiş bir yazar. Doksanlı yılların konjonktürünü kendince
yansıtan çağdaşı meslektaşlarından farklı olarak Eriş’in üslup bakımından
özgünü yakaladığını belirtmem gerekir. Yazarın özgünlüğü pek tabii aynı dönemde
eserler vermiş, kesit öyküsü geleneğine uyarak olabildiğince kısayı ve yoğunu
arayan bunu yaparken bilinçaltının dışavurumunu gerçekleştiren yazarlar gibi
değil de klasik öykücülüğün kurallarından çekinmeyip olanı olduğu gibi, diğer
bir deyişle samimice dile getiren bir yazar olmayı tercih etmesindedir. Söylediğim
husus ilk kitabı “Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde”den ziyade Sait Faik Hikâye
Armağanı’na layık görülmüş “Olduğu Kadar Güzeldik”te daha da belirginleşiyor.
Bu ikinci kitap sonrakiler adına okura büyük umut veriyor.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">Bir yazara işini öğretmek,
eserlerinde kullanacağı dili ya da mekânı dikte etmek haddimize değil ancak
Eriş’i bekleyen en büyük tehlike içine düştüğü tekrarlar. Öykülerinin tamamına
yakını birinci kişi anlatımına sahip. Anlayacağınız “kahraman bakış açışı”
tekniğinden vazgeçmiyor yazar. Yazar bir Çin kıssası- “Kurbağalar gökyüzünü kuyunun
ağzından görünen kadar sanırlarmış.” ile duruma açıklık getirmeye çalışsa dahi
hikâyelerinin belki de var olma sebebi olan Balıkesir ve taşranın öykülerinde sürekli
yinelenmesi ile benzer bir tehlikeye daha adım atıyor. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bunların çokça tekrar ediyor oluşu öyküleri
anı türüne yaklaştırıyormuş gibi geliyor bana, bunun da yazarın yazın
dünyasındaki diğer çalışmalarında bir kısırlığa neden olabileceğini
düşünüyorum. Yazar o kuyunun suyunda daha uzun beklememeli ve kuyudan dışarıya
sonraki öyküleriyle sıçrayabilmeli. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"><em>*Yazı daha önce sanatlog.com sayfasında yayımlanmıştır.</em></span></span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"> </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;"> </span></div>
<br />
<div style="mso-element: footnote-list;">
<br clear="all" />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Selim
İleri, Türk Öykücülüğünün Genel Çizgileri, Türk Dili Dergisi, Temmuz 1975,sayı
286, s.2 </span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=4973315420717830280#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span><span style="mso-special-character: footnote;"><span><span style="font-family: "Calibri",sans-serif; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-63611478789890233112017-02-01T02:45:00.000-08:002017-02-01T02:47:38.216-08:00SEYAHATNÂME: DUBAİ<div style="text-align: justify;">
Kış ayları içinde seyahat etmek için en akıllıca tercih kışı yaşamayan ülkeler oluyor. Biz de böyle bir tercih yaparak Arap Yarımadasının incisi Dubai'yi gezmeyi, görmeyi planladık. Doğruyu söylemek gerekirse kültür ögeleri yönünden tatmin edici olmayacağını bile bile 1960'lardan itibaren gelişme gösteren bu "petrol harikasını" görmeyi arzu ettik. Gezimiz beklediğimiz gibiydi. İnsanoğlunun maddi imkanlarını sonuna kadar kullanıp çölün ortasına bir vaha kurabileceğini ispat eden bir şehri dolaşmış olduk.</div>
<div style="text-align: justify;">
<b><u><br /></u></b></div>
<div style="text-align: justify;">
<b><u>1.GÜN</u></b></div>
<div style="text-align: justify;">
Sabiha Gökçen havalimanından gece 22:30'da hareket ediyoruz. Dubai Havalimanında olma saatimiz 04:30 olacağından planımız saat 06:00'ya kadar havalimanında vakit geçirmek ve otele buradan metro kullanarak geçmek. Pasaporttu, üst baş değiştirmeydi saati 5:30 yapıyoruz. Ama metro? Evet metroyu ara ki bulasın. <b><i>Buraya gitmeden önce okuduğumuz hiçbir blogda bu durumdan bahsedilmemiş olmasına şaşırıyoruz.</i></b> Pegasus'un iniş kalkış yaptığı havalimanı 2 numaralı bölüm. ve evet bu havalimanına komşu herhangi bir metro istasyonu bulunmuyor. Bu yüzden Pegasus'la Dubai'ye gelecek olan ziyaretçiler bu durumu bile bile gelsinler. Peki ne yaptık? Yaklaşık 2 km yürüyerek yeşil hat üzerindeki Abu Hail'e ulaştık. Siz taksiye 30 DRH vererek (30 TL) metro istasyonuna ulaşabilirsiniz.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgBK0EDQPk-uzySAf2KMZWloC3w6dADvv47IHDBGFMepkVLs7ix62M8jpqBThRJhyphenhyphen1YyTV31j_oCG_8ZxOGVTVWSLxpYsUghkTCoCYVKKMwjk9TyFqYEv8Jc6aRae5b1tUhIXMiFNByMJM/s1600/MetroMap-enlargedmap.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="333" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgBK0EDQPk-uzySAf2KMZWloC3w6dADvv47IHDBGFMepkVLs7ix62M8jpqBThRJhyphenhyphen1YyTV31j_oCG_8ZxOGVTVWSLxpYsUghkTCoCYVKKMwjk9TyFqYEv8Jc6aRae5b1tUhIXMiFNByMJM/s400/MetroMap-enlargedmap.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Metro krizini biraz yürüyerek atlatıyoruz. Burada nol adı verilen kentkartlarımızı 25'er DRH karşılığında alarak metroya biniyoruz. Aktarma ile otelimize varıyoruz. Elimizdeki bavulları otelimize ( Mall of The Emirates İbis Hotel) bırakıyoruz ve şehri dolaşmaya Deira bölgesinden başlıyoruz.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
**Metroyu seyahat boyunca bir kere dahi boş görmedik. Bir yerden bir yere giderken oturduğumuz sayılıdır. Metro istasyonları çok konforlu. Mesafeye göre 3-5-7 DRH ödeyerek seyahat ediyorsunuz. Beyleri pembe vagonlar için uyarmalıyım. Yanlışlıkla bu vagonlara binip oturursanız diğer erkekler sizi uyarıyor. O bölgede boş koltuk var diye atlamayın :)</div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIgZXYAEb8c2NpNSELIaweP0iAobK2HCiRCXpjzumQHU9uH9TUD3toulJr4nwD7IH9lIbAC6PZyA08MtCppGrPArWaRlhIYbi9vjfp_uKo5sxWNgJpzsliSTa5DiZ7we3CjOAeSck_pPs/s1600/DUBA%25C4%25B04+%252822%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIgZXYAEb8c2NpNSELIaweP0iAobK2HCiRCXpjzumQHU9uH9TUD3toulJr4nwD7IH9lIbAC6PZyA08MtCppGrPArWaRlhIYbi9vjfp_uKo5sxWNgJpzsliSTa5DiZ7we3CjOAeSck_pPs/s1600/DUBA%25C4%25B04+%252822%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIgZXYAEb8c2NpNSELIaweP0iAobK2HCiRCXpjzumQHU9uH9TUD3toulJr4nwD7IH9lIbAC6PZyA08MtCppGrPArWaRlhIYbi9vjfp_uKo5sxWNgJpzsliSTa5DiZ7we3CjOAeSck_pPs/s320/DUBA%25C4%25B04+%252822%2529.JPG" width="320" /></a><br />
<br />
Deira Bölgesi Dubai'nin ilk merkezi. Dubai'nin haliçlerinden birinin girişine kurulu bu bölgede mütevazı bir hayat sürüyor. Burada Bur Dubai'yi dolaşıyoruz. Bur Dubai, Dubai'nin tarihi yerleşkesinde yer alan bir kale. Kale kerpiçten olduğu için yoğun bir restorasyon geçirdiği belli oluyor. 3 DRH karşılığında kalenin içinde Emirliklere dair kronolojik bir sergi sunan Dubai Müzesini geziyoruz.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgK2nWy7wbGCcEAqMEzooPt8bJ1dpqIBtj8Pc0dDrWUp7qiaXPLQsgkWW-6rZum44rjMXjM1RW8baYPEcPGVV8iG1TtkTgKLlDt70yI6sEoe2LUNRCv8bh-1zDIWylquvc5kbcbJ28Wd0o/s1600/DUBA%25C4%25B04+%252870%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgK2nWy7wbGCcEAqMEzooPt8bJ1dpqIBtj8Pc0dDrWUp7qiaXPLQsgkWW-6rZum44rjMXjM1RW8baYPEcPGVV8iG1TtkTgKLlDt70yI6sEoe2LUNRCv8bh-1zDIWylquvc5kbcbJ28Wd0o/s320/DUBA%25C4%25B04+%252870%2529.JPG" width="320" /></a>Müzenin ardından bir müddet yürüyerek Dubai Büyük Camii ve hemen karşısında yer alan Hindu tapınaklarını görüyoruz. Buraların ziyarete açık olmadığını belirtmeliyim. Yolumuzun üzerinde bulunan Textile Souk'u (Kumaş Çarşısı) gezerek, Deira'nın iskelesine ulaşıyoruz. Buradan 1 DRH karşılığında abra adı verilen motorlarla sahil şeridini izleye izleye Altın ve Baharat Çarşılarını gezmek üzere karşıya geçebilirsiniz.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8NTUxqkBYHqozXIiF05pkVod1q7i55ZfWHzwALdnn7j60H0n48tFvnN1gFy2EPvsSO_a2e6iC6y71tfv5E18upAgbBho_g7kOrXB5MuIW_tEJ6uZFtM_WyvVOFLdB5mr_2BCaulFqqiI/s1600/DUBA%25C4%25B04+%252876%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8NTUxqkBYHqozXIiF05pkVod1q7i55ZfWHzwALdnn7j60H0n48tFvnN1gFy2EPvsSO_a2e6iC6y71tfv5E18upAgbBho_g7kOrXB5MuIW_tEJ6uZFtM_WyvVOFLdB5mr_2BCaulFqqiI/s320/DUBA%25C4%25B04+%252876%2529.JPG" width="320" /></a>Karşıda ilk durağımız Baharat Çarşısı oluyor. Çarşının içi bizdeki Mısır Çarşısı'nı andırsa da Mısır Çarşısı'nın ihtişamıyla boy ölçüşmesi neredeyse imkansız diyebilirim. İçeride bu bölgenin geleneksel şişe içi süsleme sanatı yapan sanatkarlarını gözlemliyoruz. Küçücük bir şişe dahi 85 DRH'e satılıyor ki bize göre bu fiyatlar oldukça yüksek. İlk gün gerek yol yorgunluğu gerekse hava değişiminin verdiği yorgunluk nedeniyle şehrin geri kalanını dolaşmayı ertesi günlere bırakıyoruz. Deira bölgesinde yeşil hattaki El Ras metro istasyonundan trene binerek oldukça ötedeki bir istasyona: İbni Batuta Mall durağına ulaşıyoruz. İbni Batuta Mall, Mall of The Emirates ve Dubai Mall gibi ünlü alışveriş merkezleriyle kıyaslanabilecek bir mekan değil ancak her şeye rağmen Türkiye'deki pek çok AVM'ye göre hem konsept hem de dükkan sayısı bakımından farkını ortaya koyuyor. AVM'nin bölümleri meşhur Arap gezgini İbni Batuta'nın rotasına göre Hint, Pers, Çin, Mısır Bölümleri vb. gibi konseptlere ayrılmış ve ziyaretçilerini bekliyor. Öğle vakti olması nedeniyle tenha olduğunu düşündüğümüz AVM'de yöresel dürüm şavarma yiyor yanına 10'ar DRH'lik ayranlarımızı da içiyoruz. Ayranlar boğazımıza takılmadı dersek yalan söylemiş oluruz. Dubai'nin yeme içme hususunda ne kadar pahalı olduğunu sanıyorum bu fiyat detayı ortaya koyuyor. İbni Batuta'dan otelimize geçiyor ve dinleniyoruz. Akşamı otelimizin hemen yanındaki Mall of The Emirates'i gezerek geçiriyoruz. Belgesellerde karşımıza çıkan ve içinde kocaman bir kayak merkezini barındıran AVM'den bahsediyorum. Gerçekten devasa bir AVM. AVM'nin bir tarafı Kempinsky otele açılıyor. Bu otelin misafirleri AVM'yi bir anlamda otelin bahçesi gibi kullanıyorlar. Binlerce dükkan alışveriş çılgınlarını bekliyor. Ama belki dönemin döviz kuru hareketliliğinden dolayı fiyatlar Türkiye'ye göre pahalı. Carrefour'a giriyoruz ve ürün çeşitliliği bakımından Türkiye'deki emsalleriyle kıyas kabul etmediğini çok geçmeden fark ediyoruz. Diğer bloglarda önerildiği gibi hediyelik hurmalarımızı ve daha pek çok şeyi Carrefour'dan satın alıyoruz. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<u><strong>2.GÜN</strong></u></div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjl18J2Wif1OPH5G6P_GxSCt10F3DwAS9EwY2-4ea3tYXqjCgydjCi3cLLbC0YjHH9PrHCx9nG7YVfcNjon3hPLLM-UaQxsMZAbMQySFLHdVPFeisJMPCrX0JCqsg2Su3mzmyIEK1LCxTI/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528117%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjl18J2Wif1OPH5G6P_GxSCt10F3DwAS9EwY2-4ea3tYXqjCgydjCi3cLLbC0YjHH9PrHCx9nG7YVfcNjon3hPLLM-UaQxsMZAbMQySFLHdVPFeisJMPCrX0JCqsg2Su3mzmyIEK1LCxTI/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528117%2529.JPG" width="320" /></a>İlk gün otel lobisinde yer alan tur danışmanı ile Çöl Safarimizi ayarladığımızdan 2. günün yarısını (13:00'a kadar) JBR ve Dubai Marina'da geçireceğiz. Çöl Safarisi için buraya gelmeden önce yaptığımız araştırmalar Ocean Air Travel adlı şirketi işaret ediyor. Bu tur emsalleri gibi kişi başı 350 DRH değil. Ancak lobideki görüşme sonucu Tripadvisor'da da iyi not alan Rayna Tur'un teklifine ikna oluyoruz. Otelimizin önünden alınacağız ve kişi başı 200 DRH ödeyeceğiz.</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgIppyfXApEHBfoFAtr8P7ansNNdUUpECKVDUV54szZoLH-GN26_BqTBKImkCvPL0g6z3c4aYSxmhZ3ujpa1kzgWIGQB_eQt5WsQ-0hpVgqIZRoVY8U7CohX8sZwwOHC3fP-BNLU4-UVq0/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528130%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgIppyfXApEHBfoFAtr8P7ansNNdUUpECKVDUV54szZoLH-GN26_BqTBKImkCvPL0g6z3c4aYSxmhZ3ujpa1kzgWIGQB_eQt5WsQ-0hpVgqIZRoVY8U7CohX8sZwwOHC3fP-BNLU4-UVq0/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528130%2529.JPG" width="320" /></a>Safariye kadar ilk durak Dubai Marina. Buraya metroyu kullanarak rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Metro'nun Dubai Metro durağında inerek karşı yola geçmeli ve Dubai Tram hattına ulaşmalısınız. Buradan kısa bir yolculukla marina bölgesine ulaşıyoruz. Marina bölgesi heybetli gökdelenleri ve var olan halice yapılan düzenleme ile Arapların Venedik'i olarak anılıyor. Bu bölgeyi yürüyerek (3-3.5 km) JBR olarak adlandırdıkları muhteşem bir sahile ulaşıyoruz. Burada turistler çok soğuk olmayan ama orta boy dalgalarıyla pek yüzme imkanı tanımayan denizde keyif yapıyorlar. Denizin hemen dibinde başlayan rezidans ve oteller yine insanın doğaya hakimiyetini gözler önüne seriyor. Plajı boydan boya yürüyor ve Türkiye'de kış mevsimi tüm sertliği ile hakimken Dubai'de yaz sıcağının keyfini çıkarıyoruz. Sıcak derken aklınıza 35-40 dereceler gelmesin. Gün boyu sıcaklık 22-25 derece arasında seyrediyor ki buranın soğuk yazı olarak adlandırılan bir mevsimi yaşıyoruz. Anlayacağınız şehri yürüyerek gezdirecek bir iklim sunuyor Ocak ayı Dubai'de.</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
Metro'ya atlayıp otelimize dönüyoruz. 14:30 gibi otelimizden bizi şoförümüz ve turdaki rehberimiz Sharif alıyor. Biz ona Şerif diyoruz :) 4*4 Toyota'mızla yaklaşık 1 saatlik yolun ardından araçların tekerleklerindeki havanın indirildiği alana geliyoruz. Az sonra oldukça heyecanlı olacağını tahmin ettiğimiz ve yaklaşık 25-30 dakika süren Çöl Safarisi başlayacak. Bir defa uyarımızı yapalım: Asla safariye yakın saatte karnınızı tıka basa doldurmayın. Midesi sağlam biri olarak safarinin son bölümlerinde midemin bulandığını hissettim. Keza tur boyunca bazı araçların kusanlar için durduğuna da şahit olduk. Safari'de büyük kum tepelerine o araçların nasıl çıktığına ve nasıl olup da devrilmeden yol alabildiğine inanamıyorsunuz. Safari boyunca korktuğumuzu ama çok da eğlendiğimizi söylemeliyim.</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/47DwuOIKnXo/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/47DwuOIKnXo?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
Çöl Safarisinin ardından herkesin rahatlıkla fotoğraf çekebilmesi için zaman veriliyor. Burada bir müddet bekledikten sonra her tur firmasının çölde misafirleri için ayarladığını düşündüğümüz alana geçiyoruz. Burada deve sırtında bir müddet yürüme, bir çöl şahine dokunma deneyimlerini elde edebilirsiniz. Sonrasında yemek başlayana dek misafirler için hazırlanmış alanda ellerinize ayaklarınıza kına sürdürebilir, sanatçıların ateşle dansını ve tennure performansını izleyebilirsiniz. Yemek için endişelenmeyin herkese yetecek kadar açık büfe yemek oluyor. Izgara tavuk ve köftenin yanına garnitür ve içecek alıyorsunuz. Akşam 20:30 gibi yemek ve şovlar sona eriyor. Dubai'nin bizim adımıza aklımızda yer eden en önemli bölümü bu kısımdı diyebiliriz. </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhL2L-XAs_1tmh16I7M_hzP5vgkAhK9UIk074hA2xJKw6FzwRZ99nHHbWNX5KlT22vrrryW4gr77wG0LWwr7slm97E6lsvkrJ6dxS0PfpfhvJHDeBMkLGEcDR7SOQakx3R9mpwFO8YStCA/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528186%2529.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="208" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhL2L-XAs_1tmh16I7M_hzP5vgkAhK9UIk074hA2xJKw6FzwRZ99nHHbWNX5KlT22vrrryW4gr77wG0LWwr7slm97E6lsvkrJ6dxS0PfpfhvJHDeBMkLGEcDR7SOQakx3R9mpwFO8YStCA/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528186%2529.JPG" width="320" /></a></div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhtHq6Mifbfbrql0P3LLHDIYe75ne3we5F9Nq-2akP1GXgUy7nzoNkQ6ibSpmIXxd3BDY2ZiXSa13397KmankvCBc9kdaHIvYKKJDQBfnnwb011G3SfWNpvu2mi-bFi1RNxPONfjcLD18I/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528319%2529.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="209" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhtHq6Mifbfbrql0P3LLHDIYe75ne3we5F9Nq-2akP1GXgUy7nzoNkQ6ibSpmIXxd3BDY2ZiXSa13397KmankvCBc9kdaHIvYKKJDQBfnnwb011G3SfWNpvu2mi-bFi1RNxPONfjcLD18I/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528319%2529.JPG" width="320" /></a></div>
</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
Şoförümüz Şerif'e dönüşte bizi Medinat Jumeriah adlı AVM'de bırakmasını rica ediyoruz. Burası otel ve AVM'nin iç içe geçmiş bir versiyonu. Geleneksel Arap yapıları tarzında inşa edilmiş otelin çevresi yine insan yapımı kanallarla çevrilmiş. Burada abralarla Medinat Jumeriah'ı dolaşabiliyorsunuz. Hatta Wild Park adlı su parkında gün boyu eğlenebilirsiniz de. Biz gece geç saatte buraya geldiğimiz için Burj El Arap'ı gecenin içinde seyrediyor, AVM'yi dolaşıyor ve bir şeyler içip otelimize geri dönüyoruz. </div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<u><strong>3.GÜN</strong></u></div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5R4j-orKYzeONp0j5hWzGmRxr8TyBy2cVlxthkT_clx4ak-Ow0I2L9i_WIOJ7Z4_KhJR-1fv8d7OLUNCvh1gsKoI6I27xuizjGWhfXUpClVwQrDKPYBl_QqRZSKwCJ7TCy0rMLpZfvpc/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528312%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5R4j-orKYzeONp0j5hWzGmRxr8TyBy2cVlxthkT_clx4ak-Ow0I2L9i_WIOJ7Z4_KhJR-1fv8d7OLUNCvh1gsKoI6I27xuizjGWhfXUpClVwQrDKPYBl_QqRZSKwCJ7TCy0rMLpZfvpc/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528312%2529.JPG" width="210" /></a>Son günümüzün planını da Dubai'ye gelmeden önce yaptığımız için otelden erken ayrılıp düşüyoruz Burj Khalifa'nın yollarına. Burj Khalifa bildiğiniz gibi dünyanın en yüksek binası ve turistlerin ziyaretine açık. Açık derken beleş değil tabii ki. Türkiye'deyken gökdelenin websitesinden At The Top'a rezervasyon yapıyoruz. 125. kat burası. Sadece seyir terası var ve 2 saat bu mekanda kalabiliyorsunuz. Dileyenler At The Top Sky bölümüne daha çok para vererek bir şeyler yiyip içebilir de. Metrodan inerek Burj Khalifa'ya doğru ilerliyoruz. Metro ile geldiyseniz 15 dakika kadar yürüyüp Dubai Mall'un içinde otel girişine varabilirsiniz. Oldukça uzun bir yol yürüyorsunuz anlayacağınız, buna hazırlıklı olun. Burj Khalifa çeşitli saat dilimlerinde ziyaretçi alıyor ve bu saat dilimlerinin fiyatları farklı. Biz iki kişi sabah 10:00 için 272 TL ödedik. Eğer güneşin battığı saat diliminde rezervasyon yaptırsaydık-bu saat dilimi çok çabuk doluyor- çok daha fazla para ödemeyi göze almalıydık. Anlayacağınız Türkiye'deyken ve vakit kaybetmeden rezervasyonunuzu yapın derim. </div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
</div>
<div style="clear: both; text-align: justify;">
At The Top'da yaklaşık bir saat geçiriyoruz. Yaklaşık 500 metredeyiz ve üzerimizde 300 metreye yakın bir bölüm daha var. Etraftaki gökdelenler buradan toplu konut gibi görünüyor. Aşağıda Dubai Fountain'in güzel görüntüsü ve uçsuz bucaksız çöl. İleride Palmiye şeklindeki adacıklar ve tabii kıtaları oluşturan adacıklar... Anlayacağınız şehri Google haritadaki gibi görüyorsunuz. Yaklaşık 1 dakikada ulaştığımız bu kattan yine bir dakika gibi bir sürede ayrılıyoruz. Girişte yiyecek ve içecek araması olduğunu ve üst aramasının havalimanlarını andırdığını belirtmeliyim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7JkfvobiuncyadoX9STHfBHuC8V7bIjsBytIyZoTAjgejHUs-tMH8pU2Or16bcN_hVJ28m4IYSVviVJInEfZDLk00DiP5iKhXnlIqcKSWdvF5BcGGPHmFvJ7QN3EHoWMW8rtsRxaQeO0/s1600/DUBA%25C4%25B04+%2528375%2529.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7JkfvobiuncyadoX9STHfBHuC8V7bIjsBytIyZoTAjgejHUs-tMH8pU2Or16bcN_hVJ28m4IYSVviVJInEfZDLk00DiP5iKhXnlIqcKSWdvF5BcGGPHmFvJ7QN3EHoWMW8rtsRxaQeO0/s320/DUBA%25C4%25B04+%2528375%2529.JPG" width="320" /></a></div>
Normalde ilk gün yakınına gitmeyi planladığımız Burj El Arap için son gün yola çıkıyoruz. Önce taksiyle (35 DRH) Jumeirah Camii'ne gidiyoruz. Burası tarihi bir yapı değil ancak turistlerin gezmesi için düzenlenmiş bir ibadethane. İçinde müzeyi de barındıran bir kompleks. Talihsizliğe bakın ki tadilat nedeniyle ne camiye ne de müzeye girebiliyoruz. Buradan yürüyerek halk plajına ulaşmayı deniyoruz. Yaklaşık 2 km'lık bir yürüyüş sonucunda halk plajına ulaşıyoruz. Burası oldukça ıssız bir plaj. Sahil uçsuz bucaksız bir kum deryası... Sadece tek tük turist ve martılar... Mevsimden olsa gerek yüzen insan görmüyoruz. Bir süre dinlendikten sonra Burj El Arap'a ulaşmak için yeniden yola koyuluyoruz. Anlıyoruz ki yürüyerek bu işi başaramayacağız. Bir duraktan 88 numaralı otobüse binerek Burj El Arab'ın yakınındaki bir halk plajında iniyoruz. Seyahatin başında aldığımız nol kart otobüslerde de geçtiğinden rahat ediyoruz. Otobüslere aile ya da bayan değilseniz ortadan biniliyor. Anlayacağınız bayan bölümü uygulaması otobüslerde de geçerli. Otobüs durakları kapalı ve klimalı. 20 dakikalık bir yolculuk bizi istediğimiz yere ulaştırıyor.<br />
<br />
Burj El Arap ve Jumeirah Hotel dip dibe diyebilirim. Buradaki halk plajı sadece sörf yapacaklar için kullanılıyor. Deniz hakikaten çok dalgalı ama manzara muhteşem.<br />
<br />
Bir süre Medinat Jumeirah'ta vakit geçirdikten sonra taksiyle otelimize dönüyoruz. Buradan yeniden Dubai Mall'a ve Burj Khalifa'nın altında yer alan Dubai Fountain şovu izlemeye geçiyoruz. Bu su gösterileri 30 dakikada bir tekrarlanıyor. Kesinlikle görülmesi gereken bir şov. Tabii oldukça kalabalık bir güruh tarafından izlendiği için iyi bir yer kapmanız ya da bir restoranda rezervasyon yapmanız gerekiyor.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/grQwPYqpAFg/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/grQwPYqpAFg?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<br />
Saati 22:00 yapıp otele dönüyoruz. Buradan bavullarımızı alarak metro yoluyla havaalanına geçiyoruz. Evet yazının başında pegasus'un metrosu olmayan havalimanına indiğini söylemiştim ya işte biz bu durumu son gün fark ediyoruz. Check-in saati gelmesine rağmen uçuş ekranda görünmeyince durumu soruyor ve cevabımızı alıyoruz. Allah'tan uçuş 05.05'te. Rahatlıkla diğer havalimanına ulaşıyoruz ve ülkeye dönüyoruz.<br />
<br />
Dubai'de kültür ögeleri arayanlar sanıyorum hayalkırıklığı yaşayacaklar. Petrolün bulunması sonrası 50 yılda nasıl bir değişim yaşanabileceğini görmek isteyenler, ABD'de Uzak Doğu'da görebilecekleri bir modern şehirciliği çok uzağa gitmeden yaşayabilirler. Ancak başta da belirttiğim gibi her anlamda Türkiye'ye göre pahalı bir şehir. En kötüsü de yeme içme işleri çok pahalı. Uyduruk bir fastfooda bile kişi başı 30 DRH ödemek zorunda kalıyorsunuz. Her şeye rağmen bahsini ettiğim güzellikleri görmek adına insan hayatında bir kere bu şehre gelebilir.<br />
<br />
Keyifli seyahatler!<br />
<br />
<br />
<br /></div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-83630629892847266652016-12-02T04:40:00.000-08:002016-12-02T04:40:34.236-08:00S.ALDANIR'IN PEŞİNDE...<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="background-color: white; color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;">Edebiyat Meclisi'nde (kadim bloğum:) yazdığım bir yazı <a href="http://edebiyatmeclisi.blogspot.com.tr/2011/02/saldanir.html" target="_blank"><span style="color: #2288bb;">(BURADA)</span></a> </span><span style="background-color: white; color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;">Milliyet yazarı Güngör Uras'a amacına ulaşmada ışık tutmuş. Tesadüfen öğrendiysem de mutlu oldum. Bu durum bana "Demek ki bloglar gerçekten günümüzde güvenilir kaynaklar haline gelmiş." dedirtti. Bu ar</span><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #37404e; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;">ada benim gibi S.Aldanır'ı merak eden bir yazarın olduğuna şaşırdım doğrusu. S.Aldanır'ı rahmetle anayım ve onun aşık olduğum şiiri ile kapatayım :</span><br /><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #37404e; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;"><br /></span><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #37404e; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;">TAVLA ŞAMPİYONU<br /><br />Yaşasın<br />Kazandınız bu partiyi de<br />Oyun üstüne oyun<br />Mars üstüne mars yaptınız<br />Her elde en güç kapıları açtınız<br />Yok ustalığınıza diyecek<br />Ne güzel de geliyor zarınız<br />Memleket gibi hepyek<br />Vatan gibi düşeş<br />Millet gibi gele</span><br /><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #37404e; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, "lucida grande", tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 20px;"><br /></span> S<span style="color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, lucida grande, tahoma, verdana, arial, sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 14px; line-height: 20px;">özü edilen yazı aşağıdadır: </span></span><br /><br /><span style="color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, lucida grande, tahoma, verdana, arial, sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 14px; line-height: 20px;"><br /></span></span> <span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-size: 14px; line-height: 20px;"><span style="color: #37404e; font-family: Helvetica, Arial, lucida grande, tahoma, verdana, arial, sans-serif;"><a href="http://ekonomi.milliyet.com.tr/memleket-saat-ayari/ekonomi/ydetay/1866229/default.htm"><span style="color: #2288bb;">http://ekonomi.milliyet.com.tr/memleket-saat-ayari/ekonomi/ydetay/1866229/default.htm</span></a></span></span> </div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4973315420717830280.post-45202959442955002492016-11-28T01:28:00.000-08:002016-11-28T05:21:34.252-08:00İZLEDİM: ARRİVAL (GELİŞ) <div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Sinemada bir filmi izlemeden önce kılı kırk yarıp izlenesi bir film olup olmadığını araştırıyor bunu yaparken de filmin detaylarını öğrenmemeye-ne mümkün- çalışıyorum. Bu sefer yorumlarına güvendiğim bir arkadaşımın "Mutlaka izlemelisin!" telkiniyle düştük sinemanın yollarına. </div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
Malum, UFO istilası tema olarak Amerikan sinemasının üç dört yılda bir ısıtıp ısıtıp önümüze sürdüğü, çoğu zaman ağızda kekremsi bir tat bırakan çoksatar yemeği. Kendi adıma Mel Gibson'ın oynayıp yönettiği Signs'tan bu yana iyi UFO istilası filmi izlememiştim. Kurtuluş Günü ya da dünyanın uzaylılarca istila edilmesinin ardından kahraman(!) Amerikalılarca kurtarılmasını konu edinen filmler açıkça söylemeliyim benim için pazar gecesi sinema kuşağında eğlencelik filmler oldular. </div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglcU8GHUpKapigkYnMpbanjOfRHF17LKqF4ur2O3HCX5Iymn2W80WXR4BVVO0y91b1ftzjreAPgQIze0_cO9bZeoVbcm2I___-Th4uc5OqAv28Q1DlwSo4bFZBM5_Fg7TArKQW03VIhWY/s1600/161280525_a16865.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="146" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglcU8GHUpKapigkYnMpbanjOfRHF17LKqF4ur2O3HCX5Iymn2W80WXR4BVVO0y91b1ftzjreAPgQIze0_cO9bZeoVbcm2I___-Th4uc5OqAv28Q1DlwSo4bFZBM5_Fg7TArKQW03VIhWY/s400/161280525_a16865.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
Arrival, yukarıda söz ettiğim o kötü istila filmlerinden değil. Hem görüntü yönetmeni, hem filmin müziklerini ve ses efektlerini düzenleyenler, oldukça etkileyici sahneler hazırlamışlar sinemaseverler için. Kurgu deseniz -içine dram da yedirilerek tabii- o "istila filmleri"nin yavanlığını filmin üzerinden çekip almış. Filmin kahramanı yani ülkenin önemli filologlarından olan Louise Banks, film boyunca hem hayatını sorguluyor hem de bambaşka bir canlı türü ile iletişime geçilseydi neler yaşanabilirdi, izleyiciye bunu hissettiriyor. </div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
Film, "Sözcükler dünyayı nasıl algıladığımızı belirler. Her dilin kendi içinde farklı bir mantığı ve algılama biçimi vardır. Dolayısı ile dünyaya kelimelerle bakıyoruz desek yanılmış olmayız." diye tanımlayabileceğimiz ve 1956 yılında dilbilimi dünyasına duyurulan Sapir-Whorf hipotezini izleyiciye sezdirerek, filmde felsefi bir altyapı oluşturuyor. Aslına bakarsanız İnterstellar filminde senaristin uzay fiziği ile ilgili aktarmaya çalıştığı ne ise Arrival'de senaristin başka bir canlı türü ve filoloji ilişkisi ile ilgili seyirciye aktarmaya çalıştığı şeyin aynı olduğunu düşünüyorum. Filmi salt bu noktalar iyi yapıyor diyemem. Başta da belirttiğim gibi filmde konu içine fazlaca ajite edilmeden yedirilmiş bir dramı barındırması ve yönetmenin tüm bunları çok uyumlu ses ve görüntü efektleri ile desteklemesi bakımından da önem taşıyor.</div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
Filmi merak edenler acele etmeliler. Film gösterimden kalktı kalkacak. İyi seyirler.</div>
gillerprensihttp://www.blogger.com/profile/08351553934719297431noreply@blogger.com0